Huzursuz Bacak Sendromu Nedir?
Yazar Onur Yılmaz • 2 Aralık 2024 • Yorumlar:
Huzursuz bacak sendromu genellikle her iki bacakta nadiren de tek bacakta hissedilen yanma, donma, batma, karıncalanma, uyuşma, kaşıntı gibi nöropatik şikayetlerin olmasıdır.
Huzursuz bacak sendromundan muzdarip hastalar bu şikayetlerini gün içerisinde istirahat ederken ya da gece yattıklarında hissederler, gün içerisinde aktif hareket halinde semptom göstermezler.
Gün içerisinde kalbimizden çıkan kanın sirkülasyonu kaslarımız yardımı ile sağlanır, istirahat pozisyonuna geçtiğimizde ise kaslar devre dışı kaldığı için sirkülasyon diyafram yoluyla gerçekleşir. Bu hastalar istirahat ederken bilinçdışı kaslarını hareket ettirme ihtiyacı hissederler.
Huzursuz bacak sendromuna sahip olan hastalar; diyafram ya da alt ekstremitede dolaşım patolojisi yapabilecek hastalıklar açısından değerlendirilebilir.
Huzursuz bacak sendromunun nedenleri nelerdir?
Birçok sebebi olmakla birlikte en sık karşımıza çıkan sebepler;
-
Genetik yatkınlık; hemen tüm hastalıklarda olduğu gibi HBS (Huzursuz bacak sendromu)’de de ailesel yatkınlık rol oynayabilir.
-
Vitamin ve mineral eksikliği; özellikle demir, magnezyum, B12 ve folik asit eksiklikleri neden olabilir.
-
Bazı ilaçlar
-
Gebelik
-
Diyabet, böbrek yetmezliği, Parkinson ve romatizmal hastalık gibi kronik hastalıklarda büyük oranda polinöropati ( sinir ucu iltihabı) geliştiği için HBS’ye neden olabilir.
-
Stres, anksiyete, uyku bozukluğu
-
Kabızlık, gaz, şişkinlik, reflü, gastrit, karaciğer yağlanması, sık idrara çıkma, adet döngü bozuklukları gibi iç organ fonksiyon bozuklukları ikincil olarak diyafram irritasyonu yapabilecekleri için HBS’ye neden olabilirler.
Huzursuz bacak sendromunun tedavisinde neler yapılır?
Hemen tüm kronik hastalıklarda olduğu gibi HBS’de de kök nedene yönelik araştırma yapılması gerekmektedir.
Eksik vitamin ve mineral eksikliklerinin yerine konulması, HBS’ye neden olabilecek ilaçların kesilmesi, sindirim sistemindeki fonksiyon bozukluklarına yönelik beslenme düzenlenmesi, özellikle batın cerrahisi geçirmiş hastaların skarlarının gözden geçirilmesi, nöralterapi, osteopati, stres yönetimi gibi birbirini tamamlayan tedavi seçenekleri mevcuttur.
Enjeksiyon veya manuel terapi tedavilerine uygun olmayan ya da bu tarz tedavi seçeneklerini istemeyen hastalara da pregabalin, gabapentin ya da pramipeksol gibi dopamin reseptör agonisti ilaçlar tercih edilebilir.