Emdr Terapisi Nedir?
Yazar Sümeyye Sağlam • 29 Mayıs 2024 • Yorumlar:
EMDR, Türkçe açılımıyla Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme terapisi anlamına gelir. EMDR’nin gelişimi 1987 senesinde, Dr. Francine Shapiro’nun göz hareketlerinin rahatsız edici düşüncelerin şiddetini azaltabildiğini keşfetmesiyle başladı. EMDR temelde adaptif bilgi işleme modeline dayanır. Adaptif bilgi işleme modeline göre deneyimler, duygular, düşünceler ve beden duyumları beyin tarafından işlenerek depolanır. Adaptif bir şekilde işlenen bilgi öğrenme ile anlamlandırılır aynı zamanda da davranışları şekillendirir. Ancak; travmatik veya çok fazla stres yaratıcı bir olay gerçekleştiği zaman olayla ilgili bilgiler olması gerektiği gibi işlenemez yani travmatik olayla ilgili düşünceler, duygular, bedensel duyumlar deneyimlendiği haliyle depolanır.
İnsanlar, hayatları boyunca travmatik olaylarla karşı karşıya kalabilirler. Travmatik deneyimlerin sonucunda bazı insanlar daha hızlı toparlanabilirken, bazılarında da Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) gibi stresle ilişkili psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkar. TSSB; beklenilmeyen travmatik stres etkenlerinin kişinin işlevselliğinin bozulmasına yol açtığı psikolojik bir rahatsızlıktır. Diğer anı ağlarıyla bütünleşemediği için anlamlandırılamayan travmatik olaylar kolayca iç ve dış uyaranlar tarafından tetiklenerek TSSB’nin belirtilerini oluşturur. EMDR da bu izole kalmış travmatik anıların anı ağları ile bütünleşmesini ve işlenmesini sağlayan bir terapi yöntemidir.
Aynı zamanda EMDR terapisi, anksiyete bozuklukları, obsesif kompulsif bozukluk, panik atak, fobiler, öfke kontrol problemleri, cinsel ve/veya fiziksel taciz travmaları, kompleks travmalar, yas problemleri, migren, fibromiyalji, psikosomatik ağrılar, yeme bozuklukları (anoreksiya nervoza, bulimiya nervoza), cinsel işlev bozuklukları gibi pek çok rahatsızlığın tedavisinde de etkili şekilde kullanılmaktadır.
EMDR Terapisi Nasıl Uygulanır?
EMDR terapisinde 8 aşamalı, üç yönlü (geçmiş, şimdi, gelecek) bir protokol uygulanır. Bireylerin gözleri sağa ve sola hareket ettirmesi sonucunda beynin iki yarımküresinin uyarılmasını temel almaktadır. Çift yönlü uyarım verilerek zihinde yer alan kötü anılara ulaşılmaya çalışılır. Bu uyaranlar, gözleri sağa sola hareket ettirerek, kulaklıkla ses verilerek veya danışanların ellerine titreşim verilerek dokunma şeklinde gönderilmektedir. Beyine verilen bu uyaranlar sayesinde beynin iki yarımküresi arasında bir geçiş sağlanmış olur ve kötü deneyimler sonucunda beyinde yer edinen anılara çok daha kolay bir şekilde ulaşılır ve bu işlemden sonra olumlu anıların konulması işlemi gerçekleşir.
İşlenmemiş, geçmiş ve yakın zaman anı veya anıların işlenmesi tamamlandığında bugünkü rahatsızlık veren semptomlar da büyük ölçüde kaybolur. Hedef, geçmişte yaşanan anıların yeniden işlenerek duyarsızlaşmanın sağlanması, bugünkü semptomların tedavisi, danışanın gelecekte karşılaşacağı benzer sorunlar karşısında, kazandığı olumlu inanç ve duyguların geliştirdiği yeni bakış açısının yönlendirdiği davranışları gösterebilmesidir. Hipnotik bir süreç değildir, kişi bu travmatik anıları çalışırken bilinçli ve kendindedir. Her yaş grubunda kullanılabilir. EMDR terapisi literatürde ‘kısa süreli terapiler’ grubunda yer alsa da Terapi, minimum 8 seans gerektirir, bazı travmalarda 8 seans yeterli olabilirken, bazıları 20+ seans gerektirebilir özetle EMDR tedavisinin ne kadar süreceği danışana ve onun deneyimine bağlı olarak değişir. Son olarak EMDR terapisi ile kötü anılar silinmez ancak kişinin kötü anıları öğrenme sürecine dahil edilip kişi üzerindeki yıkıcı etkisi azaltılmaktadır.