Hayatta Pasta Da Var
Yazar Derya Zünbülcan • Diyetisyen • 6 Kasım 2018 • Yorumlar:
Kilo vermek, kimi için daha formda bir bedene sahip olmak kimi içinse koşabilme özgürlüğüne yeniden kavuşabilmek demektir. Hayatımızda bu kadar yer kaplayan, adeta yeniden nefes almak olarak nitelendirebileceğimiz kilo verme durumunun gerçekleşebilmesinin anahtarı sağlıklı yaşam tarzını benimseyerek bedeni mutlu etmektir. Ben danışanlarıma vücudun kilo verme mantığını anlatırken vücutlarını arkadaşları gibi düşünmelerini söylerim. Biz ona iyi davranır, onu mutlu edersek o da bize iyi davranıp istediğimiz kilo verme işleminde bize yardımcı olur. Bedeninizi mutlu etmek için sağlıklı beslenmeyi yaşam tarzı olarak görün, uyku düzeninize dikkat edin, hareketli olun ve her şeyden önemlisi keyifli olun.
Diyette pasta da olmalı
Diyeti kısa süreli bir dönemde uygulanıp bitecek bir çizelge olarak algılanmayın. Kilo vermek ve sağlıklı olmak bir yaşam felsefesi olmalıdır. Uzun süreli sağlık için uzun süreli beslenme önerilerine ihtiyacımız vardır. Bu nedenle ‘bu besin benim hayatımda asla olmamalı’ veya ‘bu son olsu bir daha tatmayacağım bile’ gibi iddialı cümlelerden uzak durun. Tabii ki sevdiğiniz besin hayatınızda her daim var olabilir. Önemli olan ne miktar ve yanına, öncesine, sonrasına ne tüketeceğinizi bilerek onu hayatınıza dâhil etmek, keyifle zayıflamaktır. Zaten beslenme sanatını bilen ile bilmeyenin farkı burada orta çıkar.
Yasakları değil doğru beslenmeyi öğrenerek keyifle zayıflayın
‘Keyifle nasıl zayıflanır ki?’ diye soranlara hep kendimden örnek veririm. Bakın derim, ben vişneli pastaya bayılıyorum. Farz edelim ki siz diyetisyen olun ve ben size gelmiş olayım. Siz bana ‘Derya Hanım kabul zayıflarsınız, ama bir ömür vişneli pasta yemek yok.’ Derseniz yüksek ihtimalle ben de size o diyeti yapamam der, teşekkür eder ve yanınızdan ayrılırım. Ama bana şöyle yaklaşırsanız ‘Derya Hanım vişneli pasta sağlıklı beslenme modelinde yer almasa da sizin vazgeçemeyeceğiniz bir besin. Vişneli pastayı şu miktarda, şu sıklıkta, öncesinde bu besini, sonrasında bu besini tüketmek kaydıyla vişneli pastayı güvenle tüketebilirsiniz’ derseniz. Yani bana pastayı yasaklamayı değil, pasta yemeyi öğretirseniz size güvenir ve sizinle çalışırım. Bence sistem bu olmalı. Diyetisyen kişiye bir besini nasıl tüketebileceğini de öğretmeli. Çünkü yasaklara değil sağlıklı yaşam tarzı değişikliklerine dayalı bir beslenme modeli ile başarı her zaman mümkün.
Diyetisyenin hilesi: Pastanın yanına sütlü kahve
Ben pasta yediğimde yanına mutlaka sütlü bir kahve söylerim. Tatlı bir besinin yanında tüketilecek olan bir bardak yağsız süt kan şekeri dengesini sağlamaya yardımcı olur. Pastayı tek tüketmek yerine yanına söylediğiniz sütlü kahve göbek bölgesindeki yağlanmayı kontrol eder, kan şekerindeki dalgalanmanın önüne set kurarak açlık krizlerini önler.
Diyetisyen terzi usulü çalışmalı
Beslenme listesi kişiye özel olmalıdır. Şöyle düşünün; bir mağazaya giriyorsunuz, raftan bir gömlek beğeniyorsunuz. O gömlek size de dikilmiş olabilir bir başkasına da dikilmiş olabilir. Yani üzerinizde güzel olabilir veya olmayabilir. Ama bir terziye gittiğinizde terzi sizin belinizi, kolunuzu, omzunuzu ölçer size istediğiniz modele uygun olan kumaş hakkında bilgi verir. Rengi, modeli kendi isteğiniz ve terzinin bilgisi eşliğinde birlikte seçersiniz. Ve sonunda gömlek dikildiğinde üzerinize olmama veya güzel durmama ihtimali yoktur. Çünkü sizin ölçünüz ve sizin isteğiniz ve terzinin becerisi ile dikilmiştir. Aslında diyet listesini oluşturmak da böyledir. Danışanın isteği ile diyetisyenin bilgisi birleşir. Terzi için mezura ne ise bizim için tahlil odur. Danışanın genetik özellikleri, istekleri ve tahlilleri doğrultusunda hazırlanmış bir beslenme programında pasta bile olabilir. Tabi ki ölçüsü ve ne şekilde tüketileceği öğrenildikten sonra…
Kıştan kalan son 5 kilo için 5 altın tüyo
-
Günde 2,5 litre su içmeyi alışkanlık haline getirin. Su içmeyi sevmiyorum diyorsanız suyunuzun içerisinde limon dilimleri, nane yaprakları ekleyin. Böylece hem metabolizmanız canlanacak hem de su içmekten keyif alacaksınız.
-
Yaza kadar bir an önce form kazanmak için az kalori ama çok tokluk mu istiyorsunuz? Öyleyse öğle ve akşam yemeklerinizde kabak yemeği ve semizotu salatası tüketin. Koca bir tabağında oldukça düşük kalori içeren kabak yemeği ve semizotu salatası iştah ve doygunluk kontrolünde size yardımcı olacaktır.
-
Günde 1 kâse sade probiyotik yoğurt tüketmeyi alışkanlık haline getirin. Kısa süre içerisinde bağırsaklarınız probiyotik yoğurt sayesinde daha iyi çalışmaya başlayacak. İyi çalışan bir bağırsak sistemi iyi çalışan bir metabolizma demektir.
-
Köri, zerdeçal ve sumak bölgesel yağlarınız ile savaşmada üç altın baharattır. Yemeklerinize köri, zerdeçal ve sumak eklemeye başlayın. Böylece düz bir karın için büyük bir adım atmış olursunuz.
-
Son yıllarda bilimsel çalışmaların en gözde diyet mucizelerinden biri sirkedir. Mide probleminiz yoksa salataya iki kaşık sirke eklemeyi alışkanlık haline getirin. Sirkenin iştahınızı ne kadar dengelendiğine siz bile şaşıracaksınız.