Dolgu Sistemleri

Yazar Özlem ÖzcanDiş Hekimi • 18 Kasım 2020 • Yorumlar:

Çürük, kırılma veya aşınmalar nedeniyle dişte oluşan madde kaybının giderilmesi dolgu sistemleri ile sağlanır. Madde kaybı dişte estetik ve fonksiyon kayıplarına sebep olur. Aynı zamanda formu bozulmuş diş, diş etinin sağlığını ve komşu dişlerin fonksiyonlarını da olumsuz etkiler. Tedaviyi ertelemek sorunun daha da karmaşık hale gelmesine sebep olabilir.

Dolgu seçimi neye göre yapılır?

Madde kaybının büyüklüğüne ve lokalizasyonuna göre kullanılacak dolgu türü değişebilir. Ön bölgelerde estetik ön planda olduğundan, burada kullanılacak dolgu renk ve şekil olarak diş dokusunu çok iyi taklit etmelidir. Arka bölgeler çiğnemenin yoğun yapıldığı bölgelerdir. Bu sebeple çiğneme kuvvetlerine dayanıklı dolgu materyalleri tercih edilmelidir.

Dolgu çeşitleri nelerdir?

Amalgam dolgular: Dirençli, uygulaması kolay ve ucuz bir materyaldir. Belli oranlarda gümüş, kalay ve bakır alaşımlarının civa ile karışımdan elde edilir. Yüzyıldan fazladır rutin olarak kullanılan bir dolgu materyali olmasına rağmen günümüzde estetik kaygılardan dolayı kullanımı baya azalmıştır.

 

Kompozit dolgular: Diş rengindeki dolgulardır. Bonding dediğimiz yapıştırıcı sistemle birlikte kullanılır.  

 

Porselen dolgular: Çiğneme kuvvetlerinin çok yoğun olduğu azı dişlerinde, kompozit dolgulardan daha dirençli ve amalgam dolgulardan daha estetik olan porselen dolgular tercih edilir. Yapım aşaması diğer dolgulardan farklıdır. Öncelikle diş hazırlanır ölçüsü alınır, laboratuvarda bu ölçü üzerinde dolgu yapılır. Hazırlanan dolgu diş hekimi tarafından dişe uygulanır.  

 

Dişlere neden dolgu yapılır ?

Dişlerde çürüme sonucu oluşan madde kaybının yerine konulması için,

Kanal tedavisi sonrası oluşan boşluğun doldurulması için,

Dişlerin renk ve şekil bozukluklarının giderilmesi için estetik amaçlı,

Diş arası boşlukları kapatmak için,

Dişin diş eti ile birleşim yerinde oluşan oyuğu doldurmak için,( bu oyuklara kama defekti deniliyor ve fırçalama işleminin sert olarak ileri geri yapılmasından kaynaklanıyor)

Darbe sonucu kırılan dişlerin bütünlüğünü tekrar sağlamak için dolgu işlemleri yapılmaktadır.

Diş Çürüğü nedir ?

Normalde ağız floramızda zararsız bir şekilde yaşayan bakteriler, yediğimiz besinlerin diş üzerinde oluşturduğu plağın içerisine yerleşmesi ve oradan uzaklaştırılmaması sonucu dişlerimizde çürük yapar. Yani besinlerin diş üzerine yapışıp kalan kısmını fırçalama ve diğer yardımcı unsurları kullanarak uzaklaştırmadığımız takdirde, normalde ağzımızda bulunan çürük yapıcı bakteriler bu besin artıklarının içerisine yerleşerek buradan beslenmeye başlarlar. Bu bakterilerin beslenmesi sonucu ortaya çıkardıkları atık maddeler asidik olduğu için dişin dış tabakası olan mineyi aşındırırlar. Mine tabakası çok sert ve dayanıklı olmasına karşın bu asit yoğunluğu karşısında bir süre sonra demineralize olup yumuşak beyaz bir hal alır. İşte yumuşayan bu mine kısmı çürüğün ilk aşamasını oluşturmaktadır. Bu aşamada geri dönüş ihtimali vardır. Geri dönüş için öncelikle bakteri plağı uzaklaştırılır ve diş minesinin demineralize olan kısmına, dişi mineralize eden jeller uygulanabilir. Bu şekilde yumuşayan mine tabakası tekrardan sertleşir ve çürük bu aşamada durdurulmuş olur.

 

Diş çürüğünün ilk aşaması fark edilmeden atlanırsa çürüğün ikinci aşaması meydana gelir. Bu aşamada artık mine tabakası delinmiş ve çürük dişin içine sızmış olur. Çürüğün ikinci aşamasında geri dönüş artık mümkün değildir. Bu aşamada dişte çoğunlukla herhangi bir belirti yoktur. Nadiren hassasiyet görülür. Çürük tespiti rutin diş hekimi kontrolü sonucu ortaya çıkar ve erken dönemde tedavisi yapılırsa ilerleme önlenmiş olur.

 

Çürük ikinci aşamada belirti vermediği için fark edilmeme olasılığı çok yüksektir ve dişin mine tabakası altında bulunan yumuşak dokusunun içinde hızlıca ilerleyecektir. Çürüğün üçüncü aşaması dediğimiz bu aşamada ilerleme hızlıdır ve dişte soğuk sıcak hassasiyeti yoğunluk kazanmaktadır. Kişi tarafından çoğunlukla diş çürükleri bu aşamada fark edilmektedir. Dolgu ile tedavisi mümkündür.

 

Çürüğün üçüncü aşamasında hekime başvurmak yerine bu hassasiyeti geçirecek yöntemler arama çabasına girildiği zaman dişteki çürüme daha da ilerleyerek çürüğün dördüncü aşaması dediğimiz sinir tabakasına ulaştığı aşamaya varılır. Bu aşamada çoğunlukla gece başlayan zonklama şeklinde ağrılar ortaya çıkar. Şiddetli ağrıların olduğu dördüncü aşamadaki diş çürüklerine artık dolgu tedavisi yeterli olmayacağı için kanal tedavisi uygulamasına geçilecektir.

 

Dolgu yapıldıktan sonra dişler ağrır mı ?

Dolgu yapıldıktan sonra ağrı oluşup oluşmaması çürüğün diş sinirine yakınlığına göre değişmektedir. Eğer çürük erken aşamalarda tespit edilip dolgu yapılırsa çoğunlukla hiç bir hassasiyet hissedilmez. Çürük ilerleyen aşamalarda tespit edilip dolgu yapılırsa çoğu zaman geçici süreliğine sıcak soğuk hassasiyeti gösterebilmektedir. Bazen bu hassasiyetler giderek artıp ağrıya dönüşebilir. Dolgu sonrasında dişte bu şekilde şiddetlenen ağrıların olması dişe kanal tedavisi yapılmasını gerekli kılmaktadır.

 

Diş dolgusu yapıldıktan sonra nelere dikkat edilmelidir?

Dolgu işlemi anestezi altında yapıldıysa yemek yemek için uyuşukluğun geçmesi beklenmelidir.

Dolgulu dişlere bakteri plağı tutulumu doğal dişlerden daha fazla olacağı için bu dişlerin bakımına ekstra özen göstermek gerekmektedir. Diş ipi ve arayüz fırçası ihmal edilmemelidir.

Tıpkı doğal dişlerimizde olduğu gibi dolgulu dişlerimizle de kabuklu yiyecekler yememeli ve gazoz açma, kalem ısırma gibi davranışlardan uzak durmalıyız.

Dolgunun belirli bir ömrü olduğunu unutmamalıyız, kenar uyumları bozulmuş dolgular değiştirilmelidir.

Diş dolguları neden düşer?

Eskimiş ve diş ile bağlantısı zayıflamış dolgular bir süre sonra düşer, bu sebeple dolguların belirli bir ömrü olduğu unutulmamalı ve gerekli durumlarda dolgular değiştirilmelidir.

Dolgu yapım aşamasında diş etleri kanalı ise bu kanın veya diş eti oluğu sıvısının dolgu yapılacak yeri ıslatması sonucu, diş ve dolgu arasında sağlıklı bir bağlantı olamamaktadır. Bağlantının zayıf olması sonucu bir süre sonra dolgu düşecektir. Bu sebeple dolgu yapılmadan önce gerekli ise diş taşı ve diş eti tedavisi yapılmalıdır.

Çok sert darbeler diş ve dolgu bağlantısını bozarak dolgunun düşmesine veya kırılmasına sebep olabilmektedir.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)