İlgilenmezseniz, Dinletemezseniz Olmaz

Yazar Nilay Elif Dirisağlık Uzun • 19 Mart 2025 • Yorumlar:

“Hocam biz bu çocuğa söz geçiremiyoruz, bizi dinlemiyor siz bir konuşsanız, hocam iyice için kapandı bu çocuk hiç iletişim kurmuyor bizimle bir psikoloğa mı götürsek.”

Bu cümleler olmadan gün geçirmek çocukla çalışan meslek elemanları için neredeyse imkânsız hale geldi. Çocuklarla etkili iletişim kurmak için çaba harcamayan, iletişim kurmayı bilmeyen, iletişim dilini kontrol etmeden iletişime geçen, kurallar sınırlar koymadan yetiştirme tutumları sergileyen, kurallar konusunda negatif anlamda teşvik eden ailelerin yetiştirdiği bireyler genellikle yaş aldıkça aileleri ile ciddi çatışmalar yaşamaktadır. Ağaç yaş iken eğilir atasözü tam da bu durum için kullanılabilecek bir atasözüdür. Çocuklar yetiştirilirken en küçük yaştan kurallarla, aktif ve sağlıklı ilişki ve iletişim kurularak yetiştirildiğinde dünyaya o yönlendirmeler ışığında bakarlar. Hiçbir şeyi bilmediklerini varsayarsak bizim öğretilerimiz doğrultusunda öğrenip davranış geliştireceklerdir. Bu noktada iletişim kurmayan çocuk, ailesi iletişim kurmadığı için veya doğru bir iletişim modeli görmediği için kurmamayı tercih etmekte ya da nasıl kuracağını bilmemektedir. Ya da kurallara uymayan, sürekli sınır test eden çocuk aile tarafından sınırlandırılmadığı için sınır kavramını bilinçdışı genelleyerek ortalama her yetişkin için benzer kurallar ve sınırlar olduğu sonucuna ulaşamadığı için herkesin sınırının ne noktada olduğunu test ederek bir sınır oluşturmaktadır.

Yanlış bilinenin aksine çocuklar kuralları sever, sınırsızlık bilinmeyeni ortadan kaldırdığı için onları rahatlatır. Katı olmamak kaydıyla sınırlamalar çocuğun neyi ne kadar nerede kiminle ve hangi şartlar altında yapacağı konusuna bilinçdışı bir bilgi sağlar. Bu da olası problemlerin önüne geçmeyi ve çocuğu doğru şekilde yönlendirmeyi sağlar. Kurallar ve sınırlar otorite kişisi ya da kişileri tarafından sağlanır. Otorite kişisi bu belirlenen kurallara uyması konusunda çocuğu yönlendirebilirse çocuk tarafından sayılır ve çocuk için yönerge kaynağı haline gelebilir. Bu durumda aile çocuğun ne yapıp yapmayacağı konusunda öngörü sahibi olabilir. Yani çocuğum dinlemiyor, konuşmuyor, yapmıyor konusunda ya da çocuk anlaşılmak için baskı düzeyinde bir çaba ile bunaltılmış olabilir ya da daha yüksek ihtimal tamamen rahat bırakılmış otorite kavramı ile karşılaşmamış olabilir. Bu konuda ailelere söylemimiz çocuklarınıza siz ulaşamıyorsanız, okulunda bir öğretmen, klinikte bir psikolog, hastanede bir psikiyatrist olarak, bizim çocuk üzerinde otoritemiz yokken, anlık yaşantısına dâhil olmuş kişiler olarak bir değişim sağlamamız mümkün olmayacaktır.

Uzm. Klinik Psikolog Nilay E. DİRİSAĞLIK UZUN

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: ()