Gebelikte Reflü
Yazar D. Yelda Doğan • Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı • 5 Ağustos 2017 • Yorumlar:
Gebelikte Reflü
Mide ekşimesi ve yanması, göğüs bölgesinde kalp problemlerine ait olmayan ağrı, Reflü rahatsızlığının tipik şikayetleridir. Bu şikayetler gebelikte son derece rahatsız edici ve sinir bozucu olabilir. Asit Reflüsü denilen bu durum ; Mide içeriğinin yemek borusuna doğru geri kaçmasından oluşur. Bu durum yemek borusunda tahrişe neden olur. Gebelerin % 50 'sinde Reflü görülmektedir.
Yemek borusu ile midenin birleştiği noktada Kardio Özefageal Sfinkter ( KÖS ) denilen bir yapı mevcuttur. Bu yapı normalde midenin asit natürdeki içeriğinin yemek borusuna geçişini engeller. Çünkü sindirim sisteminde gıdaların ve salgıların yönü ağızdan anüse doğrudur ve tek yöndür. Herhangi bir nedenle bu yön tersine dönerse hangi seviyede olursa olsun problem çıkar. İşte bu gidiş yönü mide ve yemek borusu düzeyinde tersine döndüğünde Asit Reflüsü denilen durum oluşur. KÖS normal şartlarda yemek borusuna mideden asitli içerik kaçışını engelleyen bir valv görevi yapar. Bazı nedenlerden dolayı KÖS işini düzgünce yapamaz. Buna neden olan durumlardan biri de Hamileliktir.
Hamilelikte kanda yükselen bazı hormon seviyeleri KÖS'te gevşemeye yol açar. Hamilelik hormonları aynı zamanda Yemek Borusunun ileri doğru dalga şeklindeki hareketini yavaşlatır. Hormonların etkisiyle Mide Boşalması da gecikmekte ve yiyecekler sindirim sisteminden daha yavaş boşalmaktadır. Bu genel sindirim sistemi yavaşlamasının sebebi; yiyecekler emilirken daha uzun süre geçecek ve bu şekilde bebeğe daha fazla besin ulaşacaktır. Fakat , bu durum hazımsızlık ve şişkinliğe neden olmaktadır. Yine içinde bebekle birlikte büyüyen uterus yukarı doğru mideyi şıkıştırır. Doğumdan sonra mide yanması şikayetleri ortadan kaybolur. Fakat hamileliğinde Reflü olan kişide sonradan Reflü gelişmesi ihtimali daha fazladır.
Reflü Tedavisinde Kullanılan İlaçlar
- Antiasitler:Gebelikte Reflü tedavisinde kullanılan antiasit preparatlar demir emilimini bozduğundan, demir preparatları ile aralarında iki saat zaman aralığı bırakılmalıdır. Yine antiasit seçiminde sodyumdan fakir antiasitler seçilmelidir.
- Midede Asit Yapımını Engelleyen İlaçlar:
- H2 Reseptör Blokerleri ( Ranitidin, Famotidin....)
- Asit Pompa İnhibitörleri ( Omeprazol, Lansoprazol...)
Bu ilaçlar gebelikte Doktor kontrolünde ve dikkatle kullanılmalıdır.
Reflüyü Önlemek İçin Yapılabilecek Şeyler
- Bazı gıdalar ve içecekler Reflüyü tetikler. Bu nedenle öncelikle her gıda ve içeceği temkinli bir şekilde almalısınız. Çünkü sizi neyin rahatsız edip neyin etmeyeceğini en iyi siz bilirsiniz. Yine de Reflü yapma potansiyeli yüksek besinleri şöyle sıralayabiliriz: nane, domates, çikolata, yağlı ve baharatlı gıdalar, meyve suları, sıcak içecekler, kahve ve alkollü içecekler....
- Gıdalarınızı az ve sık aralıklı öğünler tarzında almaya çalışın. Midenizi çok doldurmayın.
- Eğer sigara içiyorsanız, sigarayı bırakmalısınız. Kaldı ki Reflü olmasa da sigara ve hamileliğin yan yana gelmemesi gerekli olduğunu gayat iyi biliyorsunuz.
- Mide yanmanızı arttıran pozisyonlardan kaçının. Örneğin kambur durmak, öne eğilmek gibi....
- Yatmadan üç saat önce yemek yemeyi kesin, başınızı yataktan 10 – 15 cm yukarıya koymaya çalışın.
- Gebelikte çok fazla kullanılmamakla birlikte bazı ilaçlar Reflü'yü arttırırlar. Örneğin; ibuprofen, aspirin, nifedipin ve antidepresanlar gibi.....
Gebelikte Reflü Belirtileri
- Mide yanması
- Ağıza acı ekşi sıvılar gelmesi
- Kronik öksürük
- Reflü için spesifik olmamakla birlikte kendini huzursuz ve halsiz hissetme
- Gece aniden asit kaçışı sonucu öksürük ve boğulma hissi ile uykudan fırlamak
- Kalp problemleri ile karışabilen göğüs ve karın üst bölüm ağrısı
- Göğüs kemiğinde ağrı hissi
- Bulantı, kusma
- Şişkinlik
- Yemek sırasında çabuk doyma
Bu belirtiler genellikle sürekli değil, gelip giden nöbetler şeklindedir. Reflü gebeliğin her döneminde problem ise de en sık son üç ayda sorun oluşturmaktadır. Reflü'ye bağlı şikayetler doğumdan sonra hızla kaybolur.
Gebelikte görülen her karın ağrısı Reflü'ye bağlı olmayabilir. Bu nedenle ağrının sebepleri iyi araştırılmalı, önemli olabilecek sorunlar gözden kaçırılmamalıdır.