Depresyon

Yazar Sultan DoğanPsikiyatrist • 9 Ekim 2019 • Yorumlar:

Kısaca ruhsal çökkünlük hali olarak tanımlanabilir. Uykuda azalma ya da artma şeklinde uyku bozuklukları, aktivitede azalma, halsizlik, isteksizlik, bıkkınlık, hayattan zevk almama, çabuk sinirlenme, öfke kontrolünde zorluk, unutkanlık, dalgınlık, iştahta azalma, baş ve vücutta herhangi bir nedene bağlanamayan ağrılar, değersizlik düşünceleri, kendine güvende azalma, intihar ve suçluluk fikirleri ile şiddetli bunaltı hali gibi belirtilerle seyredebilir. Kişi kendisini mutsuz, umutsuz, karamsar, perişan ve acınacak durumda hisseder. Kendisini gerçeğe uymayan bir biçimde değersiz olarak algılayabilir. Geçmişteki bazı olumsuz yaşantılardan gereksiz yere kendisini sorumlu tutar ve aşırı bir suçluluk hissi duyabilir. Alıngan ve ağlamaya meyilli olabilir.Eskiden yapmakta zorlanmadığı işler gözünde büyür ve yapamaz ya da çok zorlukla yapar. Eskiden yapmaktan keyif aldığı şeylerden artık keyif almaz olur. İnsanlarla görüşmek, karşılaşmak istemeyebilir. Bazen ajitasyon denilen yerinde duramama, sıkıntı ile aşağı yukarı dolaşma, giysilerini, saçını çekiştirme şeklinde huzursuzluk belirtileri de görülebilir.

Depresyon tanısına varılabilmesi için bu belirtilerin en az iki hafta ve daha fazla devam etmesi gerekir. Depresyon, duygudurum bozukluğuna bağlı olarak ortaya çıkmış, ailesel, mevsimsel özellikler arz eden bir hastalık olarak görülebileceği gibi, ilaçlara, uyarıcı madde yoksunluğuna, inme, parkinson hastalığı, kanserler gibi fiziksel hastalıklara ikincil olarak ortaya çıkmış da olabilir. Genellikle sevilen bir kişinin gerçek ya da sembolik kaybı, boşanma, aile içi önemli sorunlar, ekonomik sorunlar, iş kaybı ve ağır bir hastalığa yakalanma gibi ciddi stres yaratan olayları takiben ortaya çıkar. Bazen de hiç bir stres etkeni gösterilemez. 

Depresyon, hafif, orta ya da ağır şiddette görülebilir ve şiddeti tedavi biçimini önemli ölçüde etkiler. Tedavisine geç başlanırsa veya iyileşme başlar başlamaz tedavi kısa sürede sonlandırılırsa, yaşamın daha sonraki zamanlarında depresyonun tekrarlama riski artar. 

Tedavinin nerede ve ne şekilde yapılacağını belirlemek için tedaviye başlamadan önce yanı sıra başka bir psikiyatrik ya da fiziksel hastalığın bulunup bulunmadığı, hastamızın kendisine ve çevresine zarar verme olasılığı ve işlevselliği değerlendirilmelidir. Depresyon tanısına varılan hastalarımızın çoğu ayaktan tedavi edilirler. Tedavide antidepresan ilaçlar önemli yer tutar. Ancak, hastalarımızın ilaçların etkilerinin başlama süreleri, olası ilaç etkileşimleri, ilaç yan etkileri, tedavinin ne kadar sürdürüleceği gibi konularda yeterince bilgilendirilmeleri gereklidir. Çünkü zaten hayatla bağları zayıflamış, gelecekten olumlu bir beklentisi olmayan, her şeyin kötüye gideceğini düşünen hastamızın tedavi basamaklarındaki en küçük bir aksamayı umutsuzlukla karşılaması ve tedaviyi yarım bırakması olasıdır. 

İlaç seçiminde hastamızın, yaşı, cinsiyeti, şikayetleri, depresyonun tipi ve şiddeti, başka bir dahili ya da nörolojik hastalığının bulunup bulunmaması, geçirdiği hastalıklar, kullandığı ilaçlar, kilosu, kilo almaya yatkın olup olmaması, işi ve cinsel yaşantısı gibi birçok etkenin dikkate alınması gerekir. Kilo alma endişesi ya da cinsel isteksizlik gibi yan etkiler nedeniyle tedaviye başlamaktan kaçınan veya tedaviyi yarıda kesen, bu yüzden depresyonu uzun yıllar süren, yaşamının en güzel yıllarını mutsuz geçiren hastalarımız pek de nadir değildir. Bu yüzden ilaç seçimi her hastanın tüm özellikleri ve beklentileri dikkate alınarak yapılmalıdır. 

İlaç dışındaki seçeneklerden birisi de çeşitli terapi yöntemleridir. Terapi yöntemi de hastanın kişilik özelliklerine ve gereksinimlerine göre belirlenir. Her terapi yöntemi her hastaya uygulanamaz. Tedavi yöntemine karar verirken hastamızın kültürel özellikleri ve değerler sistemi de dikkate alınmalıdır. Depresyon tedavisi sırasında dikkat edilmesi gereken ve özellik arz eden gruplar da vardır. Gebelik depresyonları, doğum sonrası depresyonları ve yaşlılardaki depresyonlar örnek olarak sayılabilir. 

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)

Yazar

Sultan Doğan

Psikiyatri Prof. Dr.

Randevu al