Gebelik ve Doğum

GEBELİK ÖNCESİ HAZIRLIK VE DANIŞMANLIK

Gebelik planlaması öncesi, anne ve baba adayının da sağlığı konusunda bilgi sahibi olmamız gerekir. Jinekolojik muayene ile gebeliğe engel ya da gebeliği riske sokacak bir durum var mı anlaşılır.

Gebelik öncesi dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?

● Kullanılan ilaçlar ve bitkisel takviyeler doktora bildirilmelidir.

● Anne adayının aşı bilgisi alınmalıdır

Gebelik öncesi vitamin desteği gereklidir. Folik asit desteği başlanmalıdır. Günlük 400 mg folik asit gebe kalmadan bir ay önce alınmalıdır.

● Anne ya da baba adayında bir hastalık varsa, gerekli önlemler alınmalıdır.

Gebelik öncesi beslenme çok önemlidir. Fazla kilolardan kurtulduktan sonra gebe kalmak her zaman daha sağlıklıdır. Gebelik öncesi diyet programları ile, sağlıklı bir gebelik ihtimali artar.

Gebelikte ilk muayene ne zaman olmalıdır?

Adet gecikmesinden sonra yapılması gereken ilk tahlil kanda beta HCG denilen gebelik testidir. Evde yapılan idrarda gebelik testi de doğru sonuçlar verir fakat güvenilirliği kan tahliline oranla düşüktür. Test sonucu pozitif çıkınca, gebelikte ilk muayeneye gidilmelidir.

İLK GEBELİK MUAYENESİ NASIL YAPILIR?

İlk muayenede hastaya ait gerekli bilgiler alınır. Son adet tarihi hesaplanır, tahmini doğum tarihi ve muayene anındaki gebelik yaşı hesaplanır.

Ultrason ile gebelik kesesi görülmesi, gebelik varlığının netleşmesi açısından en önemli kriterdir. Gebelik kesesi en erken ne zaman görülür sorusu hastalar tarafından en çok merak edilen konudur. Beta HCG’nin 1200 altında olduğu durumlarda, ultrasonda kese tespit edilemez, çok erken bir dönemdedir. İlk ultrason karından yapılır, karından gebelik kesesi görülemezse, vajinal yani alttan ultrason yapmak gerekir. Gebelik kesesinin düzgün olması ve kese sayısı ilk muayenede elde edilen bilgilerdir. Vajinal ultrason bebeğe yada anneye zarar vermez, düşüğe sebep olmaz. 

Gebelik testleri nelerdir? Gebelik testleri nasıl yapılır?

İlk gebelik muayenesinde yapılacak testler şunlardır:

● Kan grubu

● Kan sayımı

● Vitamin seviyeleri

● Açlık kan şekeri, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri

● TSH, tiroid testleri

● TORCH denilen parazit tarama testleri

● Sifiliz tarama testi

● İdrar tahlili

● Gebelik öncesi yapılmadıysa smear testi

GEBELİKTE TARAMA TESTLERİ

Tarama testlerinde amaç, bebekte şüpheli bir genetik hastalık var mı anlamak, yaşamla bağdaşmayacak durumları tespit etmek ve gerekirse gebeliği sonlandırmaktır.Tarama testleri hastadan kan alınarak yapılır, bebeğe zararı yoktur. Bu amaçla yapılan testler şunlardır:

● İkili test (kombine test)

● Üçlü test

● Dörtlü test

İkili tarama testi nedir? İkili test nasıl yapılır? İkili testte neye bakılır?

İkili tarama testi, doğacak bebekte genetik bir hastalık var mı diye araştırmak için yapılan kan tahlilidir. Down sendromu (Trisomy 21), Trisomy 18 ve Trisomy 13 taraması yapar. Kan tahlili ile yapılan bu testte, ultrason ile bebeğin boyu ve ense kalınlığı ölçülür. Tüm değerler birlikte çalışılır, çıkan sonuç bebekte hastalık riskini gösterir.

İkili test bozuk çıkarsa ne yapılır?

İkili test bozuk çıkarsa, CVS denilen işlem önerilir. Yani bebeğin plasentasından, parça alınıp inceleme işlemini yapmak gerekir. CVS işlemi invazif, bebeğe zarar verebilecek bir işlemdir. Risk çok düşük olmakla birlikte, tamamen risksiz değildir. 

Fetal DNA testi nedir? Anne kanında Down sendromu testi

Amniosentez ya da CVS işleminde düşük riski olduğu için, yeni geliştirilen teknolojilere ihtiyaç duyulmuştur. Fetal DNA testi, anne kanında Down sendromu testi denilen, NIPT testi, bu amaçla kullanılmaktadır. Anneden alınan kandan bebeğin genetik taraması yapılır. Gebelik sırasında, bebeğin hücreleri anne kanında dolaşır. Anneden alınan basit bir kan örneğinden, bu hücreler süzülür ve genetik analiz yapılabilir.  

Üçlü tarama testi nedir? Üçlü tarama ne zaman yapılır? Üçlü tarama testinde neye bakılır?

Üçlü test de genetik tarama testlerinden biridir. Eski bir testtir. 16-19 hafta arası yapılır. Down sendromu (Trisomy 21), Trisomy 18 ve Trisomy 13 taraması yapar. 

Dörtlü tarama testi nedir?

Üçlü test gibi 16-19 haftaları arasında bakılır. Üçlü testten farklı olarak, İnhibin-A denilen bir tahlile daha bakılır. 

DETAYLI ULTRASON 

Detaylı ultrason nedir? Detaylı ultrason nasıl yapılır?

Gebelerde, 18-24 hafta arası yapılan ultrasona detaylı ultrason ya da tarama ultrasonu denir. Bu analiz çok önemlidir, bebeğin iç ve diş tüm organları incelenir, sakatlık varsa tespit edilir, Down sendromu başta olmak üzere, sık görülen genetik hastalıklar araştırılır. İkili ve üçlü testin yapıldığı haftalarda bebek çok küçüktür, iç organlarının çoğu inceleme için yeterli değildir, bu yüzden 20 hafta gebelikten sonra, tarama ultrason ile yapılan incelemede, eksik kalanlar görülmeye çalışılır. 

Detaylı ultrasonda Neler İncelenir?

Detaylı ultrason yani tarama ultrasonda, bebeğin haftasına göre olan ölçümlerine bakılır. Baş, bacak ve karın çevresi ölçülür. Beyin yapısı, beyin sıvış, boyun bölgesi, bel kemiği incelenir. Yüz yapısına bakılır, yarık damak, yarık dudak var mi diye bakılır. Tüm kemik yapılar analiz edilir, el, kol, bacak kemikleri sayılır, parmak sayısı tespit edilir.Ayak yapısı incelenir. Tüm iç organlara bakılır, böbrek çapı ölçülür, detaylı bir kalp  analizi yapılır. Kalpteki 4 odacık ve damarlar detaylı görülür. Bebeğin plasentası, suyu, kordonu, rahim ağzı uzunluğu ölçülür. Rahim ve bebeğe ait damarların doppler analizi yapılır. 

ŞEKER YÜKLEME TESTİ

Şeker yükleme testi nedir?

Gebelikte değişen hormon etkisiyle, kan şekeri yükselir, idrarda şeker atımı artar. Gebede şeker hastalığına meyil varsa, gizli şeker yüksekliği varsa ya da ailede şeker hastalığı riski yüksekse, gebelik şekeri denilen, gestasyonel diyabet gelişebilir. Riskleri tespit etmek için 24 haftadan sonra şeker yükleme testi yapılır.

Şeker yüklemesi ne zaman yapılır?

24-30 hafta arası yapılır. 

Şeker yükleme testi nasıl yapılır?

Hastanın aç olması gerekmez, 50 gr şeker yükleme için glukoz içirilir, bir saat sonra kan alınır. Kan şekeri ölçümü 140 mg/dl altında çıkması normaldir. Daha yüksek değerlerde, 100 gr şeker yükleme yapmak lazım, bu teste glukoz tolerans testi de denir. Gebelikte şeker hastalığı olduğunu gösteren test, 100 gr yükleme testidir. 

Şeker yükleme testi bozukluğunda ne  yapılır?

Gebe, hemen diyete alınır. Kan şekeri belli bir düzeyde tutulmaya çalışılır. Diyete rağmen düzelmeyen hastalar, endokrin uzmanı ile görüştürülür, gerekirse gebelik boyunca insülin iğnesi yapılır. 

Şeker testi yaptıramayan hastada ne yapılır?

Açlık ve 2. Saat tokluk kan şekerine bakılabilir. Açlık değerinin 95mg/dl ’in altında olması, tokluk değerinin de 125 mg/dl’nin altında olması gerekir. 

AMNİOSENTEZ

Amniosentez nedir?

Anne karnından girilen bir iğne ile bebeğin suyunu alma işlemidir. 

Amniosentez ne zaman yapılır?

16-18 gebelik hafta aralığında yapılır. 

Amniosentez endikasyonları nelerdir?

● Down sendromu şüphesi varsa, kesin tanı için

● Diğer genetik hastalıkların tanısı için

Fetusta enfeksiyon şüphesi varsa tespit için

Bebeğin akciğer gelişimi yeterli mi diye bilgi almak için

● Doğmadan, bebeğin kan grubunu öğrenmek için

Amniosentez nasıl yapılır?

Amniosentez işleminde anestezi kullanılmaz. Anne sırt üstü yatırılır, karnı batikon ile silinir, steril örtü örtülür. İnce bir iğne ile ultrason eşliğinde, karından girilir. Kalçadan iğne yapma gibi hafif bir acı hissedilir. Yaklaşık 20 ml amnion sıvısı çekilir. Anne dinlenmeye alınır, bebeğin kalp atışları ultrason ile kontrol edilir. Alınan sıvı incelemeye gönderilir. Nadiren sıvıda, yeterli fetus hücresi üretilemeyebilir, böyle bir durumda amniosentezi tekrarlamak gerekebilir. 

Amniosentez zararlı mıdır?

İnvazif bir işlemdir, 1/300 oranında bebeğin düşme riski vardır. Bu risk uzman ellerde neredeyse hiç yoktur. 

Amniosentez sonrası yapılaması gerekenler nelerdir?

● İşlem sonrası kanama, ağrı olabilir, genellikle hafiftir, istirahatla geçer.  Hastanın bir gün dinlenmesi önerilir. 

● Hastanın kan grubu çok önemlidir, anne adayı negatif baba adayı ise pozitif kan grubuna sahipse, mutlaka kan uyuşmazlığı iğnesi yapılır. 

● Kanama artarsa, su gelirse veya kasık ağrısı şiddetlenerek artarsa, acil doktora başvurmak gerekir

● Ateş olursa, 37.5 dereceden daha yüksekse, acil doktora başvurmak gerekir.

Amniosentez sonucu ne zaman çıkar?

Ortalama 21 günde çıkar. Ön sonuç denilen, hızlı çalışılan bazı hastalıklar, 48 saat içinde öğrenilebilir. 

KORYON VİLLUS ÖRNEKLEME (CVS)  

Koryon villus örneklemesi nedir?

Bebeğe ait olan plasentadan parça alma işlemdir.  

Koryon villus örneklemesi ne zaman yapılır?

11-14 hafta arasında yapılır. 

Koryon villus örneklemesi neden yapılır?

İkili testi bozuk çıkan hastalarda, bebekte bir sakatlık olup olmadığını araştırmak için

Erken gebelik ultrasonunda, sakatlık şüphesi varsa

35 yaş üstü anne adaylarında

● Ailede genetik bir hastalık varsa, bebekte de var mı diye araştırmak için

● Anne babada daha önce sakat çocuk hikayesi varsa, özellikle kromozom bozukluğu olan hastalıklarda

Koryon villus örneklemesi nasıl yapılır?

Amniosentez işlemi ile aynıdır. Sadece alınan parça, bebeğin suyu değil bebeğin plasentasıdır. 

Koryon villus örneklemesi zararlı mıdır?

Bebeğin düşme riski olabilir. Bu risk amniosentezden daha fazladır, ortalama 100 işlemde bir görülür. 

Koryon villus örneklemesi sonrası yapılması gerekenler nelerdir?

Amniosentez işlemi sonrası ile aynıdır. 

KORDOSENTEZ ANKARA

Kordosentez nedir?

Bebeğin kordonundan kan almaktır. Özellikli hastalıklarda kullanılır, çok yapılan bir işlem değildir. 22 . gebelik haftasından sonra uygulanır, düşük riski nedeniyle hastane ortamında yapılır. 

Kordosentez neden yapılır?

Amniyosentez veya koryon villus örneklemesinde bir sonuç alınamadıysa, şüphe devam ediyorsa ya da hastanın gebeliği ilerlemiş, invazif işlemler süresi geçmişse

● Fetusta enfeksiyonların riskini belirlemek için

● Fetusta kansızlık yani anemi şüphesi varsa

● Fetusta pıhtılaşma hücre sayısını yani trombosit sayısını belirlemek için

Kan uyuşmazlığından dolayı, anne karnında bebeği tedavi etmek gerekiyorsa

Kordosentez riskleri amniosentez ve koryon villus örneklemesi ile aynıdır. 

YÜKSEK RİSKLİ GEBELİK

 

Yüksek riskli hamilelik nedir?

Gebe olmak, kadın hayatında en heyecanlı, aynı zamanda en riskli ve stresli bir dönemdir. Tarif edilmez mutlulukların paylaşıldığı gebelik dönemi, düzenli ve itinalı bir kontrol gerektirir. Bazen gebelikte annenin ve bebeğin hayatını etkileyebilecek olumsuzluklar olabilir. Bu duruma yüksek riskli gebelik denir. 

Riskin farkedilmesi en önemli noktadır, bu sebeple anne ve baba adayının, en ufak bir şüphede bile doktora başvurması gerekir. Bazen basit bir işaret normal değerlendirilebilir, fakat altından beklenmedik problemler çıkabilir. 

Riskli Gebelikler nelerdir?

Abortus (Düşük riski): 20 haftadan küçük gebeliğin kaybedilmesine abortus yani düşük denir. Bebek, annenin kontrol edemeyeceği bir şekilde rahim dışına atılır. En sık görülen şikayet kanamadır, ağrı olabilir olmayabilir. Erken gebelik döneminde, kırmızı, adet kanına benzer kanamalar tehlike işareti olabilir, lütfen doktorunuza başvurun. 

Plasenta Previa (Bebeğin eşinin rahim ağzını kapatması): Plasenta yani bebeğin eşi, bebeği besleyen, anne ile arasında besin ve oksijen alışverişini sağlayan bir organdır. Normal gebeliklerde, plasenta, rahim ağzından uzak yerleşir, fakat previa dediğimiz durumda, rahim ağzını kapatacak, bebeğin gelişini engelleyecek şekilde yerleşir. Bu durumda normal doğum gerçekleşemez, sezaryen gerekir. Riskli bir doğumdur çünkü plasentanın yerleştiği yerden şiddetli kanama yapabilir, kan kaybına, durdurulamayan kanama durumunda rahimin alınmasına kadar giden ciddi durumlara sebep olabilir.  

Hastada ağrısız kanama olursa, bu durumdan şüphelenmek gerekir.

Plasenta Dekolman (Bebeğin eşinin erkenden ayrılması) : Bebeğin plasentasının yapışık olduğu yerden erkenden, doğumdan önce ayrılması demektir. Genellikle kanama ve ağrı ile kendini gösterir, hastanın karnı son derece serttir. Doğum eylemi sırasında da gelişebilir, acil sezaryen gerektiren bir durumdur. Beraberinde annede yüksek tansiyon olabilir. 

Diyabet: Annede şeker hastalığı varlığında, gebelik oldukça riskli olabilir. Annenin kan şekeri kontrolleri ve insülin kullanımının takibi çok önemlidir. Gebeliğin sonuna yakın dönemde, insülin salınımı arttığı için, kontrol edilmeyen durumlarda, bebek çok irileşebilir, akciğer gelişimi geri kalabilir, bebekte kalp ve sinir sistemi hastalıkları olabilir. Çok nadiren doğuma yakın ani bebek ölümü de görülebilir. Annedeki yüksek şeker, bebek için bir çeşit zehir gibidir. Oldukça önemli bir durumdur. Anneye düşen en önemli görev, kan şekerini sağlıklı seviyede tutmaktır. 

Hipertansiyon: Gebelerde tansiyon 140/80 üzerine çıkarsa tehlikelidir. Her muayenede mutlaka tansiyon ölçülür. Daha önceki gebeliğinde yüksek tansiyon problemi yaşamış kadınlar, tekrar gebe kalmadan önce mutlaka bir kadın doğum uzmanına başvurmalıdır. 

Suyun erken gelmesi ve Erken doğum: Su kesesi yani amnion sıvısı, bebeği dış ortamdan gelecek tehlikelere karşı korur. Bebeğin büyümesi, hareketleri ve akciğer gelişimi için gerekli maddeler içerir. Kese erkenden yırtılırsa, bebeğin hayatı tehlikeye girebilir. Enfeksiyon riskini artırır. Suyun erken gelmesi, doğumu tetiklerse, erken doğum olur. Erken doğumda bebeğin kilosu düşük çıkar, bu durumda yeni doğan yoğun bakım tedavisi gerekir. Erken doğan bebeklerde, akciğer gelişimi tamamlanmadığı için, bebekte solunum problemi sık görülür. 

Suyun erken gelmesi veya su gelmeden sancıların erken başlaması, acil bir durumdur, hemen doktorunuza başvurmanız gerekir. 

Rh uyuşmazlığı (Kan uyuşmazlığı): Anne kan grubu negatif, baba kan grubu pozitif ise, gebelikte kan uyuşmazlığı olur. Gebelikte ve doğum sonrası kan uyuşmazlığı aşısı yapılarak riskler azaltılır. 

Tiroid hastalıkları: Annedeki tiroid hastalıkları, bebekte beyin ve zihinsel gelişim için çok önemlidir. Özellikle ilk üç ay, tiroid testlerinin ölçümü önemlidir. Riskli durumlarda, tiroid ilaçları ile tedavi gerekir. 

Enfeksiyon hastalıkları: Gebelikte en sık görülen enfeksiyon hastalığı idrar yolları iltihabıdır. Rahim büyüdükçe, idrar torbasına baskı yapar, hacmi küçülen idrar torbası, enfeksiyona eğilimli hale gelir. Karın ağrısı, idrar yaparken yanma, acı, ateş, titreme, sık idrara çıkma, enfeksiyon işareti olabilir. Bu durumda, idrar tahlili yapmak gerekir. Enfeksiyon tespit edilirse, antibiyotik ile tedavi edilir. 

Hangi hastalar yüksek riskli gruptadır?

  • 18 yaşından küçük anne, 35 yaşından büyük anne

  • İki ve daha fazla düşük yapmış hastalar

  • Aile hikayesinde sakatlık olan, zihin özürlü doğum öyküsü olan, genetik hastalıklarla doğan çocuklar olan anne-baba adayları

  • Kan uyuşmazlığı

  • Çoğul gebelikler

  • Gebeliğin ilk üç ayında, zararlı kimyasal ortamda bulunanlar, sakatlık şüphesi taşıyan ilaç kullanımı olanlar, radyasyona maruz kalanlar

  • Anneye ait hastalıklar: Diyabet, hipertansiyon, akciğer hastalıkları, kalp hastalıkları, romatizmal hastalıklar, tiroid hastalıkları, epilepsi, kan hastalıkları, bel kemiğinde doğuştan olan bozukluklar

  • Gebelik takibi sırasında erken doğum riski, erken suyun gelmesi, bebekte gelişme geriliği, iri bebek,  genetik hastalık tespit edilmiş bebek

Bu risk faktörleri varlığında, gebelik takibi riskli gruba girer ve takibi normalden daha sık yapılır ve titizlik gerektirir. En ufak bir şüphede bile danışmak gerekir. Sağlıklı anne, doğru takip, sağlıklı bebek demektir. 

 

YÜKSEK RİSKLİ GEBELİK

 

Yüksek riskli hamilelik nedir?

Gebe olmak, kadın hayatında en heyecanlı, aynı zamanda en riskli ve stresli bir dönemdir. Tarif edilmez mutlulukların paylaşıldığı gebelik dönemi, düzenli ve itinalı bir kontrol gerektirir. Bazen gebelikte annenin ve bebeğin hayatını etkileyebilecek olumsuzluklar olabilir. Bu duruma yüksek riskli gebelik denir. 

Riskin fark edilmesi en önemli noktadır, bu sebeple anne ve baba adayının, en ufak bir şüphede bile doktora başvurması gerekir. Bazen basit bir işaret normal değerlendirilebilir, fakat altından beklenmedik problemler çıkabilir. 

Riskli Gebelikler nelerdir?

Abortus (Düşük riski): 20 haftadan küçük gebeliğin kaybedilmesine abortus yani düşük denir. Bebek, annenin kontrol edemeyeceği bir şekilde rahim dışına atılır. En sık görülen şikayet kanamadır, ağrı olabilir olmayabilir. Erken gebelik döneminde, kırmızı, adet kanına benzer kanamalar tehlike işareti olabilir, lütfen doktorunuza başvurun. 

Plasenta Previa (Bebeğin eşinin rahim ağzını kapatması): Plasenta yani bebeğin eşi, bebeği besleyen, anne ile arasında besin ve oksijen alışverişini sağlayan bir organdır. Normal gebeliklerde, plasenta, rahim ağzından uzak yerleşir, fakat previa dediğimiz durumda, rahim ağzını kapatacak, bebeğin gelişini engelleyecek şekilde yerleşir. Bu durumda normal doğum gerçekleşemez, sezaryen gerekir. Riskli bir doğumdur çünkü plasentanın yerleştiği yerden şiddetli kanama yapabilir, kan kaybına, durdurulamayan kanama durumunda rahimin alınmasına kadar giden ciddi durumlara sebep olabilir.  

Hastada ağrısız kanama olursa, bu durumdan şüphelenmek gerekir.

Plasenta Dekolman (Bebeğin eşinin erkenden ayrılması) : Bebeğin plasentasının yapışık olduğu yerden erkenden, doğumdan önce ayrılması demektir. Genellikle kanama ve ağrı ile kendini gösterir, hastanın karnı son derece serttir. Doğum eylemi sırasında da gelişebilir, acil sezaryen gerektiren bir durumdur. Beraberinde annede yüksek tansiyon olabilir. 

Diyabet: Annede şeker hastalığı varlığında, gebelik oldukça riskli olabilir. Annenin kan şekeri kontrolleri ve insülin kullanımının takibi çok önemlidir. Gebeliğin sonuna yakın dönemde, insülin salınımı arttığı için, kontrol edilmeyen durumlarda, bebek çok irileşebilir, akciğer gelişimi geri kalabilir, bebekte kalp ve sinir sistemi hastalıkları olabilir. Çok nadiren doğuma yakın ani bebek ölümü de görülebilir. Annedeki yüksek şeker, bebek için bir çeşit zehir gibidir. Oldukça önemli bir durumdur. Anneye düşen en önemli görev, kan şekerini sağlıklı seviyede tutmaktır. 

Hipertansiyon: Gebelerde tansiyon 140/80 üzerine çıkarsa tehlikelidir. Her muayenede mutlaka tansiyon ölçülür. Daha önceki gebeliğinde yüksek tansiyon problemi yaşamış kadınlar, tekrar gebe kalmadan önce mutlaka bir kadın doğum uzmanına başvurmalıdır. 

Suyun erken gelmesi ve Erken doğum: Su kesesi yani amnion sıvısı, bebeği dış ortamdan gelecek tehlikelere karşı korur. Bebeğin büyümesi, hareketleri ve akciğer gelişimi için gerekli maddeler içerir. Kese erkenden yırtılırsa, bebeğin hayatı tehlikeye girebilir. Enfeksiyon riskini artırır. Suyun erken gelmesi, doğumu tetiklerse, erken doğum olur. Erken doğumda bebeğin kilosu düşük çıkar, bu durumda yeni doğan yoğun bakım tedavisi gerekir. Erken doğan bebeklerde, akciğer gelişimi tamamlanmadığı için, bebekte solunum problemi sık görülür. 

Suyun erken gelmesi veya su gelmeden sancıların erken başlaması, acil bir durumdur, hemen doktorunuza başvurmanız gerekir. 

Rh uyuşmazlığı (Kan uyuşmazlığı): Anne kan grubu negatif, baba kan grubu pozitif ise, gebelikte kan uyuşmazlığı olur. Gebelikte ve doğum sonrası kan uyuşmazlığı aşısı yapılarak riskler azaltılır. 

Tiroid hastalıkları: Annedeki tiroid hastalıkları, bebekte beyin ve zihinsel gelişim için çok önemlidir. Özellikle ilk üç ay, tiroid testlerinin ölçümü önemlidir. Riskli durumlarda, tiroid ilaçları ile tedavi gerekir. 

Enfeksiyon hastalıkları: Gebelikte en sık görülen enfeksiyon hastalığı idrar yolları iltihabıdır. Rahim büyüdükçe, idrar torbasına baskı yapar, hacmi küçülen idrar torbası, enfeksiyona eğilimli hale gelir. Karın ağrısı, idrar yaparken yanma, acı, ateş, titreme, sık idrara çıkma, enfeksiyon işareti olabilir. Bu durumda, idrar tahlili yapmak gerekir. Enfeksiyon tespit edilirse, antibiyotik ile tedavi edilir. 

Hangi hastalar yüksek riskli gruptadır?

  • 18 yaşından küçük anne, 35 yaşından büyük anne

  • İki ve daha fazla düşük yapmış hastalar

  • Aile hikayesinde sakatlık olan, zihin özürlü doğum öyküsü olan, genetik hastalıklarla doğan çocuklar olan anne-baba adayları

  • Kan uyuşmazlığı

  • Çoğul gebelikler

  • Gebeliğin ilk üç ayında, zaralı kimyasal ortamda bulunanlar, sakatlık şüphesi taşıyan ilaç kullanımı olanlar, radyasyona maruz kalanlar

  • Anneye ait hastalıklar: Diyabet, hipertansiyon, akciğer hastalıkları, kalp hastalıkları, romatizmal hastalıklar, tiroid hastalıkları, epilepsi, kan hastalıkları, bel kemiğinde doğuştan olan bozukluklar

  • Gebelik takibi sırasında erken doğum riski, erken suyun gelmesi, bebekte gelişme geriliği, iri bebek,  genetik hastalık tespit edilmiş bebek

Bu risk faktörleri varlığında, gebelik takibi riskli gruba girer ve takibi normalden daha sık yapılır ve titizlik gerektirir. En ufak bir şüphede bile danışmak gerekir. Sağlıklı anne, doğru takip, sağlıklı bebek demektir.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Özlem Gün Eryılmaz Kadın Hastalıkları Ve Doğum Doç. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)