Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Tanısı Nasıl Konur?

Yazar Ali KorkmazÇocuk Psikiyatristi • 17 Aralık 2019 • Yorumlar:

“Bir görüşmede, test ve tetkik yapmadan çocuğumun dikkat eksikliği ve hareketliliğinin olduğu söylendi” “Hareketli, konuşkan olan her çocuğa hiperaktif, ders başarısı düşük ya da derste sıkılması olan her çocuğa dikkat eksikliği tanısı konuyor” gibi ifadelere çok sık rastlarız. Bir çocuk ve ergeni DEHB açısından değerlendirirken tüm dünyada bilimsel olarak kabul görmüş belli ölçütler ve yöntemler kullanılırız. Bu şekilde yanlış ya da gereksiz yere tanı koymanın önüne geçmeyi amaçlarız. DEHB tanısı için en yaygın olarak Amerikan Psikiyatri Birliği'nin yayımladığı DSM-5 ölçütlerini kullanıyoruz. DSM-5’e göre çocukta dikkat eksikliği olduğunu gösteren belirtiler; dikkatte kolayca dağılma, dikkatsizliğe bağlı hatalar, dikkat gerektiren işleri (ödev, sınav) bitirmekte güçlük, dikkat gerektiren işlerden kaçınma (yazı, okuma), unutkanlık ve eşya kaybetmedir. Hiperaktivite ve dürtüsellik için ise kıpırdanma, uzun süre oturamama, koşturma-tırmanma, sakince oynayamama, çok konuşma, söz kesme ve sırasını bekleyememedir. DEHB tanısı için bu belirtilerin hepsinin olması gerekmez. Çocuğun yaşına göre gereken belirti sayısı değişir. Belirtilerin 12 yaş öncesinde de bulunuyor olması gerekir. Belirtiler çocuk ve gencin okul, ev, arkadaş ortamının en az ikisinde gözlenmelidir. Tanı koyabilmek için belirtilerin “bazen, her çocukta olduğu kadar” değil “çoğu kez, sorun oluşturacak şiddette” olması gerekir. Belirtilere bağlı olarak akademik, sosyal ve bireysel gelişimde olumsuz etkilenme bulunmalıdır.

Bir çocuk ya da genç muayene için başvurduğunda mümkün olduğu kadar farklı kaynaktan (aile, çocuk, öğretmen, rehberlik servisi, hatta önceki öğretmeni) bilgi almaya çalışırız.

Gebelik döneminden bize başvurulan döneme kadar olan süreçte karşılaşılan güçlükler, bozukluğa ait belirtilerin seyri, ailenin çözüm çabaları ile ilgili ayrıntılı veri toplarız. Çocuk ve gençle yapılan psikiyatrik görüşmede dikkat eksikliği, hareketlilik ve dürtüsellik belirtileri hakkında fikir edinmek için oyun oynama, okuma, yazma, matematiksel problem çözme gibi etkinlikler yaptırırız, gözlem yaparız. DEHB belirtilerinin bedensel (tiroid hastalığı, kansızlık gibi) ya da başka bir ruhsal bozukluğa (depresyon, kaygı, madde kullanımı gibi ) bağlı olup olmadığının değerlendiririz. Bedensel bir hastalıktan şüphelendiğimizde gerekli tıbbi tetkikleri isteyebilir ya da ilgili uzman hekime yönlendiririz. DEHB tanısı koymak için yapılması gereken bedensel bir tetkik (kan testi, EEG gibi) yoktur.

DEHB tanısı koyarken aile üyelerinin, çocuk ya da gencin, öğretmenlerinin doldurması gereken form ve ölçekler veririz. Bu form ve ölçekler aracılığıyla farklı kişilerin çocukla ilgili gözlem ve düşüncelerine ulaşmış oluruz. Ayrıca takiplerde aynı form ve ölçekleri tekrar doldurtarak DEHB belirtilerindeki değişimi ve tedaviye yanıtı değerlendiririz.  Tanı, tedavi ve takipte katkısı olacaksa psikolojik testler (zeka testi, dikkat testi gibi) uygulayabiliriz. DEHB tanısı koymak için mutlaka psikolojik bir test yaptırmaya gerek yoktur.

Sonuç olarak; DEHB olup olmadığına aile ve okuldan alınan bilgileri, psikiyatrik muayenedeki gözlemimizi, uygulanan psikolojik test sonuçlarını, DEHB ile ilgili form ve ölçeklerden elde ettiğimiz verileri birlikte değerlendirerek tanı koyarız.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Ali Korkmaz Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzm. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)