Katılma

Katılma bir yaş sonrası daha çok karşılaşılan ve ağlamayı gerektiren durumlarda nefes alamama ile seyreden bir durumdur. Genellikle, çocuklar sadece nefessiz kalmış gibi sessizleşip rengi morarır veya solar, sonrasında da derin bir nefes alma ile ağlamaya devam eder.

Bazı durumlarda ise bu ağlamalı ve düzgün nefes alınamayan dönem genel bir kasılma ve kendini kaybetme ile sonlanır.

Katılmalar eşlik eden kalp atımındaki yavaşlamaya bağlı olarak bazen soluk bazense morarma tablosu ile seyreder. Katılmaları tetikleyen ağlamalar değişik sebeplerden olabilir. En sık gözlenen, istediği birşeyin yapılmaması, ani ve beklenmedik şekillerde düşmelerdir.

Katılma sahnesinin başlangıç dönemine (morarak ağlama ve nefessiz kalıyor gibi olma) birçok anne baba alışkındır. Bunun ötesinde şuur kaybı geliştiğinde veya nöbet gibi bir tablo oluştuğunda çocuğun hayatına dair korkular haklı olarak oluşur. Fakat, şuur kaybına yol açan süreç beynin kısa süreli yeterince oksijen alamamasının sonucu bir tedbir olarak ortaya çıkar. Şuur kaybı ile beraber genelde normal nefes alıp verme fonksiyonu geri döneceğinden kısa süre içinde çocuk kendine gelir. Dolayısıyla katılma dolayısıyla hayati tehlike veya beyin hasarı söz konusu değildir.

Kanımızda oksijen taşıyan yapılar demir içerir. Demir eksikliği kansızlığa yol açarak vücudun oksijeni iletme kapasitesini azaltır. Katılma sırasında da düzgün soluk alıp verme olmadığından azalmış olan oksijenin iletilmesi kansızlık durumunda (demir eksikliğinde) daha belirginleşir. Dolayısıyla, katılmanın tedavisinde demir eksikliğini tedavi edilir.

Fakat en önemli etken katılmaya yol açan ağlamalar esnasındaki ailenin tavrıdır. Birçok keresinde ağlamanın şiddeti ve geçmişte yaşanmış olan katılmalar aileyi tedirgin ettiğinden, her karşılaşılan ağlama fazlasıyla tedirgin, “eyvah” diyen bir yaklaşıma yol açar. Bu ise çocuğun fenalaşmasını kolaylaştırır. Ayrıca, birçok çocuk şiddetli bir ağlama ile istediklerini yaptırabildiklerini hemen öğrenirler. Bütün bunlara karşı ailenin ağlamalardan ve katılmalardan korkmayan, bilinçli bir yaklaşımı katılmaların sonlanmasını sağlar.

Katılmalar bazen 7 yaşına kadar devam edebilir. Genelde söyleneni iyi anlayabilecek yaşlarda katılmaların bitmesi beklenir.

Katılma bir yerde öğrenilmiş bir davranış sorunudur. Bünyesel ve kansızlık gibi bazı özellikleri anlayıp çözmek dışında tedavi ailenin soğuk kanlı kalabilmesindedir. Ağlamaya yol açan durumlarda çocuğa karşı rahat ve hafifletici tavırlarla yaklaşmak önemlidir. Ağlıyor diye istediğini hemen yerine getirmek genelde katılmaların yerleşmesine sebep olur. Çözüm, anne babanın bilinçli ve soğuk kanlı olmasıdır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Orhan Sevinç Cura Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Uzm. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)