Gestasyonel Diyabet ve Gebelikte OGTT
Yazar İsmail Kestane • Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı • 28 Şubat 2019 • Yorumlar:
Diyabet, gebelikte en sık görülen medikal komplikasyondur . Gebelik, ikinci trimesterde başlayan insülin rezistansı, kompensatuar β-hücre artışı ve hiperinsülinemi ile karakterize diyabetojenik bir dönemdir. Gebelikte insülin sensitivitesi % 80 oranında azalır . Gestasyonel diyabet (GDM) ilk olarak gebelikte ortaya çıkan ya da gebelik sırasında tanı konulan glukoz tolerans bozukluğudur. GDM gebelerin yaklaşık % 4’ünü komplike ederken, pregestasyonel diyabetin görülme sıklığı yaklaşık 1000 gebelikte 1-3’tür. Amerikan Diyabet Derneği gebe kadınların % 4’ünde, yani yılda yaklaşık 135.000 kadında GDM tespit edildiğini bildirmiştir. Fakat bu oran farklı toplumlarda % 1 ile % 14 arasında değişmektedir. Türkiye’de değişik yörelerde yapılan çalışmalarda, GDM prevalansının % 3-8 arasında değiştiği saptanmıştır .
Hamilelik öncesi ve hamilelikte mevcut olan diyabet, anne ve yenidoğanda perinatal morbidite ve mortaliteyi artırır. Gebelikte dikkatli izlem yapılması nedeniyle günümüzde maternal hiperglisemi azalmıştır. Buna rağmen, diyabetik anne bebeği (DAB)'nde morbidite; halen önemli oranda devam etmektedir . DAB görülme sıklığı %5'dir. Yaklaşık %93'ü gestasyonel diyabet (GD) ve %7'si insüline bağımlı diyabet (IDDM) tanılı anne bebekleridir . Diyabetik anne bebeğinde konjenital malformasyonların engellenmesi önemli bir problemdir . Canlı doğan bebeklerde major anomali sıklığı %1-4 arasındadır. Maternal IDDM, konjenital anomaliler için bir risk faktörüdür . Bu annelerin bebeklerinde yapısal defektler 3-5 kez artmıştır. Diyabetik anne bebeğinde %8-8.6, diyabetik olmayan anne bebeklerinde %3.8 oranında malformasyon saptanmıştır . Yapısal kalp hastalığı sıklığı kontrollü DAB'nde %2.8 iken, kontrolsüz DAB’nde %3.2 olarak bildirilmiştir . Diyabetik hamileliklerde perinatal mortalite %2.2- 5.9 oranındadır . Diyabetik anne bebeğinde hipoparatiroidizm, hiperfosfatemi, mağnezyum düşüklüğü ve vitamin D metabolizması bozuklukları bildirilmiştir. DAB'indeki kemik kütlesi aynı ağırlıktaki normal infantlardan önemli oranda yüksektir. Artmış kemik kütlesi kalsiyum ihtiyacını artırır . Hipokalsemi DAB'nde yaygındır . Diyabetik anne bebeğinin %25-50'sinde özellikle doğumu izleyen 30-90 dakika içinde olmak üzere ilk 24 saatde hipoglisemi görülür. Çoğu kez asemptomatik olup spontan düzelir.Hipertrofik kardiyomiyopati, DAB'nde tanımlanan genellikle benign ve geçici bir durumdur. HKMP interventriküler septumun hipertrofisi başta olmak üzere olguların %38'inde gözlenmiştir. Hipertrofik kardiyomiyopati nedeniyle fetal ölümün meydana geldiği olgular tanımlanmıştır.
Gestasyonel Diyabet (GD) ilk defa gebelikte saptanan glukoz tolerans bozukluğudur. GD'nin zamanında tanınması gebe ve fetus sağlığının korunması açısından önem taşır. Kimlere GD taraması gerektiği hakkında fikir ayrılıkları bulunmakla birlikte GD'nin önemi dikkate alındığında tüm gebelerin taranması güvenli gözükmektedir. Tarama için ideal dönem gebeliğin 24-28. haftalarıdır. Ama diyabet şüphesi uyandıran önemli semptom ve bulgular varsa ilk prenatal vizitede tarama yapılabilir.
OGTT NEDİR?
Tarama için en sık kulanılan yöntem 50 gr oral glukoz tolerans testidir. Yükleme sonrası 1. saat glukoz düzeyini 130 mg/dl almak testin duyarlılığını arttırmaktadır. Taramada pozitif çıkan olgulara günümüzde sıklıkla 100 gr glukoz tolerans testi uygulanmaktadır. Ancak 75 gr glukoz tolerans testi de bu amaçla kullanılabilmekte ve hatta gelecekte 100 gr glukoz tolerans testinin yerini alacak gibi durmaktadır. 100 gr glukoz yüklemesi sırasında aşağıdaki serum glukoz koşullarından iki veya daha fazlasının sağlanması durumunda GD tanısı konabilir: Açlık >95 mg/dL; birinci saat >180 mg/dL; ikinci saat >155 mg/dL; üçüncü saat >140 mg/dL.
Hamilelikte şeker yükleme testi gebeliğin 24-28. haftalarında uygulanır. Hamile anne adayına 50 gram şeker içerikli sıvılar verilir ve ölçüm yapılır. OGTT olarak geçen şeker yükleme testinin hamilelik sürecinde uygulanmasındaki hedef glikoz düzeyinin anne vücudunda denge içerisinde tutulup tutulmadığını ortaya koymaktır.
Şeker yükleme testi testi ardından hamileliğe bağlı şeker hastalığı teşhisi konulur ise farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir. Eğer tedbir alınmıyor ise; bebeğin daha erken dünyaya gelmesine, anne için ciddi sağlık sorunlarının meydana gelmesine, olması gerekenden büyük bebeklerin dünyaya gelmesine, bebeğin dünyaya geldikten hemen sonra aşırı düşük şeker sendromu yani, hipoglisemili doğmasına kadar ciddi problemler ortaya çıkabilir.
Hamilelikte şeker yükleme testi zararlı mıdır?
Gebelerde şeker yükleme testinin anne ve bebek sağlığı bakımında zararlı olup olmadığı oldukça tartışılan bir konudur. Gebelikte anne ve bebek sağlığı bakımından istenmeyen en büyük durum, gebelikte şekerdir.
Bebek ve anne açısından riskler ortaya çıkmasına sebep veren gebelikte şeker, bu duruma karşı tedbir alınması için, 24-28 haftalık hamileliklerde şeker yükleme testi yapılması gerekir. Bu test, uluslararası kabul görmüş bir testtir ve uygulanan test için verilen 50-75 gram şekerin bebeğe herhangi bir zararı olmaz.