Gömük Dişler
Yazar Özlem Özcan • Diş Hekimi • 18 Kasım 2020 • Yorumlar:
Gömük dişler: Sürme zamanı gelmesine rağmen sürememiş dişlere gömük diş denilir. Bu durum genellikle 20 yaş ya da akıl yaşı dediğimiz 3. büyük azı dişlerinde görülmekle birlikte, nadiren diğer dişlerde de çeşitli sebeplere bağlı olarak görülebilir.
20 yaş dişlerinin gömük kalma sebepleri nelerdir?
Yüzyıllar öncesine göre insanların yeme alışkanlıklarının ve besinlerin özelliklerinin değişmesi sonucu ağız ve çene kemiğinde küçülmeler olmuştur. Bu durumdan en çok, en son süren ve çenenin sonunda yer alan 20 yaş dişleri etkilenmiştir. Günümüzde bireylerin çoğunda bu dişin sürmesi için yeterli yer bulunmamasına karşın, 20 li dişlerin sürdüğünü hissetmeyen şanslı bir azınlıkta vardır. 20 yaş dişleri bazen de yanlış konumlandıkları için süremezler ve gömük kalırlar.
20 yaş dişleri ne gibi problemlere sebep olurlar:
Kısmen çıkmış bir yirmilik dişin açmış olduğu yuvadan içeriye tükürük, bakteri plağı ve besin artıkları girer. Bu bakteri plakları hem yirmilik dişte hem de komşu dişte çürüklere ve diş eti problemlerine yol açabilir.
Yine kısmen çıkmış dişin açtığı oluktan giren bakteriler yirmi yaş dişinin etrafında iltihap oluşturabilir.
Gömük bir dişin etrafında zaman zaman apse ve kistler gözlenebilir. Bu da o bölgedeki kemiğin erimesine, bazen de yandaki komşu dişin kökünün erimesine sebep olur.
Gömük dişler bazen komşu dişin köküne takılı olması sebebiyle sürme eğilimini devam ettirdiği sürece yandaki dişe baskı uygular. Bu baskı neticesinde yaygın bir ağrı gözlenir.
Gömük dişlerin önceki dişlere baskı uygulaması sonucu bireyde daha önceden var olan çarpıklık durumu daha da şiddetlenir veya bazı dişler çarpık duruma gelebilir.
Gömük dişte hiçbir şikayet yoksa yine de çektirmek gerekir mi?
Gömük dişlerin çekilmesi için sorun oluşturmaları şart değil. Sürme pozisyonu normal olmayan ve diğer dişleri sıkıştıran tüm gömük veya yarı gömük dişler, ağız sağlığını ve dengesini tehdit etmemesi için sorun olmasa da cerrahi operasyonla alınmalıdır. Rahatsızlık vermediği sürece dişin kalabileceği düşüncesi gömük dişlerde kısmen doğru olsa da yarı gömük dişlerde mantıklı bir yaklaşım değildir. Bazen gömük dişler çenedeki sinirlere çok yakın konumda bulunur bu durumda dişleri sorun yaratmadıkları sürece olduğu yere bırakmak daha doğrudur.
Gömük dişler nasıl çekilir?
Tam gömük dişlerin çekimi cerrahi işlemle olmaktadır. Önce diş eti açılır, diş yeteri kadar açığa çıkmamış ise etrafındaki kemikten de bir miktar aşındırma yapılarak diş görünür hale getirilir, sonra çekim işlemi gerçekleştirilir. Diş çekildikten sonra açılmış olan kesi dikilerek ameliyat bitirilir.
Yarın gömük dişlerin çekimi de çoğu zaman cerrahiyle operasyonla olmasına karşı nadirende olsa normal çekim gibi yapılabilmekte. Yarı gömük dişlerin çekiminde kemik aşındırmasına nadiren ihtyaç duyulmaktır. Bu sebeple çekimleri biraz daha kolay ve daha az travmatik olmaktadır.
Gömük dişlerde antibiyotik ne zaman kullanılır ?
Gömük dişlerde ağrı ve şişlik varsa enfeksiyon söz konusudur. Bu tür durumlarda antibiyotik tedavisine başlanır ve enfeksiyon kontrol altına alındıktan sonra dişin çekimi gerçekleştirilir. Bu süreçte her enfeksiyon durumunda antibiyotik kullanarak şikayetleri geçiştirmek ve çekim süresini uzatmak yanlış bir uygulamadır. Gömük diş bu süreçte yandaki dişleri sıkıştırmaya devam edecektir. Ayrıca enfeksiyonda sık sık antibiyotik kullanımı antibiyotiğin etkinliğinin giderek azalmasına sebep olmaktadır. Gömük diş çekimlerinden sonrada antibiyotik ve ağrı kesici kullanımına ihtiyaç olabilmektedir.
Çekim sonrası nelere dikkat edilmelidir ?
Çekim boşluğuna konulan kanama önleyici tampon doktorunuzun tavsiye ettiği süre boyunca ( çoğunlukla 30-60 dakika arası )ağızda durmalı.
Çekim boşluğunu dil, çatlak veya kaşıkla kurcalayıp bakmaya çalışmak, yara yerinde oluşan pıhtının bozulmasına neticesinde kanamaya sebep olur. Ayrıca enfeksiyon riski de söz konusudur.
Operasyon sonrasını kapsayan 3 – 5 saat süre ile kanama riski olduğundan tükürülmemelidir.
Yeme içme operasyondan 2-3 saat sonra, ılık ve yumuşak gıdalarla olmalı. Fazla çiğneme gerektiren sert, lifli ve sıcak yiyeceklerden bir iki gün uzak durmak gerekmektedir.
Çekim sonrası 1 hafta sigara, alkol ve asitli içecekler kullanılmamalı.
Operasyon yapıldığı gün yoğun fiziksel aktiviteler gerektiren sporlar yapılmamalı, sıcak duş, özellikle çekimin olduğu tarafa sıcak su gelecek şekilde duş almak kanama riskini arttırır.
Ağız gargaraları veya tuzlu su gargarası çekimden 24 saat sonra uygulanmaya başlanmalıdır.
Reçete edilen ilaçlar tavsiye edildiği zaman dilimleri içerisinde düzenli bir şekilde kullanılmalıdır. Özellikle antibiyotik kullanımında zaman çok önemlidir, antibiyotik kanda ancak belli bir seviyeye ulaştıktan sonra enfeksiyonlara etki edebilir ve kullanım saatleri kandaki ideal değerin korunduğu zaman dilimleri olarak ayarlanır. Kişi bu zamanı geçirirse alınan antibiyotik , kandaki seviyesi hızla düşeceği ve etki mekanizması bozulacağı için gereksiz yere vücuda alınan bir ilaç olmaktan başka bir anlam taşımaz.