Dünyaya Farklı Bir Pencereden Bakmak İster Misiniz ? Karşınızda: ‘OTİZM’
Yazar İremnur Balandı • Psikolog • 6 Nisan 2021 • Yorumlar:
Otizm; doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan, hayat boyu süren nörogelişimsel bir farklılıktır. Çocuğun sözel veya sözel olmayan şekilde karşılarındaki kişilerle uygun ilişki kuramaması şeklinde ifade edebileceğimiz gelişimsel bir bozukluktur. Otizm Spekturum Bozukluğu’nun nedeni bugün bile hala tam olarak bilinememektedir. Beynin yapısını ve işleyişini etkileyen bazı sinir sistemi sorunlarından kaynaklandığı ve çoğunlukla genetik bir tarafı olduğu, ayrıca doğum sonrası ve doğum öncesi bazı nedenlerin de otizme neden olduğu düşünülmektedir .Erkek çocuklarda, kız çocuklarına oranla 4 kat daha sık tanı konulmaktadır.
Otizm Spektrum Bozukluğu olan kişiler temelde iki ana özellik taşır;
Bunlardan ilki; sosyal etkileşim ve iletişimde gerilik; Etrafa karşı kayıtsız kalma, sese tepki vermeme, parmak ucunda yürüme, konuşmada duraksama, gerileme ve tekrarlama.
İkincisi ise; tekrarlayıcı hareketler (dönme, sallanma, el çırpma) ve sınırlı ilgi alanlarıdır.
-Otizmli çocuklar rutinlerine fazlasıyla bağlıdırlar ve yapılan değişikliklerden huzursuz olup buna tepki gösterirler. Sese, kokuya, tatlara karşı fazlaca duyarlıdırlar. Gelişimsek farklılıkları onların dünyayla farklı bir şekilde iletişim kurmasına yol açıyor. Otizmli bireyler çok sık anksiyete yaşar ve sesleri birbirinden ayırmakta zorlanırlar.
Otizm, her bireyde farklı düzeyde görülebilir. Kimisi daha utangaç ve içe dönük kimisi ise hareketli ve dışa dönü olabilmektedir. Büyük bir çoğunluğu ise başkalarıyla hiç konuşamadığı için sadece jest ve mimik ve sembollerle iletişim kurar.
Doğru bilinen Yanlışlar Köşesi: ‘Otizm’i anlamak’ Mış-miş diyologları:
Falanca komşunun filana oğlu Otizmli imiş.
-Aaa çok geçmiş olsun, iyileşir umarım.
Bizim sınıfta otistik mi otizmli öyle biri var.
-Nasıl olur ? ruh hastalığı olan bir çocuk diğerlerini de kötü etkilemez mi ?
Otizm işte şu üstün zekalı çok iyi yetenekli kişilerde olmuyor mu ? Dayımın en küçük kızı öyle.
-Üstün zekalıların okuluna gitmeli o halde.
Falancanın çocuğu akraba evliliği yaptığı için otizmli oldu. -Evet kesinlikle bu yüzden olmuştur.
Otizm şey değil mi, Down Sendromuyla aynı olan ?
Evet görünüşleri de aynı zaten. Bu resmen bir hastalık, acilen ilaçla tedavi edilmeli..
İş yerindeki arkadaşın yeni doğan çocuğu otizmli imiş.
-Hmm çok yaşamaz o.
Otizmli biriyle aynı ortamla bulunmak tehlikelidir, bulaşıcı olabilir. -O halde yanlarına yaklaşmamalıyız.
Benim kardeşim otizmli değil, onun yapısı böyle, huyu böyle.. -Büyüyünce düzelir o zaman.
Filancanın çocuğu annesi öldü diye otizm olmuş.
-Anne olmayınca çok zor tabi hastalandı hemen..
Ailecek trafik kazası yapmıştı onlar. O yüzden otizm olmuş. -Travması var kesin.
Otizmli kişiler tehlikelidir, ne zaman ne yapacakları belli olmaz. -Görünce uzaklaşalım öyleyse..
Benim çocuğum sürekli kavşaktan dönen arabalara bakıyor, kesin otizmli.
-Filancanın çocuğu da öyleydi, otizm çıktı. Kesin senin çocuk da öyledir. Doktora gitmeye bile gerek yok, ne olduğu belli.
Bu çocuk otizmli değil mi?
-O zaman kesin konuşamıyordur..
Şimdi doğrularına bir bakalım:
Otizm, bir hastalık değildir, gelişimsel bir farklılıktır. Otizm’in tedavisi olmaz fakat erken tanı ve yoğun ve doğru bir eğitimle gelişimleri desteklenebilir. Otizm Spektrum Bozukluğu tanılı bireylerin hepsi üstün zekalı değildir, hatta bir çoğunda farklı yüzdelerde zeka geriliği görülür. Down Sendromu ve Otizm ise birbirinden çok ayrı özelliklere sahip iki tür farklılıktır. Akraba evliliği otizm için başlı başına bir sebep olarak gösterilemiyor fakat günümüzde nedeni hala tam bilinmemekle birlikte genetik temelleri olabileceği gibi çevresel faktörlerle de ilişkilendirilmektedir.
Otizmli çocuklarda metabolik olarak herhangi sağlık sorununu bulunmamaktadır ve yaşam süreleri değişkenlik göstermektedir. Otizmli çocuklar duygularını ifade edebilmek için destek ihtiyacı duyarlar ve şiddete meyilli olmaktan çok şiddete uğramak açısından daha çok risk altındadırlar. Otizmli çocuklar iletişim kurmayı isteyebilirler fakat karşısındaki kişinin yüz ifadelerini anlamlandırmak ve dış sesleri konuşma sesinden ayırmak onlar için çok zor bir süreçtir
Otizm düzeltilmesi gereken bir hastalık veya bir huy değildir, büyüyünce düzelmez ve kendiliğinden geçmez. Erken tanı ve doğru eğitimle gelişimleri iyi yönde desteklenebilir ve bir çoğunda otizmli olmayan çocuklarla aynı düzeyde gelişim sağlanabilir. Otizm Spekturum bozukluğu bir kayıp ya da travma sonrası oluşmaz, otizm doğuştan gelen bir yetersizliktir. Otizm bulaşıcı değildir kişiden kişiye geçmez ve otizmli çocuklar tehlikeli olmaktan çok iletişim kurmakta güçlük çeken bir yapıya sahiptirler. Otizmli çocukları bazıları konuşabilir. Erken tanı ve yoğun bir eğitim ile konuşma becerileri geliştirilebilir.
Çocuğun sadece tekrarlayıcı bir davranışta bulunması otizmli olduğunu söyleyebilmek için yeterli değildir. Doktor muayenesi gerekmektedir.
Otizm ‘Mavi Gezegen’
Yaşamak, insanın anlam arayışıyla geçen bir yolculuktur ve dünyayı anlamlandırmaya çalışmak her insan için zordur. İletişim kurmak, paylaşımda bulunmak, fikir belirtmek yani kısaca varlığını ortaya koymak meşakatli bir iştir. Otizmliler için ise dünyayı anlamak, iletişim kurmak ve varlığını kanıtlamak çok daha zordur.
Fakat biraz dikkat ile otizmli bireylerin dünyayla etkileşimini kolaylaştırmamız mümkün. Bunun için ise ilk adım Otizm nedir, ne değildir bunun farkındalığına sahip olmak.. Öğrenmeye, dinlemeye açık herkes bu farkındalığa erişebilir. Elbette ötekileştirmek, etiketlemek daha kolay, anlamak çok daha zor. Fakat toplumun birer ferdi olarak hepimiz üzerimize düşen sorumluluğu almalı, aramızda olan birçok otizmli çocuğu ve aileyi yalnız bırakmamalıyız.
Sadece Türkiye’de yarım milyondan fazla Otizmli var. Onların mücadelelerine destek olmak için sadece bir gün değil, her gün bunun bilinciyle yaşamalı ve evde, okulda, sokakta, otobüste karşımızda bir Otizmli birey gördüğümüzde görmezden gelmek yerine onları daha görünür kılmalıyız. Kaçmak yerine selamlamalı, susmak yerine onların dünyalarını anlamaya çalışmalı, görmezden gelmek yerine, ihtiyaçları olan sabrı, ilgiyi anlayışı Otizmli çocuklara ve ailelerine göstermeliyiz.
Otizmli çocukların gelişimleri için belki de en çok ihtiyaç duydukları sosyal etkileşimi onlardan esirgemek ve engellemek insan olmanın hamurunda var olan vicdan, merhamet ve empati mayasından yoksun olunduğunun ispatıdır. Gerek ailelerinin gerek kendilerinin en çok gereksinim duyduğu psikolojik ve sosyal desteği sağlamak ise onları görünür kılmanın ve destek olmanın en etkili yoludur. Otizmli bireylerin dünyaya ayak uydurmaya çalışmaya değil, bizim onların dünyalarını anlamamıza ihtiyaçları vardır.
‘Bilinçli yetişkinler bilinçli çocuklar yetiştirir. Bilinçli çocuklar toplumu iyileştirir.’ İyileşen toplumda mutluluk pahalı olmaz, herkes ulaşabilir.
Psikolog İrem Bal