Kardeş Kıskançlığı

Yazar Cansu YurtsevenPsikolog • 7 Ağustos 2018 • Yorumlar:

Kıskançlık duygusu, genellikle sevilen bir bireyin diğerleriyle paylaşılamaması durumunda ortaya çıkar. Kardeş kıskançlığı ise; yeni gelen kardeşi, diğer çocuğun kabullenmesi zor olduğu için normal bir durumdur. Çocuğun, yeni gelen kardeşi kabullenebilmesi, çocuğun yaşı, ailenin tutumu ve çocuğun kişilik yapısıyla doğru orantılıdır. Bu durumu tamamen önlemek ne yazık ki mümkün değildir. Aradaki bu kıskançlığın yaşanması normal ve sağlıklı bir süreçtir. Fakat kıskançlık aşırıya kaçıyorsa burada bir problem var diyebiliriz. Kardeşler arası dengenin kurulması konusunda en büyük görev ise ailelerindir.

Kardeş kıskançlığını en aza indirmek için neler yapabiliriz?

  • Çocuğun hayatında çok fazla değişiklik yapmayın. Bebek geldikten sonra aile, aynı yaşamına devam etmeye özen göstermelidir. Örneğin, bebek gelmeden önce aile haftasonları birlikte zaman geçiriyorsa, bebek geldikten sonra da yanlarında bebek olmadan bunu yapmaya devam etmeliler. Çocuk, bebeğin gelişiyle odasını kaybetmek zorunda kalıyorsa, anne-babayla uyuyorken “Sen artık odana geçiyorsun, bebeğin bizimle yatması gerekiyor.” Deniyorsa, sorumluluk alma konusunda zorlanan anne, bebeğin gelişiyle diğer kardeşi anaokuluna veriyorsa, bu durum çocuğun hayatını olumsuz yönde etkilemekte ve kardeşini kıskanmasına yol açmaktadır. Çünkü bu durum çocuğu, kaybettiği her şeyin sorumlusu olarak kardeşi görmeye itecektir.

  • Yapılacak tüm değişiklikleri bebek gelmeden önce yapın. Çocuğun odasının değişmesi gerekecekse, sizinle uyuyorsa ve bebekten sonra kendi odasına geçmesi gerekecekse tüm bunlar mutlaka bebek doğmadan 4-5 ay önce yapılmaya başlanmalı. Tüm bu değişiklikleri bebek geldikten sonra yapmak, çocuğa artık istenilmediğini, kardeşi yüzünden ikinci plana atılmak zorunda kaldığını düşündürecektir.

  • Bebeğin gelişini çocuğa anlayabileceği ve yaşına uygun bir şekilde açıklayın. Çok küçük çocukların henüz soyut düşünme kabiliyetleri gelişmemiş olduğundan durumun yaşa uygun ve anlayabileceği şekilde açıklanması çok önemlidir.

  • Küçük çocuklara bu konuyla alakalı hikayeler anlatmak süreci kolaylaştıracaktır. Hikaye, aileye yeni bir kardeşin katılmasıyla alakalı olabilir. Aile sevgisi, kardeş sevgisi, aileye yeni üyenin katılması konulu olabilecek bu hikayeler, yeni bir kardeşin gelişinin çok güzel bir şey olduğu mesajını verebilir. Anlatacağınız hikayede, kardeş geldikten sonra onun hayatında değişecek ve hoşuna gidecek şeylerden bahsedin. Örneğin; “Kardeşin geldikten sonra artık yalnız kalmayacaksın.”, “Kardeşin biraz büyüdükten sonra birlikte istediğiniz oyunu oynayabileceksiniz.” Bu hikayede çocuk bir kahramandır ve kardeşi olacağı için kendini kahraman gibi hissedecektir. Hikayede çocuk, kardeşini çok seven, onun sorumlulukları konusunda anne-babasına destek olan ve bu yüzden de takdir edilen bir abla/ağabey olmalıdır. Hikayenin ana amacı ise; gelecek kardeşin onun için iyi bir şey olduğu mesajının verilmesidir.

  • Bebeğin doğduğu ilk ayların çok önemli olması, ve onunla yoğun bir şekilde ilgilenilmesi gerekmesinin yanı sıra büyük kardeşin ilgisiz bırakılmaması oldukça önemlidir.

  • Kardeşine yardım etmesi konusunda sorumluluklar verin. Bebeklerin özelliklerini, yardıma muhtaç olduklarını anlatın. Hatta çocuğa kendi bebeklik fotoğraflarını gösterip öyle bir bebekken nelere ihtiyacı olduğunu açıklayın. Bu konularda kendisinden destek isteyerek gerçekleştirdiği konularda kendisini takdir ederek, kendisini iyi hissetmesini sağlayın.

  • Sevginizden bir şey kaybetmediğinizi gösterin. Kardeşler arası kıyastan uzak durun. “Sen çok yaramaz bir çocuksun. Ben artık kardeşinin annesi/babası olacağım.” , “Sen böyle davranmaya devam edersen ben kardeşini daha fazla seveceğim.” , “Tamam sen istemezsen ben de kardeşine vereyim.” Gibi kıyas içeren cümlelerden uzak durun. Kardeşini kıskanmasın diye söylenen, “Sen bizim ilk çocuğumuzsun, ne olursun olsun seni ondan daha çok seviyoruz.” Gibi kurulan cümleler çocukta iyi duygular uyandırdığı sanılırken aksine üstün gibi gözükse de yine de kendini kardeşiyle bir kıyas içinde hissetmesine sebep olur.

  • Çocuğunuzu şımartmamaya özen gösterin. Aileler genellikle, “Yeni bir kardeş geldiği için kızım/oğlum üzülecek.” Diye düşünüp gösterilmesi gereken ilgiyi abartabiliyorlar. Bu şekilde yetişen çocuklar sınır tanımıyor, doyumsuz ve hiçbir şeyden mutlu olmayan çocuklar olarak büyüyorlar. Aynı zamanda verilen mesaj ise; “Sana bir kardeş yaptığımız için kendimizi suçlu hissediyor, vicdan azabı çekiyoruz. Bu yüzden de seni mutlu etmeye ekstra özen gösteriyoruz.” Oluyor. Fakat yeni bir kardeş yapmak doğal bir süreçtir ve ailenin kendisini suçlu hissetmesine gerek yoktur.

Bu süreçteki en önemli faktörlerden biri ailenin güçlü olması ve aradaki dengeyi kurmasıdır. Yaşanılan aksi durumlar için ise bir uzmandan yardım alabilirsiniz.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)