Diş Hekimliğinde Hipnoz
Yazar Olcay Dilber • Diş Hekimi • 22 Haziran 2016 • Yorumlar:
Ülkemizde Diş Hekimi korkusu oldukça yaygındır. Bundan dolayıdır ki Diş Hekimine
gitmek sürekli olarak ertelenilen ve kaçınılan bir durumdur. Diş sancısından dolayı uykusuz
geçen bir gecenin ardından ya da ağrı dayanılamaz hale geldiğinde, en son çare, kaçacak bir
durum kalmadığında Diş Hekimine gidilir. Bu korkuların ardında genellikle geçmişte
yaşanılan kötü deneyimler ya da bu deneyimleri yaşamış olan kişilerin paylaşımlarına olan
inanç yer almaktadır. Bunları değiştirmek ve Diş Hekimi koltuğuna çok rahat bir şekilde
oturup tedavi olmak hipnoz yöntemi ile mümkündür.
Bilimsel hipnotizmanın başlangıç tarihi olarak FRANZ ANTOINE MESMER ’in
“Yıldızların İnsan Vücudu Üzerine Tesirleri” isimli tezinin tarihi olan 1765 senesi kabul
edilmiştir. Mesmer “Manyetizm Animal Teorisi” ni ortaya atmıştır.
Diş Hekimliğinde ise ilk kaydedilmiş çalışmayı 1837 yılında Fransa’da Qudet adında bir
Diş Hekimi yapmıştır. Resmi olarak da 1958 yılında Amerikan Tıp Birliği hipnozu Tıp ve Diş
Hekimliğinde uygulanabilir bir yöntem olarak kabul etmiştir. Bu zamana kadar hipnoz ile
ilgili pek çok tanımlamalar yapılmıştır. Kripper δ Bindler’ e göre; İçsel yada dışsal bir olaya
karşı odaklanmış dikkatin artması demektir. (1974) Hatta 1970’lerde sadece beynin sağ
yarımküresini ilgilendirdiği düşünülmüştür. Doğal olarak artık bu kabul edilen bir düşünce
değildir. Telkinler tüm beynin işlevsel organizasyonunu değiştirmektedir.
Hipnoz kelimesi eski Yunancada uyku anlamına gelmektedir ve hipnoza girmiş bir
kişinin görünüşü de uyuyan birine çok benzemektedir ancak hipnoz bir uyku hali olmayıp bir
uyanıklık halidir ve hipnoz halindeki bir kişide elektroansefalogramlar uyanıklık traseleri
verir. Hipnozda beyin kortikal faaliyet bakımından derin uyku ile uyanıklık arasında bir
durumdadır.
Sonuç olarak Hipnoz İstemek, inanmak ve güvenmekle başlayan, telkinle oluşan beyinsel
fonksiyonların çalıştığı, bireysel denetimin açık olduğu, uyku ile uyanıklık arasında
olduğumuz, bilincimizin açık olduğu bir hal olarak tanımlanabilir.
HİPNOZ ÇEŞİTLERİ
Hetero Hipnoz
Oto Hipnoz
Self Hipnoz
Narko Hipnoz
Özel Hipnoz Halleri Hipnoza Benzeyen Durumlar
Hetero Hipnoz
Bir kişinin ya da bir topluluğun hipnozitör aracılığı ile çeşitli teknikler kullanılarak
hipnotize edilmesidir. Burada etken olan hipnozitördür.
1- Ferdi Hipnoz : Hipnozitörün sadece bir kişiyi hipnotize etmesidir.
2- Grup Hipnozu : Birden fazla kişinin uygun şartlarda bir hipnozitör tarafından hipnotize
edilmesidir.
3- Kollektif Hipnoz : Grup hipnozundan farklı olarak sayıca fazla kişiye uygulanan hipnoz
çeşididir.
Oto Hipnoz
Kişinin daha önce hipnozitör tarafından hipnotize edilip, hipnoz sırasında bazı telkinler
verilmesi ve daha sonra bu telkinlere bağlı olarak kişinin hipnozitör olmadan hipnoza
girmesidir.
Self Hipnoz
Bireyin hipnoz halini kendiliğinden oluşturması, kendi kendini hipnoza sokması
durumudur. (yoga, meditasyon )
Narko Hipnoz
Sedasyon ve rahatlama sağlayan Anestezi ilaçları ile hipnozun oluşturulmasıdır.
Hipnoza direnç gösteren vakalarda uygulanır. Özellikle bulantı reflexi olan vakalarda.
Özel Hipnoz Halleri
1-Yol veya Direksiyon Hipnozu
Yorgun olan bir vücutta bu tip monoton (ışık,ses,görüntü) uyaranların ritmik tekrarı kişiyi
hipnotize etmektedir. (Yoldaki kesik çizgiler)
2-Televizyon Hipnozu
belirli şeylere verilmesidir. Bunun dışındaki uyaranların algılanmaması halidir.
3- Annenin Sellektif Hipnozu
en küçük bir sesiyle uyanması enteresandır. Anne beyninde sadece çocuğu ile ilgili alanı
uyanık bırakırken kendisi derin bir uykuya girmiştir.
Diş Hekimliğinde Hipnozu
Diş Hekimi korkusunu giderip tedaviyi rahat yaptırmasını sağlamada (relaksasyon
temininde)
Tedavisi için gerekli yöntemlere, protez ve apareylere alıştırılmasında
Uzun ve sıkıcı operasyonların, kısa sürede bittiği izlenimini vererek yorgunluğu
önlemekte
Anestezi ve analjezi temininde
Hoş olmayan çalışmaların amnezisinde (unutturulmasında)
Bulantı ve öğürmenin engellenmesinde
Tükürük akımının ve kanamanın kontrolünde
Alerjinin kontrol edilmesinde
Bruksizmin (diş gıcırdatmanın) önlenmesinde kullanıyoruz.
Hipnoz ile ilgili merak edilen pek çok soru ve bu soruların cevabının tam olarak
bilinememesine bağlı olarak da pek çok yanlış inanış vardır. Bu sorular:
- Hipnozdan çıkamama var mıdır?
Hayır. Hipnotizma bildiğimiz bir uyku değildir. Hipnozda bilinç son derece açıktır. Kişi her
şeyi bilir,duyar,yargılar hatta derin hipnozda gözlerini açabilir ve görür. Ancak bazı kişiler
etki kaybolduktan sonra bunları hatırlayamayabilir.
Her türlü monoton uyaran kişiyi hipnoza sokmada büyük rol oynamaktadır.
Hipnoza girmede temel nokta şuurun belirli bir noktada toplanması, dikkatin
Anne uyurken kendisine yapılan hiçbir gürültü ile uyandırılamazken, çocuğun
- Hipnozun yan etkisi var mıdır?
Hipnozda yan etkiye rastlanmamıştır. Ancak hipnozda kişinin bilinçaltı ile bağlantı kurulduğu
göz önünde bulundurulduğunda, hipnoz sadece eğitimini almış hekim ve uzman psikologlar
tarafından uygulanmalıdır.
- Hipnoz alışkanlık yapar mı?
Hipnoz hiç bir şekilde alışkanlık yapmaz. Ancak Hipnozun terk edilmesi ve uzun süre
uygulanmaması belki faydalarının kalıcı davranışlara dönüşmesine engel olabilir. Özellikle
alışkanlıkların bırakılmasında ilk seansta sonuç alınmış olsa bile geri kalan seansların
pekiştirme amaçlı olarak mutlaka yapılması gereklidir.
- İstem dışı telkin alır mıyım? İstemediğim şeyler bana yaptırılabilir mi?
Hipnoz sırasında kişi, verilen telkinleri kendince algılar ve yorumlar. Uygun olanları benimser
uygun olmayanlara ilgi göstermez. Kişi uykuda olmadığı için zihinsel denetimi açıktır. Bu
nedenle istemediği ve kabul etmediği bir durumu kişiye yaptıramazsınız.
- Herkes hipnoz olabilir mi?
Zihinsel yeterliliği olan konsantre olabilen herkes hipnoz olabilir. Ancak kişinin hipnoz
olmayı istemesi ve hipnozu yapacak olan kişiye mutlaka güvenmesi gerekir.
Bir kişinin istemeden ya da haberi olmadan hipnoz olması mümkün değildir.