Hangi Meslekler Kalp Damar Hastalığına Yakalanıyor?

Yazar Begüm ÖztürkKardiyolog • 11 Kasım 2019 • Yorumlar:

Kalbi besleyen damarlara koroner damarlar denir. Damar yapıları katmanlardan oluşur. Zamanla çevresel ve genetik birçok faktörün etkisi ile damar iç yüzeyinde hasarlar ve çatlaklar meydana gelir. Bu çatlaklardan içeri kolesterol girer. İltihabi süreçlerin de devreye girmesi ile burada damar düz kas hücreleri çoğalır ve bağ dokusu fazlaca oluşur. İşte bu süreçlerin sonunda damarlarda sertlikler ve plaklar oluşur. Buna kalp damar hastalığı diyoruz.

Ülkemizde yapılan geniş çaplı bir araştırmaya göre kalp damar hastalığı oluşumuna neden olan risklerin başında % 92 ile sigara , %80 oranı ile stres ilk sıralarda gelmekte. Bunu obezite, düzensiz ve dengesiz beslenme, hareketsizlik, kalitesiz uyku takip etmekte. Görüldüğü üzere bu sağlıksız yaşam alışkanlıkları düzeltilebilir. Bu sayede kalp damar hastalığından korunabiliriz. Toplum olarak bu konuda ciddi bir farkındalığa ihtiyaç var.

Stres ve düzensiz yaşam hangi meslekte varsa o mesleğin çalışanları risk altındadırlar. Ekonomik zorluklar ile birlikte henüz mesleğin başında olanlar sıkıntılar da artıyor.

   Gazeteciler, politikacılar, bankacılar, şoförler, yöneticiler kalp damar hastalıklarına yakalanma riski yüksek mesleklerdir.

 

ÜST DÜZEY YÖNETİCİLER KALP HASTASI OLUYOR

   Üst düzey yöneticilerin kalp hastalıklarına daha sık yakalanıyorlar. Üstelik kalp krizinden ölüm oranları yüksek. Yönetici olmanın vermiş olduğu sorumluluk, duygusal zorlanmalar, çalışanları yönetmek gibi zorlayıcı stresin etkisi altındalar. Fiziksel aktivite ve egzersiz eksikliği mevcut. Dengesiz ve düzensiz beslenmeye sigara kullanımı gibi kötü alışkanlıklar da eklenince kalp krizi geçirme olasılıkları diğer toplum bireylerinden çok daha fazla.

 

MİLLETVEKİLLERİ VE POLİTİKACILAR RİSK ALTINDA

   Uzun çalışma saatleri ve toplantılar, tüm ülkeyi ilgilendiren kararları almak zorunda olmanın vermiş olduğu sorumluluk duygusu stres yaratan faktörler arasındadır. Sık seyahatler ve gidilen yerlerde düzensiz ve alışılmışın dışında beslenme yine kalp hastalıklarına zemin hazırlamaktadır. Yeterli ve kaliteli uykunun olmayışı ve fiziksel aktivite eksikliği ile damar hastalıklarına sebep olur. Zaten stres hainde olan politikacıların, çalışma saatlerini iyi organize etmeleri, düzenli egzersiz yapmaları çok önemlidir. Çıkılan seyahatlerde de uygun ve sağlıklı gıdaları tercih etmeleri onları kalp hastalıklarından büyük oranda koruyacaktır.

 

GAZETECİLER, MUHABİRLER, MEDYA SEKTÖRÜ

   Uykusuz geçen saatler, gündemi takip etme telaşı içinde ne yediğinin ve ne kadar yediğinin farkında olmamak bu mesleklerde sık görülüyor. Bulunduğu şartlarda ki tehlikeli durumlar da yine stres etisini yükseltiyor. Sigara gibi kötü alışkanlıklar da tüm bunlara eklenince kalp hastalığına yakalanmak işten bile değil.


 

POLİSLER VE ASKERLER

   Ağır çalışma şartları kalp sağlığını bozuyor. Ölüm korkusu ve heyecan en büyük stres kaynağı. Aynı zamanda tayin dönemleri, gideceklere bölgeye alışma, uyum sağlama da polis ve askerileri strese sokuyor. O nedenle kalp hastası olabiliyorlar.

 

PİLOTLAR

   Özellikle yolcu uçağı kullanan pilotlar kendi hayatları ile birlikte yaklaşık 250 kişinin hayatlarının sorumluluklarını alıyorlar. Üstelik oluşabilecek en küçük teknik sorun ölümle sonuçlanabilir. Bu sorunlar ile de tek başına mücadele etmek zorundalar. Uzun uçuşlarda yaşam döngüleri ve sirkadiyen ritm bozulması da kalp hastalığına yol açabiliyor. Hareketsiz geçen uzun uçuşlarda damarlarda pıhtı oluşma riski de artıyor.  Bu nedenle kalp damar hastalıkları açısından oldukça riskli bir meslek grubu da pilotlardır.

 

PEKİ, YA DOKTORLAR?

   Kalp hastalıkları açısından en riskli meslekler sıralamasında ilk sırayı doktorların alması ne büyük bir ironidir. Yapmanız gerekenleri biliyorsunuz ama uygulayamıyorsunuz. En küçük bir hatada hastanız ölebilir. Ve bunu her gün yapmak zorundasınız. Ölümle iç içe olmak, ölümü yakından hissetmek kalbi olumsuz etkilemektedir. Ayrıca nöbetli mesleklerde, sirkadiyen ritmin bozulmasının kalp hastalıkları ve kanser gibi hastalıklara yakalanma oranlarını kat kat arttırdığı gösterilmiştir. Uzun stresli, dinlenmeye ve yenilenmeye fırsat olmayan çalışma saatlerinde dengesiz düzensiz ve yetersiz beslenme, stresi yönetebilecek kadar kendine zaman ayıramama da yine bu mesleğin kötü yanlarından. Biz hekimler bunun bilincinde olup kendimize hastalarımız kadar iyi bakmalıyız. Ancak o zaman mesleğimizde çok daha başarılı olabiliriz. 

    Sağlık en değerli varlığımızdır. Her şeyin başı sağlıktır. Hayatımızın öncelikleri sıralamasında birinci sırada olması gerekir. İhmal edilmeye gelmez. Kendimize, sağlığımıza, kalbimize iyi bakalım. Hepimize güzel bir yaşam diliyorum.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)