Fıtık
Yazar Koray Çoğul • Fizik Tedavi Uzmanı • 16 Nisan 2020 • Yorumlar:
Vücudumuzda omurgalarımız arasında esnekliği koruyan, onun eğilip bükülmesini sağlayan yumuşak yapılı diskler vardır. Disklerin orta kısmı akışkan jel, dış kısmı ipliksi ve daha dayanıklı yapılardan oluşur. Disklerin yapısı bozulur ve jelimsi yapı ortada tutulmazsa, çevredeki dokulara baskı yapacak şekilde çıkıntı oluşur. Buna bağlı olarak da ağrı, uyuşukluk, güç kaybı ve diğer sorunlar ortaya çıkar. Bu baskının yeri, ortaya çıkacak olan sorunu belirler. Omuriliğe ya da sinirlere baskı olursa şikayetler artar. Eğilmekle, uzun süre aynı pozisyonda kalmakla veya ayakta durmakla artan ağrı, yürümekle kişiyi oturmak zorunda bırakan bacak ağrıları, kollarda ve bacaklarda uyuşmalar fıtık göstergesi olabilir. Eğer vücudumuzun iltihabi yanıtı çok artmışsa bizi geceleri uyandıran ya da sabah ağrıyla uyanmanıza sebep olan şikayetler de ortaya çıkabilir. Ayrıca bu bölgelerdeki kas kasılmaları da ağrı kaynağı olabilir.
NEDEN FITIK ÇOK GÖRÜLMEYE BAŞLANDI?
Omurgalarımız arasındaki diskler, vücudumuzun herhangi bir parçası gibi genel sağlığımızdan etkilenir. Yani sağlam disk, sağlam vücutta bulunur. Aslında; şeker hastalığı, hipertansiyon, astım, kanser neden çokça görülüyorsa fıtık da aynı sebepten fazlaca görülmeye başlanmıştır. Bel, sırt ya da boynumuz bizim en çok kullandığımız en çok hasar verdiğimiz vücudumuzun belki de en çok dikkat edilmesi gereken kısımlarıdır. Eğer genel sağlığımızda bozulma, direncinde azalma olursa (Beslenme, stres kontrolü, uyku kalitesi, dinlenme ve eğlenmeye vakit ayırmada eksiklik) çokça kullandığımız omurgalarımız belki de ilk hasar gören yerimiz olacaktır. Her bir hasar zamanla birikecek ve bardak eninde sonunda taşacaktır. Bu taşma sağlığımızın ne kadar bozulduğunun bir göstergesidir. Vücudumuzun bizimle iletişim yöntemidir. En zayıf halkadan hata vererek bizi uyarır .Eğer bu uyarıları alır ve sağlıklı yaşama geçersek, tedavi olur ve korursak, evet fıtık tamamen düzelip eski sağlığımıza kavuşabiliriz. Ama eğer sağlıksız yaşamayı seçersek, genetiğimizin izin verdiği ölçüde önemli hastalıklar yaşayabiliriz. Bu sebeple ellerimizde olan sağlığımızı bozmamalıyız.