DEPRESYON NEDİR?
Yazar Bayram Şimşek • Psikolog • 12 Ekim 2017 • Yorumlar:
Depresyon kendisini üzgün, kederli, hüzünlü, kasvetli, neşesiz, canı sıkkın, morali bozuk, mutsuz,
perişan, dertli, zavallı, çaresiz, boşluktaymış gibi hissetme, sinirli, asabi, düş kırıklığına uğramış, çökkün,
cinsel istekte azalma, iştah kaybı ... vb. şeklinde tanımladığı ve bunun yanında eskiden zevk aldığı
şeylerden zevk almama severek yaptığı işlere karşı bir ilgisizliğin olması.
Ancak bu yukarıdaki saydığımız özelliklerin; bir kayıp, ağır hastalık, deprem, ayrılık vb. durumlarda bir
süre olması normal kabul edilebilir. Çoğu zaman bir sevgiliden ayırılındığında da benzer duygular
içerisine gireriz.
Mutsuzluğun adete zirveye çıktığı kişinin kendini sürekli üzüntü veren düşüncelerle meşgul ettiği görülür.
Kişide bazen bu duygular dayanılmaz hale gelebileceği gibi, bazende kişiliğinin bir parçası olarak da
görebilir.
Her gün yataktan kalkarken zorlanma o günün zor, anlamsız geçeceğini düşünmeye başlama, gün
içerisinde ki yapılan etkinliklerde (iş, ev toparlama, temizlik, yemek vb.) bile yapmak istememe ve sıkıcı
bulunmaya başlanması. Çabuk sinirlenme ve sosyal ilişkilerde kötüye gitme, arkadaşalrının sürekli sana
ne oldu böyle değildin sen demeye başlanması ve aile içinde huzursuzlukların olmasıdır.
Kişi geçmişinden dolayı kendini suçlar, şu anı da mutsuz, anlamsız kötü giden başarısız bir dönem
olarak görür. Gelecekle ilgili olarak da karamsar bir tablosu vardır. Olumsuz duygular içerisindedir,
geleceğine umutla bakmaz.
Bir süre sonra karamsarlık, mutsuzluk, hayattan keyif almama kişiyi o kadar bunaltmaya başalr ki ölsem
de artık kurtulsam, yaşamak çok zor diye düşünmeye başlar ve genelde intihar planları olur.
Aslında tedavi olduktan sonra ben ne kadar saçma düşünmüşüm diyecektir bir çok kişi.
Konuşma, düşünme de bir yavaşlama olabileceği gibi bir unutkanlık, dikkat konstrasyon bozukluğu,
okuduğu şeyleri anlamakta güçlük çekmeler olabilir.
Bunların yanında bedensel yakınmalar yani vücudun bir yerlerinde ağrı ya da sindirim sistemi şikayetleri
de olabilir. Somatizasyon bozuklukları genelde kronik depresiflerde sık görülür.
Depresyonda uykusuzluk, fazla uyuma, iştah kapanması yada aşırı yemek yeme, cinsel bozukluklar
ortaya çıkarabilir.
Depresyon bir çok alanı etkileyen işlevsellik kaybı oluşturan ve tedavi edilebilen bir hastalıktır.
DEPRESYONDA MIYIM? YOKSA SADECE BİRAZ DEPRESİF Mİ HİSSEDİYORUM?
Hemen hemen herkes hayatlarının bir döneminde kendini en az birkaç kere kendini hüzünlü ya da
kederli hissettiği bir dönem geçirmiştir. Genelde üzüntü, mutsuzluk, keder, isteksizlik hayatımızın bir
parçasıdır. Hayatımızın çeşitli dönemlerinde bir kayıp ya da ani hayat değişikliklerinde benzer olumsuz
duygular yaşarız ancak önemli olan bu duyguların hayatımızı sürekli olarak etkilememesi ve kalıcı
olmaması önemlidir.
Bir kişinin depresyonda olduğunu söyleyebilmemiz için en az 15 günlük süre boyunca kendini gün boyu
sürekli olarak mutsuz, hüzünlü mutsuz hissetmesi gerekir. Bu durum hem iş hayatını hem etkinliklerini
de olumsuz etkilemesi gerekir.
DEPRESYON BELİRTİLERİ NELERDİR
Kişinin kendini üzgün, kederli, hüzünlü, kasvetli, neşesiz, canı sıkkın, morali bozuk, mutsuz, acınacak
halde, perişan zavallı, dertli, çaresiz boşluktaymış gibi, sinirli, asabi, hayal kırıklığına uğramış hissetmesi
Çaresizlik duyguları
Karamsarlık ve umutsuzluk
Enerji düzeyinde azalma
Düşüncelerini belli bir konuya yoğunlaştırma da zorluk
İştahsızlık
Uykuya dalmada zorluk
İlgi kaybı
Etkinliklere başlamada zorluk çekme
Her zamankinden daha üzüntülü olma
Öznel ajitasyon duygusu
Düşüncelerin yavaşlaması
Karar vermekte güçlük çekme
Sabah erken uyanma
İntihar düşünceleri veya tasarıları
Kilo kaybı
Ağlamaklı olma
Davranışlarda yavaşlama
Sinirlenme durumunda artış
Kendini hiçbir zaman düzelmeyecek gibi hissetme
Uyku bozuklukları
Sürekli acınma
Başlanmış bir etkinliği bitirmede zorluk
Ağlayamama – kabızlık
Duygularını gösterememe
Değersizlik düşünceleriyle uğraşıp durma
Lipidoda azalma
Sıkıntı atakları
Suçluluk düşünceleriyle uğraşma
Her zamankinden daha fazla yakınma
Herhangi bir tür sanrı
Hastalığı için başkalarını suçlama
İntihar düşünceleri olmaksızın ölme isteği
Takıntıların ortaya çıkması
Bulunduğu bedene ve mekana yabancılaşma hissi
Günahkar olduğu düşünceleriyle upraşıp durma
DEPRESYONDAKİ İNSANLARIN YAPTIĞI BİLİŞSEL (DÜŞÜNCE) ÇARPITMALARI
Depresyondaki insanlar kendi benlikleri ve hayatlarıyla ilgili yanlış düşünce çarpıtmaları yaptıkları
görülmüştür. Bunlardan bazıları şunlardır.
Keyfi Çıkarsamalar: herhangi bir kanıt yokken yada eldeki kanıtlar tersini gösterdiği halde olumsuz
düşünmeye devam etme.
Aşırı Genelleme: tek bir olaydan yola çıkarak genellemeler yapma ve bu çıkarsamaları yeni yaşanan
durumları yorumlarken yerli yersiz kullanma.
Kişiselleştirme: herhangi bir bağlantı olmamasına rağmen gelişen olaylardan kendini sorumlu tutma
Seçici dikkat: olaylardaki olumsuz yanları ön plana çıkarma ve tüm yaşantıyı bu çerçeveden
değerlendirme. Olumlu yönleri görmeme
Ya Hep Ya Hiç şeklinde Düşünme: yaşanan tüm deneyimleri olası iki uçtan birine özellikle de olumsuz
yana yükleme yani en kötü senaryoyu yazmaya odaklanma.
Olumsuz düşünme şekli ve hiçbir dayanağı olmayan düşünceler içinde gezinme, yapılan bilişsel hatalarla
depresyonu daha güçlendirmektedir. Kişi fark etmeden bilişsel hatalara düşer ve olumsuz düşünce
yapısı belirginleşir ve artar.