Hemoroit

Hemoroitler anal bölgede bulunan ve buradaki kirli kanı ana sisteme taşıyan toplar damarlardır. Halk arasında basur, mayasıl gibi adlarla da anılır. Normal koşullarda ayrıca bir yastık görevi yaparak anüsün istirahat zamanında kapalı kalmasını da sağlar. Bu damarların çeşitli nedenlerle genişlemesi ve varisleşmesi sonucu hemoroidal hastalık denen tablo oluşur.

Hemoroit oluşumunda en büyük neden bu bölgedeki artmış olan basınçtır. Bununda nedeni kronik kabızlık veya ishal nöbetleridir. Tuvalette uzun süre kalma, tuvalet sırasında fazla ıkınma bu basınçta sorumludur. Bunun dışında özellikle bayanlarda görülen hemoroitlerde neden gebelik ve doğum olayıdır. Gebelik sırasında çocuğun pelvise ve buradaki damarlara bası yapması kanın geri dönüşünü bozar. Gebelik ilerledikçe hemoroitlerde artma olmasının sebebi budur. Birde doğum sırasındaki ıkınma basınçta çok fazla artışa ve kanamalara yol açar. Bunun dışında kişilerin hareketsiz, sedanter bir yaşam sürmeleri bağırsak sisteminin çalışmasını bozar ve kronik kabızlıklara yol açar. Hemoroit bazı meslek gruplarında daha fazla görülmektedir. Özellikle şoförler ve pilotlar buna adaydır. Hemoroitte diğer bir nedende alkol alışkanlığıdır. Alkol damarlarda

genişleme yapan bir ajandır. Ayrıca alkoliklerde siroz denen karaciğer hastalığı daha çok görülür. Bu da hemoroide en çok neden olan hastalıklardan biridir. En son olarak da pelvik bölgede görülen tümörler, kalın bağırsak kanserleri de hemoroide neden olur.

Hemoroitler 4 derece de mütalaa edilir. 1. ve 2. derece hemoroitler iç hemoroit tarzındadır. Tek belirtileri kanamadır. Dışarıya çıkan bir kitle genelde yoktur. 3. derece hemoroitler zaman zaman dışarı çıkar ve dışkılama sonrası elle içeri itilebilir. 4. derece hemoroitler ise hep dışarıdadır. İçeri girmezler. Bunlarda da asıl belirti kanamadır. 3. ve 4. derece dış hemoroitlerde kanama dışında ağrı, makatta ele gelen şişlik, makatta akıntı ve ıslaklık, kaşıntı gibi yakınmalarda görülebilir.

Ağrı hemoroitlerde tromboze olduğu durumlarda çok fazladır. Erkenden trombüs çıkarılmazsa hasta zonklayıcı tarzda bir ağrıyla karşı karşıya kalır. Ayrıca tanıda anal fissür, peri anal apse ekarte edilmelidir.

Tanı genelde kolaydır. Dış hemoroitlerde pakeler gözle görülür. 1. ve 2. derece hemoroitlerde anoskop ile muayene şarttır. Kanayan damar görülür. Aynı anda da gerekli ofis tedavisi yapılabilir. Muayeneler genelde diz-dirsek pozisyonunda ve proktoloji masasında yapılır. 40 yaşının üzerinde ve ailesinde kanser öyküsü olan kanamalı hastalarda mutlaka kolonoskopi yapılmalıdır. Her zaman altta kalın bağırsak kanseri olabileceği akıldan çıkarılmamalıdır.

Tedavide en önemli konu kabızlık ortadan kaldırılmalıdır. Bu halledildikten sonra 1. ve 2. derece hemoroitlerde ofis tedavileri denen lazer ile hemoroidin çöktürülmesi, bant ligasyon ve THD denilen yöntemler uygulanır. 4. derece hemoroitlerde genelde cerrahi tedaviye başvurulur.