Ergenliğe ne zaman ve nasıl girilir?

Yazar Mehmet BoyrazÇocuk Endokrinoloji Doktoru • 4 Nisan 2017 • Yorumlar:

Ergenlik, çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemidir ve bu dönemde kızlarda memelerin büyümesi ve

genital bölgede kıllanma, kadınlara özgü yağ dağılımı; erkeklerde testislerin ve penisin büyümesi ile

birlikte genital bölgede kıllanma gibi cinse ait görünür değişikliklerin yanı sıra üreme yeteneğinin

kazanılması ve hızlı boy uzaması gibi önemli gelişmeler olur. Ergenliğin sonuna doğru kızlarda adet

kanamaları, erkeklerde ejakülasyon başlar ve bunlar olduktan bir süre sonra da boy uzaması durur.

Kızlarda ergenlik gelişimi, overleri (yumurtalıkları) dışardan görmek mümkün olmadığından östrojen

hormonu etkisini gösteren meme büyümesi ile erkeklerde ise testislerin büyümesi ile değerlendirilir.

Bir başka deyişle kızlarda meme, erkeklerde testislerin büyümeye başlaması ergenlikle ilgili “nirengi

noktası” olarak alınır ve diğer endokrinolojik, biyolojik, fiziksel ve ruhsal değişikliklerin birbirini

izleyeceği varsayılır. Ergenlik başlama yaşı konusunda günümüzde de kullanılan yaş sınırları (kızlarda

en erken 8, ortalama 10.5, en geç 13; erkeklerde en erken 9, ortalama 11.5, en geç 14) olup bu

veriler çocukların % 95’inin bu yaş aralıklarında ergenliğe gireceği anlamına gelmektedir. Burada

normal ile ortalamanın farklı kavramlar olduğu, ortalama ile en erken ve en geç yaş arasındaki

dönemlerde ergenlik başlamasının da normal sınırlarda kabul edilmesi gerektiği akılda tutulmalıdır.

Bilimsel olarak kızlarda 8 yaşından önce meme büyümesinin olması erken ergenlik (precocious) olarak

kabul edilmektedir. Bununla beraber bazı kız çocuklarında beyindeki ergenlik merkezi çalışmaya

başlamadan, yani overlerde büyüme ve ergenliğe ait diğer bulgular olmadan tek başına meme

gelişimi olabilmektedir. Bu vakalar için erken meme gelişimi (prematür telarş) veya “normal erken

ergenlik” tanımı kullanılmaktadır. Bir başka deyişle 8 yaşından önce meme gelişiminin olması her

zaman erken ergenlik anlamına gelmemektedir. Bu vakaların çoğunluğunda ergenliği başlatan

hormonlar aktive olmadan yani ergenlik hormonların bağımsız olarak meme gelişimi olmaktadır. Son

yıllarda daha çok hızlı kilo alan kızlarda genital bölge veya koltuk altında tüylenmenin erken başlaması

ve buna çoğu zaman yağ dokusu ile karışık meme gelişiminin eşlik ettiği gözlenmektedir. Bazı kız

çocuklarında ergenliğe özgü koku değişimi de erken olabilmektedir. Bu olaylar henüz tam olarak

bilemediğimiz nedenlerle böbrek üstü bezlerinde androjen adını verdiğimiz hormonların erken

salgılanmasına bağlıdır ve bu durum büyük çoğunlukla bir olumsuzluğa neden olmamaktadır. Bu

çocukların adet görme yaşlarında bir erkene kayma olmadığı gibi boyları da olumsuz

etkilenmemektedir.

Bir başka önemli nokta da meme gelişimi ile menstürasyon zamanı arasındaki ilişkidir. Genel olarak

10.5 yaş civarında meme gelişimi olan kızlarda yaklaşık 2 yıl sonra menstürasyon olmakta, buna karşın

yukarıda bahsedildiği üzere bir hastalığa bağlı olmadan görülen meme gelişiminin erken olduğu

durumlarda meme gelişimi ile menstürasyon arasındaki zaman uzamakta, bir başka deyişle

menstürasyon zamanı erkene kaymamaktadır.

Ergenlik yaşı erkene kayıyor mu?

Ülkemizde yapılan araştırmalarda menstürasyon yaşı baz alındığında ergenlik yaşında bir erkene kayış

olmadığını göstermektedir. Kızlarda 8-10.5 yaş arasında ve 8 yaşından önce meme gelişimi başlama

sıklığında bir artış olsa bile bunun menstürasyon yaşını etkilemediği, bir hastalığa bağlı olmayan erken

meme gelişimi ve/veya erken ergenlik durumlarında otomatik olarak boy kısalığı ve erken

menstürasyon endişesi duymaya gerek olmadığını söyleyebiliriz. Ülkemizde ailelerin endişe ile

hastanelere getirdiklerini çocukların büyük çoğunluğu 6-9 yaş arasındaki tek başına genital

tüylenme  veya meme gelişimi olan kızlardır. Bu çocukların ergenlikleri yavaş ilerlemekte ve büyük

çoğunluğunda normal zamanda adet görmekte ve boyları da genetik potansiyellerine uygun

olmaktadır.

Meme gelişiminin ve/veya ergenliğin kısmi olarak erkene kaymasında çevresel faktörlerin etkisi var

mı?

Yakın zamanda Finlandiyalı ikizler üzerine yapılan çalışmalar, kızlarda ve erkeklerde ergenlik başlama

zamanı ve temposu üzerinde % 82-86 oranında genetik faktörlerin rolü olduğunu göstermektedir.

Genetik faktörlerin yanında etnik köken, beslenme, özellikle de bebeklik ve erken çocukluk

döneminde aşırı kilo alımı veya obezite, şekerli içecek tüketimi, düşük doğum ağırlığı, annenin

menstürasyon yaşı, gelişmiş ülkelerdeki aileler tarafından evlat edinme, babanın evde olmaması ve

son yıllarda östrojenik etkili endokrin bozucu kimyasalların ergenlik yaşını etkilediği üzerine

durulmaktadır. İyi beslenmeye ve/veya şişmanlığa bağlı erken meme gelişimi ve/veya erken ergenlik

olan kız çocuklarına bir hastalığa bağlı erken ergenlik gibi davranıp ilaç tedavisi başlamaya çoğu

zaman gerek yoktur. Günümüzde ergenliğin başlamasını, hızını ve normal fizyolojisini etkileyen

çevresel faktörler konusunda henüz tam olarak kanıtlanmamış veriler vardır ve bu konularda bilimsel

platformlarda kapsamlı tartışmalar yapılmaktadır.

Kızlarda erken ergenlik ne zaman sorun olarak kabul edilmelidir?

Genel olarak ergenlik gecikmesi erkeklerde, erken ergenlik ise kızlarda sık görülmektedir. Erkeklerde

görülen gecikmiş ergenlik vakalarının büyük bir kısmında bir neden bulunamadığı gibi, kızlardaki

erken ergenlik vakalarının da büyük bir kısmında bir hastalık saptanamaz. Öncelikle erkeklerdeki

erken ergenliğin çoğunlukla bir hastalığa bağlı olabileceği akılda tutulmalıdır. Kızlarda ise 6 yaşından

önce görülen erken ergenlik vakalarında bir hastalık olma ihtimali yüksektir. Kızlarda erken ergenliğin

ilk belirtisi meme gelişimi olmakla birlikte buna boyda hızlı uzama, genital bölgede kıllanma, ter

kokusunun ağırlaşması ve ergenliğe özgü ruhsal değişiklikler eklenir. Bu nedenle meme gelişiminin

erken olduğu durumlarda ergenliğin diğer belirtileri varsa ve hızlı bir ilerleme söz konusu ise erken

ergenlik ihtimali yüksektir. Aksi durumda erken meme gelişiminden söz edilmelidir.

Kızlarda 6-8 yaş arasındaki erken ergenlik vakalarında bir hastalık olma ihtimali % 2 dolayındadır.

Genel olarak hormon düzeyleri, kemik yaşı tayini, ergenlik bulgularında ilerleme hızı, over ve uterus

boyutları ve gerekli vakalarda beyin MRI incelemesi birlikte değerlendirilerek tedavi kararı

verilmelidir. Hiç kuşku yok ki bir patolojiye bağlı erken ergenlik vakaları tedavi edilmelidir. Bir nedene

bağlı olmayan vakalarda ve 6 yaşından sonra başlayan ergenlik vakalarında tedavi kararı ergenliğin

ilerleyici olup olmadığına ve diğer parametrelere göre verilmelidir. Bu vakalarda erken meme

gelişiminin erken menstürasyon anlamına gelmediği ve tedavinin boy kazanımı üzerinde hissedilir bir

etkisinin olmadığı akılda tutulmalıdır. 8-10.5 yaş arasında olan meme gelişiminin bir hastalığa bağlı

değilse genel olarak tedavi gerektirmediği bilinmektedir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Mehmet Boyraz Çocuk Endokrinolojisi, Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Prof. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)

Yazar

Mehmet Boyraz

Çocuk Endokrinolojisi, Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Prof. Dr.

Randevu al