Dudak Kanseri Tedavisi
Yazar Çetin Vural • Kulak Burun Boğaz Doktoru • 15 Ağustos 2019 • Yorumlar:
Dudak kanserlerinin tedavisi mümkün müdür?
Temel tedavisi cerrahi olan bu hastalıkta özellikle erken evrelerde tanı konduğunda sağlığa kavuşma ihtimali oldukça yüksektir. Daha ileri evrelerde sağ kalım oranları hastalığın yayılımına göre düşebilmektedir.
Dudak kanserlerinin tedavisini kimler üstlenir?
Ülkemizde ve dünyanın pek çok yerinde ağız içi ve boğaz kanserlerinin tedavisini Kulak Burun Boğaz (özellikle baş-boyun cerrahisinde deneyimli) hekimleri, plastik cerrahlar, radyoterapi (ışın tedavisi) uzmanları, medikal onkologlar (kemoterapi uygulayan hekimler) çoğu kez birlikte üstlenmektedirler.
Bunun yanı sıra tedavi sırasında veya sonrasında oluşabilecek sorunlarla başa çıkmak için hemşireler, diş hekimleri, beslenme uzmanları, psikiyatri uzmanları, konuşma ve yutma tedavisi uzmanları ve algoloji (ağrı tedavisi) uzmanları devreye girebilmektedir.
Dudak kanseri tedavisi nasıl planlanır?
Hastalık fark edildikten, biyopsi ile tanı konduktan, detaylı muayeneler ve ultrason, BT, MR, PET gibi görüntüleme yöntemleri ile evreleme yapıldıktan sonra tedavi planlaması aşamasına geçilir.
Tedavinin şekli ve kullanılacak yöntemler, hastanın da tercihleri göz önünde bulundurularak özellikle daha ileri evre tümörlerde radyasyon onkolojisi, medikal onkolog gibi diğer uzmanlık alanlarından hekimlerin katılımıyla kararlaştırılır.
Dudak kanseri tedavisi hangi yöntemler ile yapılır?
Dudak kanserlerinin tedavisinde temel yöntemler;
- Cerrahi Tedavi
- Radyoterapi
- Kemoterapi
- Hedefe yönelik tedavi
Bu yöntemler; hastalığın evresi, hastanın tıbbi durumu veya tercihlerine göre tek başına veya birlikte kullanılır.
Dudak kanseri ameliyatı nasıl yapılır?
Tümörler söz konusu olduğunda cerrahi tedaviyle kast edilen, tümörün etrafında bir miktar sağlıklı dokuyla birlikte çıkartılması, yani vücuttan uzaklaştırılmasıdır. Tümörün, etrafındaki bir miktar sağlıklı doku ile çıkartılmasındaki amaç, geride tümör dokusunun bırakılmadığından emin olmaktır.
Tümörlü bölgenin çıkartılması sırasında geride tümör bırakma ihtimalini en aza indirmek için çoğu kez tümör çıkartıldıktan sonra dudak dokusunun çıkartılan alana komşu kısımlarından kontrol amaçlı biyopsiler alınır. Alınan örnekler ameliyat sırasında ameliyathanede önce dondurulduktan ve ince ince kesitler alındıktan sonra patoloji uzmanı doktorlar tarafından mikroskop altında incelenerek, tümör barındırmadığından emin olunmaya çalışılır. Bu işleme donmuş ‘frozen’ inceleme adı verilir. Cerrahinin çok önemli bir aşaması olan frozen incelemesi sonucu negatif (tümörsüz, temiz) çıktığında ameliyat sahasının onarımına başlanır. Ancak patolog kontrol amaçlı yollanan parçalarda frozen inceleme ile tümör saptarsa o bölgede doku çıkartma işlemi devam ettirilir, ta ki yeni kontrol biyopsileri temiz olarak raporlanana kadar.
Dudak tümörü, etrafındaki sağlıklı doku ile birlikte çıkartıldıktan ve patoloji uzmanları geride kalan dokulardan alınan örneklerde tümör yok şeklinde görüş bildirdikten sonra onarım aşaması gündeme gelmektedir. Onarımda amaç, çok görünür bir bölgede olan dudak için estetik olarak kabul edilebilir ve fonksiyonel bir sonuca ulaşmaktır. Bu amaca yönelik olarak çıkartılan dudak dokusu miktarına ve yerine göre değişen çeşitli cerrahi onarım çözümleri geliştirilmiştir. Seçilecek yöntem, cerrahın deneyimi, kişisel tercihleri ve hastanın ihtiyacı ve tercihine göre belirlenmektedir.
Dudak kanserlerinin cerrahi tedavisinde boyun diseksiyonu
Dudak kanserlerinin cerrahi tedavisinde çoğu kez eksik bırakılan bir aşama, çene altı ve boynun üst kısmındaki lenf bezelerinin tedavisidir. Dudak tümörleri erken evrede olsalar bile, bu lenf bezelerine metastaz (sıçrama) yapabilmektedirler. Bu nedenle boyundaki lenf bezelerinin planlı ve sistematik bir şekilde çıkartılması, yapılacak cerrahinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Bu işleme ‘boyun diseksiyonu’ adı verilir.
Diseksiyon işlemi, boyundaki lenf bezelerinde kanıtlanmış tümör varlığında boynun tedavisi amaçlı yapılabileceği gibi, metastatik tümör saptanmadığı durumlarda ilerde gelişebilecek boyun metastazlarına karşı koruyucu olarak da yapılabilir.
Boyundaki lenf bezeleri birden yediye kadar rakamlarla adlandırılan bölgelere sınıflanır. Boyun diseksiyonu ameliyatlarında metastaz barındırma ihtimali en yüksek olan bölgeler temizlenir. Dudakta yerleşen kanserler için boynun 1A – 1B, 2A – 2B ve 3. bölgeleri, genel olarak temizlenen bölgeleridir. Dudak tümörü çıkartılması ve boyun diseksiyonu işlemleri hemen her zaman genel anestezi altında yapılmaktadır.
Ameliyat sonrası hastanede yatış, pansumanlar ve iyileşme süreci yapılan ameliyatın büyüklüğüne bağlı olarak 1 günden 7, 8 güne kadar uzayabilir. Bütün bu sürecin sonunda hasta ağız yoluyla beslenebilir, nefes alabilir ve rahat konuşabilir hale geldikten sonra taburculuk gündeme gelir.
Tümörün evresi (ağız dudak bölgesi ve boyundaki yayılımı) gerekli kılarsa ameliyat sonrası süreçte radyoterapi ve kemoterapi de tedavi sürecine eklenir. Bu tedavilerin gerekliliğine çoğu kez onları uygulayacak radyasyon onkolojisi ve medikal onkoloji uzmanlarının da dahil olduğu ‘Tümör Konseyi’ toplantılarında karar verilir.