Evliliğe Hazır Mısınız?
Yazar Handan Ergün Hoşrik • 23 Ocak 2019 • Yorumlar:
Evlilik kararı nasıl alınır?
Öncelikle hayatınızdaki kişinin sizin için doğru kişi olup olmadığının saptanması gerekiyor. Bu konuda karar almakta zorlananlar evliliği risk gibi algılarlar ve kesinlikle acele etmemeli, kendilerine zaman vermeliler.
Bu kararda zorlanmaya sebep olan nedir?
Eğer bu aşamada zorlanıyorsanız aklınızda bazı tereddütler var demektir; “bu kişide beni tereddüte düşüren ne?” sorusunu kendinize sormalısınız. Örneğin; güven sorunu mu var?, hayalleriniz ortak değil mi? Sorumluluk konusunda yetersiz mi?
Tereddütlerden nasıl kurtulabiliriz?
Tereddüt sebebini tespit ettikten sonra bunları hayatınızdaki kişiyle konuşmalısınız. Tabii ki direkt sormak yanlış olacaktır; olumlu ve yapıcı biçimde iletişim kurarak aradığınız cevaplarla ilgili ipuçları yakalayabilirsiniz. Ayrıca hayatınızdaki kişiyi gözlemlemeli ve tutumlarını da kontrol etmelisiniz.
DOĞRU İLETİŞİM ÇOK ÖNEMLİ
Evlilik kararı alındı ve bir takım adımlar atılmaya başlandı; ancak hazırlık aşaması süreci genellikle sancılı geçer. Karşılıklı olarak daha az yıpranmak için neler yapılmalı ya da yapılmamalı?
Farklılıkları kabul etmekle başlanmalı; çünkü ne kadar severseniz sevin ya da anlaşırsanız anlaşın sonuç itibariyle farklı insanlarsınız ve bir takım sorunların çıkmalı olağandır. Zaman zaman sorunların ve anlaşmazlıkların çıkmasını kabul etmeli, devamında doğru iletişim kurulmalı. Doğru iletişim derken kişi kendini doğru ifade etmeli ve karşısındakini mutlaka dinleyip anlamaya çalışmalıdır.
Bu süreç evlilikle ilgili ipucu verir aslında… Hiç sorun yaşamamayı beklemek yanlış; sorunlar mutlaka olacaktır. Önemli olan bu sorundaki doğru iletişimle doğru biçimde çözmek. Gerektiği yerde geri adım atılmalı ancak; sürekli bir tarafın fedakârlık yapması da büyük bir sorun.
Aileler de bu süreçte etkin rol oynarlar. Bu denge nasıl kurulmalı?
Biz buna ailelerden sağlıklı ayrışabilmek diyoruz; yani ailelere gerekli sınırı koymak ve yeni bir aile olunacağını kabul etmek. Bunu yapabildikten sonra ailelerin ne kadar ve hangi konularda işin içinde yer alacakları kendiliğinden netleşecektir.
Hem evlilikten hem de eşimiz olacak kişiden beklentilerimizi nasıl belirlemeliyiz?
En önemlisi beklentilerin gerçekçi olması ve bu beklentilere göre eş seçilmesi. Örneğin; orta halli gelir düzeyinde biriyle evlenip çok zengin ve rahat bir hayat sürmeyi beklemek gerçekçi bir beklenti değil.
Evlilik uzun bir süreç ve bu sürecin sorunsuz yaşanması olanaksız; her zaman aynı şeyleri düşünemeyiz ve konuşmadan birbirimizi anlayamayız. Bu durumda gerçekçi bir evlilik imgesine sahip olunması gerekir.
Evlilikte en sık karşılaştığınız sorunlar ya da bu sorunların sebepleri neler?
Genellikle evlenmeden önce var olan bir sorun çözülmemişse “Evlenince değişir sandım, değişmedi” deniyor. Oysa bunu beklemek çok yanlış; kimseden değişmesi beklenemez.
Bunun bir de tam tersi oluyor; “Evlenince çok değişti”. Aslında değişmedi; evlenmeden önce dikkatinizi çekmeyen, gözden kaçırdığınız özellikleriyle karşılaştınız.
Bir diğer sorun ise evliliği bir peri masalı gibi görmekten kaynaklanır. Evlendikten sonra sevgiliyken olduğu gibi olmaz hiçbir şey; birçok sorumluluk yüklenilir ki yüklenilmesi gereklidir.
Son olarak çocuk olduğunda karışır eşlerin aklı; “Eş miyim yoksa anne-baba mı?”. Her iki rolü de benimsemek gerekli; çiftler çocuk olduktan sonra eş olduğunu unutmamalı. Çocuk elbette yeni bir sorumluluk getirecektir ama bu sadece anne-baba olunmasını gerektirmez.