Kaygı Bozukluğu Yaşayan Yakınlarımıza Nasıl Yaklaşmalıyız?

Kaygı bozukluğu; yaygın anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, sosyal anksiyete ve özgül fobi gibi pek çok alt tanısı olan bir problemdir. Her bir tanının kendine özgü tanı kriterleri bulunur. Ruh sağlığı uzmanı tarafından dikkatlice incelenip ayırdına varılması gerekir. Yakın çevremizde kaygı bozukluğu yaşayan sevdiklerimiz olma olasılığı son derece yüksek. Bu nedenle daha çok bilgi sahibi olmamızda fayda var. çünkü yakınlarının ve sevdiklerinin desteği her birey için son derece önemlidir.

‘’Bunun için mi endişeleniyorsun? Ne var bunda?’’

Sizin için mantıksız gelen durum onun için son derece gerçekçi olabilir ve her an kaygının ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle yargılayıcı yaklaşım kendisini kötü hissetmesine neden olabilir.

‘’Yine mi panik oldun? Sakin ol artık. Abartıyorsun.’’

Sevdiklerimizin kaygı anında yaşadığı gerçekçi duyguları anlamak bizler için zor olabilir. Ancak duruma empatik yaklaşmalı ve yaşadığı zorluğu anlamaya çalışmalıyız.

‘’Planlarımızı yine iptal ettin. Benimle vakit geçirmek istemiyorsun.’’ 

Kaygı anlarından kaçınmak için sosyalleşmiyor veya yapılan planları son anda erteliyor olabilirler. Ancak bu sizi sevmediği ya da vakit geçirmek istemediği anlamına gelmiyor. Sadece yaşanılan zorlayıcı duygular ile baş etmek zor olduğu için kaçınma davranışı gösteriyor olabilirler.

‘’Hemen sinirleniyorsun. Çok gerginsin rahatla.’’ 

Kaygı her zaman atak şeklinde kendini göstermeyebilir. Kimi zaman da öfke, sinirlilik hali ile ortaya çıkar. Bu durumları kişisel algılamayın çünkü bunlar yaşanılan kaygı sebebiyle oluşan duygular.

‘’Yeni sessizleştin. Çok düşünüyorsun. Kendini darlıyorsun.’’

Kaygı bozukluğu bir konu hakkında çokça düşünmeye neden olabilir. Bu nedenle bireyin sessiz kalıp düşünmesi normaldir. Her sessizlik anı kötü oldukları anlamına gelmez.

Kaygı bozukluğu bir eksiklik, yanlışlık ya da çözümsüz bir durum değildir. Sevdiklerinizin desteği ve uzman yardımı ile son derece konforlu ilerleyen bir tedavi süreci olabilir. Ümitsizliğe ve çaresizliğe kapılmayınız  ve yardım istemekten çekinmeyiniz.

‘’Bazen nedenini bilmesen de kendini, gergin ve kötü hissediyor olabilirsin. Seni istemediğin hiçbir şeye zorlamayacağım, istediğin her şey için de yanında olacağım. Her şeyinle, olduğun gibi benim için çok değerlisin ve ben her durumda yanındayım.’’