Etiketlerinizin Farkında Mısınız?
Yazar Müge Büşra Algan • Psikolojik Danışman Ve Rehber • 18 Ağustos 2021 • Yorumlar:
Doğduğunuz günden bugüne kadar sizinle olan etiketlerinizin farkında mısınız?
Elinize bir kağıt kalem alıp, “kendinizi tarif eden kelimeleri ve cümleleri” yazın.
Nasıl tarif ediyorsunuz kendinizi?
Yazabildiğiniz kadar yazın.
Ebeveynler başta çocuklarına yardımcı olmak amacıyla çevrede gördüğü herşeyi ve herkesi etiketlemeye başlıyor. Sonrasında bu etiketleme dalgasına çocuklarını da dahil ediyor. Nelerden hoşlanıp hoşlanmamamız gerektiğini dahi ebeveynlerden öğreniyoruz.
Yapıştırılan etiketler, kim olduğumuzu, davranışlarımızı ve bundan sonra da nasıl biri olacağımızı belirliyor.
Yazdığınız etiketlerden ne kadarı hayatınızı kolaylaştırıyor? Ve ne kadarı işleri zorlaştırıyor?
Etiketlerinize sadık kalma çabası veriyor musunuz? Ve bu çaba ne işinize yarıyor?
-Sizi, etiketlerinizi farketmeye ve bunlar üzerinde biraz düşünmeye davet ediyoruz.
Duyular Hakkında
Deride basınç ve titreşim duyarlılığı bulunmaktadır.
Derinin her yerinde aynı oranda duyu reseptörü bulunmaz.
Parmak uçlarımız ve dudaklarımızda dokunma duyusu daha fazladır.
Gözümüz kapalı olduğu halde bir cismi elimize aldığımızda neye benzediğini anlayabiliriz. Bunun nedeni parmak uçlarımızda çok sayıda duyu almacı olmasıdır. Aynı cisme kolumuzu dokundurarak ne olduğunu anlamaya çalışsak yeterince başarılı olamayız.
Nasıl Dinleniyorsunuz?
Dinlenmek, çalışmak kadar önemli. Fakat çoğu zaman dinlenemiyoruz. Ya da bunun için yanlış yollar seçiyoruz.
duygusal
sipiritüel
mental
sosyal
yaratıcı
duyusal
fiziksel
gibi dinlenme türleri var.
-Siz genelde hangi alanda dinlenmeyi seçiyorsunuz?
-Hangi dinlenme türünü es geçiyorsunuz? Fark edin.
Yetersiz annelik görmüş yetişkinlerin çoğu, çocukken anneleriyle yakın oldukları ana dair hiçbir şey hatırlamazlar.
…Annelerinin onlara sarıldığı, sevgi dolu gözlerle baktığı ya da önemli anlarda duygusal açıdan ihtiyaçlarının karşılandığı zamanları hatırlamazlar.
Duygusal açıdan ihtiyaçların karşılanması, başkalarının sizin deneyiminize anlayışla bakması demektir.
Neler çektiğinizi ve bunun sizin için ne anlama geldiğini bilirler. Genellikle, bunu empati ya da yansıtma sergileyen tepkilerle anlarız.
Başkalarının sizin ne yaşadığınızı tam olarak bilmesi imkansızdır ama biz onların bunu en azından anlamaya çalışmasını isteriz.
Deneyimimizi önemsemelerini arzularız.
Geçiştirildiğimizde ya da önemsenmediğimizde veya bize gerçekten hissettiğimiz şey dışında bir şey hissettiğimiz söylendiğinde, kendimizi dışlanmış ve yalnız hissederiz.