Hikaye Anlatmak

Yazar Halil Selçuk Kandemir • 15 Mayıs 2024 • Yorumlar:

Ben mi hikaye anlatıyorum yoksa anlattığım hikaye ben miyim?

Hikaye sadece belirli bir anda belirli bir konuda belirli kişilere anlatılan bir olgu değildir. Gündelik hayatta çok fark etmesek de aslında birçok hikaye anlatmaktayız. Bir yere giderken yolda gördüğümüz bir tanıdığı üçüncü bir kişiye anlatırken, bir çiçeğin, bir parfümün, mutfaktaki yemeğin kokusunu bir arkadaşımızla paylaşırken, bulutlara bakıp şekillerini başka şeylere benzetirken de kendimize hikayeler anlatıyoruz. Bu işi profesyonel olarak yapanlar kadar cümlelerimizi süsleyemiyor olmamız bizleri hikaye anlatıcısı olmaktan alıkoymuyor ne mutlu ki.

Peki hayatın her anında hikayelerimize yer verirken bunun gücünün farkında mıyız?

Örneğin sosyal medyada ya da oyun oynarken, vakit geçireceğimiz bir siteye üye olurken bizden “nickname” takma isim istediğinde kullandığımız bu isimlerin hikayelerini hiç düşündük mü? Neden bunu seçiyoruz? Bu ismin hikayesi nedir? Hikayesinin bir kısmı ile kendimizi özdeşleştirdik mi? Ya da bizlere küçükken, ailedeki büyükler tarafından yakıştırılan isimlerin hikayeleri neler ve en önemlisi bu hikayeler bizi değiştiriyor mu? Bugün olduğumuz kişide bu ismin hikayesinin bir etkisi var mı ya da biz ona bir hikaye yazdık mı?

Evet hikayelerin en büyük gücü, onu dinleyen kişiyi, hikayeyi içselleştirdikten sonra değiştirmesidir. Hikaye anlatıcılığının gücünü küçümsemeyin. İlk hikaye anlatan ve diğer insanları kendi çevresinde toplayan kişi aslında, başka insanların da hayal gücü tarlasına hayal etmenin tohumlarını atarak medeniyetin de ilk filizlerini ekmiştir. Ateşin bulunmasından sonra ise, ateşin etrafında oturup yıldızlı gökyüzü altında, artık daha uzun bir zaman diliminde hikaye anlatma ve dinleme imkanı bulanlar ise bugünkü medeniyetin ilk yola çıkan hayalperestleri olsa gerek. Bizleri somut gerçekliğe soyut hayaller götürür.

Hikâyeyi yürüten aslında tek başına anlatıcı değildir. Çünkü hikayeler dinleyenler için anlatılmaktadır. İyi bir hikaye anlatıcısı olmak kadar iyi bir hikaye dinleyicisi olmak da önemlidir. Eğer iyi bir hikaye dinleyicisi olunmazsa, hikaye sadece anlatanın hikayesi olarak kalır fakat iyi bir dinleyici için, duyduğu hikaye artık onun hayal gücü tarlasında büyüyecek bir tohumdur.

Hikayeler aracılığı ile bireylerde ve topluluklarda değişim sağlamak mümkündür. Hikaye anlatarak ya da hikaye dinleyerek mevcudu değiştirebiliriz. İç dünyasını, olumlu ve olumsuz duygularını dışa vurmakta tereddüt yaşayan kişi ve topluluklar, anlattıkları hikayeler aracılığı ile kendilerini ifade edebilirler. Ya da duygu durumlarına bir türlü anlam yükleyemeyen, duygu durum karışıklığı yaşayan, duygu düzenlemesine ihtiyaç duyan kişiler ve topluluklar dinledikleri hikayeler aracılığı ile bunlara isim, yön ve çözüm imkanlarını tanıyabilirler, öğrenebilirler.

Gündelik yaşam ile bu kadar iç içe geçmiş olan hikayenin gücüne vardığınızda, yaşam kalitenizin ne kadar değiştiğine sizler de şaşıracaksınız. Hikayelerin gücünü hissetmeniz dileği ile.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)