Gerilimli Ergenlik
Yazar Sümeyra Çetinkaya • 16 Eylül 2024 • Yorumlar:
Ergenlik dönemi bahsedildiği kadar korkutucu bir dönem midir yoksa abartılıyor mu? Aslında bunun belirli bir cevabı yok. Çünkü kişiden kişiye değişen bir evredir. Bazı ergene bakarsınız hiç ergen gibi değildir. Çok uyumlu, sakin, nazik… Bazı ergende bas bas bağırıyordur her haliyle ergenim diye. Peki bu farklılığın sebebi nedir? Öncelikli olarak mizaç farklılığından bahsedilebilir. Eğer çocuğunuz doğuştan sakin bir yapıdaysa ergenliği sakin geçirebilir. Çocuğunuz doğuştan sinirli ya da hassas bir yapıya sahipse, ergenlikle birlikte bu duyguları ikiye katlanır ve çok daha uçlarda yaşar. Mizaç farklılığının yanı sıra anne baba tutumları da çocuğun ergenliğini rahat atlatması için bir faktördür. Çocukluğunda ilgi, sevgi ve şefkatla, seçimlerinin sorumluluğu aldırılarak,demokratik bir tutumla büyütülmüş bir birey, ergen olduğunda daha gerilimsiz bir süreç geçirir.
ERGENLİK DÖNEMİNDE KARŞILAŞILAN BAŞLICA SORUNLAR:
1.Ergenlik nasıl başlar ve ne gibi özelliklere sahiptir?
Ergenlik 11-14 yaşlarında kızlarda adet başlangıcı, erkeklerde gece rüyalanması olarak başlar. Bu fizyolojik başlama belirtisidir. Ama ruhsal değişimler bir yıl öncesinde başlar. Artık daha öfkeli, daha alıngan daha hassas olmaya başlar. Özgürlüklerine düşkün oldukları ve kural sınır tanımadıkları bir döneme geçiş yaparlar. Kendilerine ait alana ihtiyaç duyarlar. Aileler ev de ergene ait bir alan yaratmalı, bu ihtiyaçlarını karşılamalıdırlar. Aileden uzaklaştıkları ve arkadaşlarıyla vakit geçirmekten hoşlandıkları bir dönemdir. Aileler buna saygı duymalıdır. Artık eskisi kadar ailesiyle bir yerlere gitmek istemezler. Bu konuda aileler ergeni zorlamamalıdırlar. Ergenlikte duygular uçlarda yaşanır. Öfke de, sevgi de, nefret te, üzüntü de uçlarda yaşanmaktadır. Ergenlikle birlikte çok hızlı bir fiziksel değişim söz konusu olmakta ve ergen buna ayak uydurmakta zorlanabilmektedir. Aileler ergenlik döneminde çocuklarının karşılaşacağı değişimlerle alakalı öncesinde bilgilendirme yapmalıdır. Erkek çocukları baba, kız çocuklarını ise anne bilgilendirmelidir. Çocuk bu bilgileri en güvendiği kişiden duymalıdır. Aksi takdirde yanlış kişilerden yada araçlardan yanlış bilgiler edinebilmekte ve bu onların psikolojilerini olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
2.Ergenlikte arkadaş seçiminde anne babalar nasıl müdahele etmelidir?
Ergenlikte doğru arkadaş seçimi önem taşır. Çünkü aileden uzaklaşıp arkadaşlarıyla daha çok vakit geçirmekten hoşlandıkları bir dönemdir. Önceden anne babayı model alan çocuk, ergenlikle birlikte arkadaşlarını da model almaya başlar. Bazen akran kabulü için akranları gibi konuşma onların izlediği dizi, video vs. izleme, onların dinlediği tarz müzikler dinlemeye başlama, onlar gibi giyinme, sigaraya ve madde bağımlılığı gibi bir çok madde sayılabilir. Peki anne babalar ne yapmalıdır? Öncelikli olarak çocuğunuzun arkadaşını beğenmiyorsanız ve bu beğenmeme sebebiniz başkasından duyduklarınızsa onu uyardığınızda size öfkelenecektir ve kaale alınmayacaksınız. Önce arkadaşını eve çağırıp tanıyın, hatta anne babasıyla da tanışmanız iyi olur. Bunun sonrasında çocuğunuzu uyardığınızda sizi dinleyecektir. Kız çocuklarında erkek arkadaş(sevgili) sorunsalı ülkemizde yaygın bir problemdir. Özellikle 14-15-16 yaşlar kızların çok duygusal olduğu, mantığın minimum olduğu çok tehlikeli yaşlardır. Bu nedenle yanlış bir partner tarafından çok kolay kandırılabilirler. Kimlerle görüşüp yazıştığını çaktırmadan takip edin. Direkt yasak koyarsanız gizliden yapacaktır. Çocuğunuzla güven ilişkisi kurarak onun size kendini anlatmasını sağlayın ki, onu uyarıp koruyabilesiniz. Daha önceki yazılarımda sınır seçenekten bahsetmiştim. Çocuklukta sınır seçeneği uyguladığınız çocuğunuz ergen olduğunda riskli arkadaşlıklar ve bağımlılıklardan uzak kalabilme becerisine sahip olacaktır.
3.Ergen çocuğunuz da özgüven sorunu mu var?
Ergenlikle birlikte dış görünüş önem kazanır. Bir ergen saatlerce ayna karşısında vakit geçirebilir. Bu nedenle ergende aşırı kilo alımı, sivilcelenme gibi problemler onların toplumdan uzaklaşmasına ve içe kapanmasına neden olabilir. Bunun yanı sıra ergenlikte çok hızlı fiziksel değişim var ve ergen çoğu zaman buna ayak uydurmada zorluk yaşayabilir. Kızlarda göğüsler belli olmasın diye kambur durma erkekler ses değişimi anlaşılmasın diye topluma girmeme gibi sorunlar görülebilir. Bu süreçte aileler bilinçli olmalı ve her koşulda çocuklarının yanında olacaklarına dair onlarla güven ilişkisi kurmalıdır.
4.Ergen Çocuğunuz Mutsuz Mu?
Ergenlikte depresyon sık rastladığımız problemlerden biridir. Bir sivilce bile bir ergeni depresyona sokabilmektedir. Özellikle çocuklukta hayır denilmeyen sınır konulmayan ve önlerine her şey altın kasede sunulan çocuklar ergen olduklarında en ufak bir olumsuzlukta hayal kırıklığı yaşamakta ve depresif hale bürünebilmektedir. İçe kapanır, kimseyle konuşmak istemez, yemeden kesilir yada aşırı yer, uyumada güçlük yahut aşırı uyuma, isteksizlik durumları görülebilmektedir. Eğer çocuğunuz 1 ayı aşkın bu depresif modda ise yardım almanız gerekir. Çünkü ergenlik çok hassas oldukları bir dönemdir ve son zamanlarda ergenlerde intihar oranları çok artmıştır. Ama gel gitli depresif halleri ergenlikte normal kabul edilir. Süregelen depresif haller ise dikkate alınmalıdır. Maalesef yeni nesil ergenlerin depresif mutsuzluk oranları çok artmakta, bunun en büyük faktörüyse erken yaştaki anne- baba tutumları olmaktadır. Çocuklarınıza her istediğini alarak her istediğini yaparak onlara iyilik yaptığınızı düşünürken, geleceklerine yönelik büyük kötülük yaptığınızı unutmamalısınız. Çocuk önce sınırları hayırları ev ortamında deneyimleyecek ki, hayatta karşısına olumsuzluklar çıktığında mücadele gücü olabilsin.