Kadına Ait Kısırlık Nedenleri ?
Yazar Ali Süha Sönmez • Üreme Endokrinolojisi Ve İnfertilite Doktoru • 28 Aralık 2016 • Yorumlar:
Miyomlar
Rahim duvarındaki kaslardan köken alan iyi huylu tümörlerdir.
Tek ya da daha fazla sayıda olabilirler. Boyutu bezelye
büyüklüğünden portakal büyüklüğüne ulaşabilir hatta bazen
daha da büyük olabilir. Genellikle rahim duvarının dışına
doğru büyürler, ancak duvarda ya da rahim içine doğru
büyüyenler de vardır. Oldukça sık görülen tümörlerdir ve 30-
45 yaş arası kadınlarda görülme sıklığı oldukça yüksektir.
Rahim içine doğru büyüyen miyomlar düşük, erken doğum
veya kısırlığa neden olabilirler. Miyomlar gebelik sırasında büyüyebilirler ve eğer bebeğe bası
yaparlarsa kol ve bacaklarda deformitelere neden olabilirler. Tüp bebek öncesinde özellikle
içe doğru büyüyen miyomlar çıkarılmalıdır.
Endometriozis
Rahim içini kaplayan dokunun rahim dışında da olması durumudur. Yumurtalıklar ya da karın
içindeki diğer organlara yapışarak her adet döneminde içi kanla dolar. Bu kan doku içinde
hapsolduğu için önce kesecikler sonra da kist oluşur. İleri evrelerde nedbe dokusu ve
yapışıklılar meydana gelir. Bu kronik kasık ağrılarına neden olabilir. Endometriozis
infertilitenin önde gelen nedenlerinden biridir ve üreme çağındaki kısırlık problemi olan
kadınların yaklaşık %40’ında görülmektedir. Hangi mekanizma ile kısırlığa yol açtığı bugün
tam olarak bilinmemekle birlikte tüplerde neden olduğu hasar neticesinde oluşan tıkanıklıklar
ya da dokunun salgıladığı bir takım maddelerle sperm-yumurta ilişkisinin bozulması ile
döllenmenin olmaması muhtemel mekanizmalar arasında sayılmaktadır. Bu hastalar tıbbi ya
da cerrahi olarak tedavi edilebilirler.
Tıbbi Tedavi
Yalancı gebelik ya da yalancı menapoz oluşturularak hastanın yumurtlama fonksiyonu
durdurulur ve adet görmemesi sağlanır. Böylece endometriozis odaklarının aktivasyonu
önlenmiş olur. Bu tedavi yaklaşık 6 ay sürer. Ancak ilaçlar kesildiğinde tekrar nüks edebilir.
Bu tedavi daha çok çocuk isteği olmayan hastalara uygulanır. Cerrahi tedavi ise genellikle
çocuk isteği olan hastalara anestezi altında laparoskopi denilen yöntemle yapılır. Burada
Göbek hizasında yapılan 1 cm lik bir kesiden arkasında kamera bulunan bir teleskop batın
içine sokulur ve tüm organlar gözlenerek tesbit edilen patolojiler kasıktan sokulan 2 adet 5
mm genişliğindeki aletler vasıtasıyla tedavi edilir. Amaç endometriozis odaklarının yakılarak
ya da kesilerek yok edilmesi ve varsa yapışıklıkların açılmasıdır.
Yumurtalık Kistleri
İçi sıvı dolu keselerdir. Oldukça sık görülür, olguların büyük kısmı iyi huylu olup, 35 yaş
altındadır. Bu kistlerin varlığında yumurtlama durabilir ya da kistin tüplere yaptığı bası ile
oluşan mekanik etki yumurta ile spermin birleşmesini önleyerek kısırlığa yol açabilir. Belirli
büyüklüğe ulaşmış kistlerultrasonografi eşliğinde ya da laparoskopik olarak boşaltılabilir ve
alınan kist içeriği sitopatolojik inceleme için kist cidarı da histopatolojik inceleme için ayrılır.
Bazı kistler nüksetmeye meyillidir ve boşaltıldıktan sonra eğer tüp bebek yapılacaksa bu
zamana kadar doğum kontrol hapları kullanılabilir.
Polikistik Over Sendromu
Bu hastalar adet düzensizliği, tüylenme, şişmanlık ve kısırlık şikayetleri ile gelebilirler.
Ayrıca yüzdeki sivilceler kanda erkeklik hormonunun arttığının bir göstergesi olabilir. Bazen
böbrek üstü bezi ve tiroid bezinin iyi çalışmadığı durumlarda ve insülin direnci olan
durumlarda da görülebilir. Tanıda adet düzensizliği, kan testleri ve ultrasonografi yardımcıdır.
Hasta diğer kadınlara göre daha az yumurtladığı için daha uzun sürede hamile kalır.
Karın İçi Yapışıklıklar
İç üreme organlarının ya da bu organlarla barsaklar arasında bulunan bant şeklinde dokulardır.
Bunlar genellikle daha önce geçirilmiş bir ameliyat (apandisit, yumurtalık kisti, vs.),
enfeksiyon (Klamidya, Gonore) sonrası ya da endometriozis nedeniyle gelişirler. Yapışıklıklar
tüplerde kıvrılmalar yol açarak yumurta ve spermin tüp içinde yol almasını engellerler.
Genellikle cerrahi olarak tedavi edilirler, başarı sağlanamazsa tüp bebek uygulamasına geçilir.
Azalmış Over Rezervleri
Over rezervleri normal olarak 35 yaşından sonra azalmaya başlar ve ülkemizde ortalama
menapoz yaşı olan 48 de de fonksiyonlar tamamen durma noktasına gelir ve kadın menapoza
girer. Bazen 20 li ve 30 lu yaşlardaki kadınlarda da bu durum oluşmaya başlar. Özellikle daha
önce yumurtalıktan ameliyat geçirenler (kist veya endometriozis nedeniyle) risk altındadır.
Over rezervlerinin azalması demek her ay gelişen yumurta sayısının daha az olması demektir.
Bu durumda FSH düzeyi kanda yükselir, iki adet arasındaki süre önce kısalır sonra da uzar ve
adet miktarı azalır. Adetin 3. günü alınan kanda FSH ve estradiol hormonlarının seviyesi
ölçülerek fikir sahibi olunabilir.Ayrıca ultrasonografide yumurtalık hacmi ve içindeki follikül
miktarı ölçülerek over rezervi değerlendirilebilir. Bu gibi hastalar fazla bekletilmeden tüp
bebek tedavisine alınmalıdır.
Erken Over yetmezliği
40 yaşından önce menapoza girilmesi halinde söz konusudur. Sebebei genellikle
bilinmemekle birlikte kromozom bozuklukları, bağışıklık sistemine ait hastalılar ve tiroid
hastalıkları neden olabilir. Bu durum da yine kan testleri ile ortaya çıkarılabilir. Eğer hastada
hiç yumurta kalmamışsa tüp bebek tedavisi de uygulanamaz.
Yazar
Ali Süha Sönmez Kadın Hastalıkları Ve Doğum, Üreme Endokrinolojisi Ve İnfertilite Prof. Dr.
Randevu al Profili görüntüleyinYorumlar: (0)
Yazar
Ali Süha Sönmez
Kadın Hastalıkları Ve Doğum, Üreme Endokrinolojisi Ve İnfertilite Prof. Dr.