Doğum Kontrol Yöntemleri

ENGELLEYİCİ YÖNTEMLER

1-Dışarı boşalma:etkili bir yöntem değildir. Tamamen erkeğin kontrolüne bırakılmıştır.

2-Temas sonrası yıkanma:bu da etkili bir yöntem değildir. Çünkü erkeğin boşalmasından 90 saniye sonra bile rahim ağzında sperm bulunabilir.

3-Erkek kondomu:hem ekonomik olması hem koruyuculuk sağlaması ve hemde cinsel yoldan bulaşan (HIV gibi) hastalıklardan korunması bakımından kullanılabilecek bir yöntemdir. Kondom içinde bulunan sperm öldürücü kimyasal maddelerin bulunması etkinliğini daha da arttırır. Dezavantajı yırtılma riski ve vajina içinde yön değiştirme riski vardır. Kondomla hamile halma riski %2 ila 15 arasındadır.

4-Kadın kondomu: kadın tarafından kullanılır. Açık halkalı kısmı vajinanın en derin yerine, kapalı halkalı kısmı ise vajina girişine uygulanır. Hamile kalma riski %2- ila 3 arasındadır. 

5-Vajinal diyafram: çok etkili yöntem değildir. %2 ila 20 arasında gebe kalma riski vardır. Kullanışı zordur.

6-Sperm öldürücü krem ve jeller: Bunlarda da gebelik riski %15 oranında gözükebilir.

DOĞAL AİLE PLANLAMASI YÖNTEMLERİ

1-Takvim Metodu: Adet kanamasının ilk gününden sayılarak 11inci ila 15inci günler arasında (yumurtlama günleri) cinsel perhiz yapılması esasına dayanır.

2-Vücut ısısı yöntemi: normalde yumurtlamadan 24 saat sonra vücut ısısı artar. Bu prensibe dayanarak ısı artışından 2 gün önce ve 3 gün sonra cinsel perhiz esasına dayanır.

3-Rahim ağzı akıntısı kıvamına göre: yumurtlamadan önce vajinal akıntı su gibi berraktır (östrojen etkisi), yumurtlamadan sonra ise; akıntı koyu ve kalındır. Akıntının koyulaşmaya başladığı 3 gün içinde cinsel perhiz esasına dayanır.

DOĞUM KONTROL HAPLARI

Doğum kontrol hapları bebeklerini emziren kadınların sütlerinin gelmesini başlangıçta miktar ve kalite yönünden olumsuz etkileyebilir. Günümüzde kullanılan düşük hormon dozlu haplarda bu etki daha da azdır. Hap kullanan kadınların süt verim süreleri bu hapları kullanmayan kadınlara göre daha kısa olarak tesbit edilmiştir. Buna karşın doğum kontrol hapı kullanan annelerinden süt emen bebekler üzerinde hastalık, zeka veya psikolojik bozukluk açısından hiçbir olumsuz etkiye rastlanılmamıştır.

Halk arasında anne sütüyle emzirmenin bir çeşit doğum kontrol yöntemi olduğu bilimsel olarak da kanıtlanmış bir doğrudur. Ancak bu koruyuculuk sadece tam emziren, yani düzenli aralıklarla (4-6 saatte bir) gece dahil emziren ve bebeklerine ek besin vermeyen annelerde ve ilk 6 ay için geçerlidir. Bu koşullarda emzirmenin gebeliğe karşı koruyuculuğu doğum kontrol haplarınınkine (% 98) yaklaşmaktadır. En güvenilir koruyuculuk yukarda sözü edilen koşullarda emzirmenin ilk 10 haftasında görülür. Bebeğin emme gücünün ve sıklığının azalması emzirmenin koruyuculuk etkisini azaltır.

Doğum sonrası kullanılacak doğum kontrol haplarının düşük doz östrojen (20 microgram) içeren olmasına dikkat edilmelidir. Emziren kadınlar bu haplara doğumu izleyen 6ncı haftadan sonra, emzirmeyen kadınlar ise 3üncü haftadan sonra başlayabilirler. Emziren kadınlarda doğum kontrol haplarının alımından sonra süt miktarında önemli bir azalma görülürse, başka bir korunma yöntemine geçmek düşünülmelidir. 35 yaşın üzerinde sigara içen hanımlarda bu hapları olası yan etkileri nedeniyle kullanmamaktayız. 12 haftadan önce gerçekleşen düşük veya gebelik sonlandırmasından hemen sonra, daha büyük gebeliklerin düşük ve sonlandırılmasından da 2 hafta sonra doğum kontrol haplarına başlanabilir. Bu haplar yumurtalık ve rahim kanserine karşı koruyucu özelliktedirler.

MİNİHAP

Bunlar sadece progesteron hormonu içerip diğer doğum kontrol haplarında bulunan östrojen hormonu içermeyen doğum kontrol haplarıdır. Bu haplar özellikle bebeklerini emziren anneler için idealdir. Çünkü diğer doğum kontrol haplarında görülmesi olası olan süt miktarında azalma gibi bir yan etkiye sahip değildirler. Tam tersi az da olsa anne sütünün daha uzun süre verilmesini sağlayıcı bir etkisi olduğu saptanmıştır. Bu hapların gebeliğe karşı koruyucu olabilmesi için her gün mutlaka aynı satte alınması gerekir. Bu haplar ülkemizde şu an için üretilmemektedir.

ERTESİ GÜN HAPLARI

Korunmasız cinsel ilişkiden sonra 72 saat içinde (ne kadar kısa sürede kullanılırsa etkisi o kadar artar.) önce 2 tablet 12 saat sonrada 2 tablet alınarak uygulanır. Bir diğer ticari formunda ise  önce 1 tablet 12 saat sonra diğer tablet alınır.
Yan etkileri : bulantı, kusma, şiddetli karın ağrısı, şiddetli vajinal kanamalar, adet geçikmeleri olabilir. Gebelik testi pozitifse kesinlikle kullanılmamalıdır. Karaciğer hastalığı olanlar, tromboembolik (varis, derin ven trombozu) hastalığı olanlar, serebrovasküler hastalığı olanlar, memenin malign hastalığı olanlar bu ilaçları kullanamazlar.

AYLIK İĞNELER

İlk iğneye adet kanamasının ilk günü başlanır. Sonra 30 günde bir tekrarlanır. Koruyucuğu %100’dür. İlk iğne yapıldıktan 15 gün sonra 1 gün süren ara kanamaları olabilir. 3 aylık iğnelerde kadın adet görmezken aylık iğnelerde ise kadın her ay adet görebilir.Karaciğer hastalığı olanlar, tromboembolik (varis, derin ven trombozu) hastalığı olanlar, serebrovasküler hastalığı olanlar, memenin malign hastalığı olanlar bu iğneyi yaptıramazlar.

DERİ ALTINA YERLEŞTİRİLEN NORPLANTLAR

1 cm’lik bir kesi ile cilt altına yerleştirilen progesteron hormonu içeren kapsüllerdir. 

RAHİM İÇİ ARAÇ (RİA) VE RAHİM İÇİ SİSTEM (RİS)

Günümüzde kullanılan RİA lar T şeklinde ve üstünde bakır içeren bir yapıdadır. Bu küçük ve elastiki araç rutin bir jinekolojik muayene sırasında ağrısız bir şekilde rahime yerleştirilir. 10 yıl süreyle rahim içinde kalabilir. Burada yarattığı ortam, hem spermleri öldürücü hem de eğer sperm yumurta ile birleşmişse, oluşan embriyonun rahime tutunmasını engelleyici niteliktedir. Bu şekilde gebeliğe karşı koruma sağlar. Bunların daha yeni piyasaya çıkan bir türü hormon salgılayan RİA lardır. 

HORMON SALGILAYAN SPİRALLER (MİRENA=RAHİM İÇİ SİSTEM)

Hem doğum kontrol amaçlı hemde miyom veya aşırı adet kanaması olan kadınlarda tedavi amaçla kullanılan rahim içi spiraldir. Hem yumurtlamayı engellediği hemde rahim iç duvarını incelttiği ve rahim ağzı mukusunu kalınlaştırdığı için korunma sağlar. Aynı zamanda içerdiği progesteron sayesinde rahim içi miyomlarında, rahim içi aşırı büyümelerinde (hiperplazilerde) veya normal spirallerle aşırı kanaması olan kadınlarda çok yararlı kullanım alanları vardır. Takılma zamanı adet kanaması dönemidir. Onun dışındaki günlerde rahim ağzı kapalı olacağı için genel aneztezi ile takmak gerekir.

KÜRTAJ (GEBELİK SONLANDIRILMASI)

1983 yılında çıkartılan yasaya göre 10 haftaya kadar reşit olan veya velisi veya anne babasının izni ile reşit olmayan bütün bayanlar gebeliklerini kürtaj operasyonu ile sonlandırabilirler. Yaygın olarak yapılan yöntem; vakum kürtajdır. Yukarıda belirtilen 10 haftalık süre son adet tarihinin ilk gününden itibaren geçen 70 günlük süredir.

STERİLİZASYON (TÜPLERİN BAĞLANMASI)

Genellikle 30 yaşın üzerinde ve istediği çocuk sayısını tamamlamış kadınlar için önerilir. 

Sağlıklı günler dilerim.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Şahap İnmez Kadın Hastalıkları Ve Doğum Op. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)