Hangi Mükemmeliyetçilik?

Yazar Alper Gazi Nalbantoğlu • 12 Eylül 2024 • Yorumlar:

Mükemmeliyetçilik pek çok uzman tarafından kişinin kendi kendisine çok yüksek standartlar belirlemesi ve kişinin bu neredeyse ve çoğu zaman ulaşılmaz olan standartlara ulaşmak için sonsuz bir çaba içerisinde olması olarak tanımlanmıştır. Ama bu mükemmeliyetçilik tanımı aslına bakarsanız iki farklı yaklaşım açısından mükemmeliyetçiliğin tek bir yönünü anlatmaktadır. Bir yaklaşıma göre mükemmeliyetçilik olumsuz bir özellik olabileceği gibi olumlu bir özellik de olabilir. Yapılan ilk tanımdan da anlaşılacağı üzere mükemmeliyetçilik tanımı olumsuz mükemmeliyetçiliği anlatmaktadır. Diğer bir mükemmeliyetçilik yaklaşımı ise mükemmeliyetçiliği yöneldiği nesneye göre tanımlamaktadır. Buna göre mükemmeliyetçilik üçe ayrılmaktadır; kendine yönelik mükemmeliyetçilik, diğerlerine yönelik mükemmeliyetçilik, sosyal olarak belirlenmiş mükemmeliyetçilik.

Yukarıda mükemmeliyetçilik ile ilgili yapılan tanım, olumsuz mükemmeliyetçiliği anlatmasının yanında aynı zamanda kendine yönelik mükemmeliyetçiliği ifade eder. Burada mükemmeliyetçilik kişinin kendisinden çıkar ve kendisine yönelir. Ulaşılmaz hedefler, yüksek standartlar, hatasız yapılması gereken işler kişinin kendi kendine koyduğu kurallara göre belirlenir ve bu kurallara uyması gereken yine kendisidir. Bu da kişinin hayatında pek çok olumsuz sonuca yol açabilmektedir çünkü kişi kendini sürekli olarak başarısız görmektedir. Diğer insanların gıptayla bakacağı işleri yapmış olması kişi için sıradan önemsiz işlermiş görünür. Yapmaya zorunlu olduğunu düşündüğü işler ise belki de kimsenin yapamayacağı kadar zorlu işlerdir. Bu da daimi bir başarısızlık hissi getirmektedir.

Diğerlerine yönelik mükemmeliyetçilik ise kişinin bahsi geçen yüksek standartları hayatındaki diğer insanlardan beklemesidir. Kişi için herkes her şeyi en doğru şekilde, hatasız yapmalıdır. Burada mükemmeliyetçilik kişinin kendisinden çıkar ama bu sefer diğer insanlara yönelir. Bunun sonucu olarak insan ilişkilerinde pek çok zorlukla karşılaşılır çünkü kimse kişinin beklediği standartlarda hareket etmeye muktedir değildir. Bu da ilişkilerde hayal kırıklığı ve çatışma doğurur.

Sosyal olarak belirlenmiş mükemmeliyetçilikte ise kişi çevresindeki insanların ya da toplumun ondan yüksek standartları gerçekleştirmesini beklediğini düşünmektedir. Diğerlerinin koyduğunu düşündüğü standartlara ulaşamazsa sevilmeyeceğini, kabul görmeyeceğini, saygı duyulmayacağını düşünür ve zamanının pek çoğunu ya bu standartları yerine getirmeye çalışırken bulur kendini ya da bu standartlarını yerine getiremeyeceğini düşünerek diğerlerinden uzaklaşır. Bu mükemmeliyetçilik türünün diğer mükemmeliyetçilik türlerinden en büyük farkı beklenen standartların muğlaklığıdır. Çünkü bu standartların, biraz araştırılsa diğerleri ya da toplum tarafından hiçbir zaman belirlenmediği ortaya çıkacaktır. Belirsiz talepleri karşılamaya çalışmak sonuç olarak mümkün olamayacağına göre tükenmişlik hissinin yanında diğer insanlardan vazgeçişi de ortaya çıkarabilir ve yalnızlık istenmeden tercih edilen bir yer olabilir.

Tüm bu mükemmeliyetçilik türleri birbirinden farklı gibi görünse de yapılan araştırmalar bu üç mükemmeliyetçilik türünün de birbiriyle ilişkili olduğunu göstermektedir. Bu da çok doğaldır çünkü bir noktada kendinden mükemmeli bekleyen bir kişinin diğerlerinden mükemmeli beklemesi ya da çevresindeki insanlardan kendisine böyle bir talepte bulunulduğunu düşünmesi beklenebilir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)