Gebelik Takibi
Yazar İpek Demir • Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı • 26 Ekim 2021 • Yorumlar:
Çocuk sahibi olmayı planladığımız an itibariyle buluşturduğumuz spermin yumurtayı döllemesiyle gebelik sürecimiz başlar. İlk trimester (ilk üç ay) bebeğin hücresel anlamda sayısının artması, rahme tutunması, kesesini oluşturması, görünür hale gelmesi ve büyümeye başlaması sürecini kapsar. Anne adayının kendini özel hissettiği, mutluluktan havalara uçtuğu bu süreç, bir yandan da vücuttaki bir takım fizyolojik ve hormonal değişikliler nedeniyle anne adayını biraz zorlayabilir. İkinci üç aylık süreç gebeliğinizde geçirdiğiniz en keyifli süreçtir. İlk üç ayda düşen enerjiniz bu dönemde yerine gelmiştir ve bebeğinizin hareketlerini hissetmeye başladığınız tarifi imkansız hisler mutluluğunuza mutluluk katacaktır. Bebeğinizin ayak ve el bilekleri oluşmuş, el ve ayak parmakları birbirinden ayrılmış ve yüz hatları neredeyse tamamen şekillenmiş durumdadır. Kemikleri ve kasları güçlenen bebeğinizin hareketleri çok daha belirgindir. Hızlı büyümekte olan bebeğinizin ihtiyaç duyduğu vitamin ve besinleri karşılamak için iştahınız artabilir. Son üç ay hem sizin hem bebeğinizin fiziksel olarak en hızlı değişimi yaşayacağınız süreçtir. Karnınızın büyüklüğü ve bebeğinizin hareketlerinin kuvvetlenmesi nedeniyle nefes darlığı, kalça ve bel ağrısı, kramp, hazımsızlık, mide yanması, kabızlık, uyku problemleri olsa da bebeğinize kavuşmanıza yaklaştığınız her gün heyecanınız daha da artacaktır.
40 haftalık sabırlı bekleyiş nihayete vardığında herkesin kendi hikayesinde başrol oynadığı doğum sürecine gelmişiz demektir. Tüm kontrol süreçleriniz boyunca aldığınız gebelik ve doğum eğitimleri ışığında doktorunuzun yapmış olduğu doğuma uygunluk muayeneleri ile birlikte doğum şekliniz belirlenir. Tüm şartlar normal doğuma uygun olduğu takdirde bir bebek için en sağlıklı doğum şekli vajinal yol ile normal doğumun gerçekleştirilmesidir. Ancak buna engel olacak tıbbi süreçlerin varlığı söz konusu ise sezaryen alternatif bir doğum yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Unutmayalım ki doğum şekliniz ne olursa olsun tüm kontroller boyunca tek bir amaç vardır ki gün be gün sabır ve emekle beklenen bebeğinizin sağlıkla dünyaya gözlerini açmasının sağlanmasıdır.
Bu süreçte bebek ve anne sağlığını kontrol için neler yapılmaktadır?
Evet gebelikte bazı tarama testlerinin yapıldığı haftalar vardır. Özellikle ilk gebeliklerde anne adayları testleri bilemeyip kaçırmaktan tedirgin olurlar. Sizler için kısa bir şeklide özet yapalım. Gebelik planlandığı anda öncelikle anne adayının kontrol kan tetkikleri ve muayenesi yapılmalı ve folik asit takviyesi başlanmalıdır. Tüm şartların gebelik için uygun ise gebeliğin oluşmasının ardından 11 ve 14. Haftalar arasında ikili tarama testi ile bebeğin down sendromu açısından risk değerlendirmesi yapılır. Ardından 16 ve 20. Haftalar arasında bebeğin sinir sistemi oluşumunun değerlendirilmesi amacıyla üçlü tarama testi yapılmaktadır. Bu testler tabii ki zorunlu değildir, aile isterse doktor önerisi doğrultusunda uygulanır. 20.-24. Haftalar arasında bebeğin detaylı anatomik değerlendirmesinin yapılması amacıyla ayrıntılı ultrasonografi yapılmaktadır.24.-28. Haftalar arasında şeker yükleme testi ya da açlık ve tokluk kan şekeri kontrolü yapılır. Yine 28. Haftada anne kan grubu negatif, baba kan grubu pozitif ise kan uyuşmazlığı iğnesi uygulanmaktadır. 32. Hafta çalışan anne adayları için çalışır veya çalışamaz raporlarını (bu hafta pandemi nedeniyle resmi kurumlarda çalışan gebeler için 24. Haftaya çekilmiştir) almaları gereken haftadır ve bu hafta itibariyle NST ile bebeğin kalp atışlarının ve rahim kasılmalarının takibi başlar. 37. Haftada çalışan anne adayları için çalışamaz raporu hazırlanır. 38. Hafta ile birlikte doğuma uygunluk analizi için yapılan çatı muayenesi kontrolü yapılabilir. Bu muayenenin uygulama haftası farklılık gösterebilir. Doğum bulgularının başlaması ile birlikte anne adayı uygun görülen doğum yöntemi ile doğuma alınır.