Hipertansiyon

Hipertansiyon ülkemizde 18 yaş üstü her 3 kişiden birinde ve 50 yaş üstü her iki erişkinden birinde görülen ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Hipertansiyon yaşam boyu takibi gereken kronik bir hastalıktır. Kontrol altına alınmayan kan basıncı yüksekliği gözde, beyinde, böbrekte ve kalpte hipertansiyona bağlı organ hasarı meydana getirebiliyor. Görme bozukluğu ve kalıcı körlük, beyinde damar tıkanıklığı veya kanamaya bağlı inme, kalpte duvar kalınlaşması, ritim bozukluğu, kalp yetersizliği ve böbrekte de yetmezlik ile sonuçlanabiliyor.

Hastalarımızı takip ederken sadece kan basıncı kontrolü değil olabilecek uç organ hasarlarına yönelik de komplikasyon takibi yapmamız önemli. Hipertansiyon tanısı olan her hastanın yılda bir sefer böbrek fonksiyonlarının kontrol edilmesi hipertansiyona bağlı kronik böbrek hastalığının önlenmesi veya varsa erken düzeyde fark edilerek kontrol altına alınması açısından çok değerli.

Ani kan basıncı yüksekliği durumunda hızlı uç organ hasarı gelişebileceğini de biliyoruz. Böyle bir durumda yine mutlaka sağlık kurumuna başvurmak, akut organ hasarı açısından kontrollerin sağlanması ve varsa tedavilerinin yapılmasına olanak sağlayacaktır.

Ülkemizde de dünyada da hipertansiyon tanılı hastaların en az yarısı kontrol altında değil. Kan basıncı kontrolü sağlanmasının önündeki engellerin başında tedavi uyumsuzluğu yer alıyor. Erken hastalık döneminde semptomların az olması kişinin tedaviye uyum göstermemesine neden oluyor. Kan basıncı kontrolü için hekiminizin önereceği tıbbi tedaviye uyum göstermek, düzenli kontrollere devam etmek ve yaşam tarzı değişikliklerini hayata geçirmek çok önemli. 

Hipertansiyon hastalarında önerdiğimiz başlıca yaşam tarzı önerileri:

Sigara ve alkolden uzak durmak

Tuz kısıtlaması yapmak

Kilo kontrolünü sağlamak

İdeal kilonun üzerine çıkmamak veya böyle bir durum varsa kilo vermek

Hekim kontrolünde egzersiz yapmak

Sağlıklı günler dilerim

Doç. Dr. Düriye Sıla KARAGÖZ ÖZEN