Kaygıya Bir De Buradan Bakın
Yazar Ebru Nuhoğlu Öntürk • Psikolog • 20 Ağustos 2022 • Yorumlar:
Kaygıyı her zaman “kötü bir şey” olarak tasvir ederiz. Kaygı aslında çevremizde bulunan tehditlere karşı alarm mekanizmamızdır. Evrimsel olarak bize zarar verebilecek durumlara karşı uyanık olmamızı sağlayacak bir unsurdur.
Hayatta kalabilmemiz için gereklidir. Ancak burada sağlıklı ve sağlıksız kaygıyı ayırt etmemiz gerekir.
Sağlıklı kaygı gerçekçi bir tehlike durumu olduğunda devreye girerken, sağlıksız kaygı tehlike olmadığı durumlarda alarm mekanizmasının sürekli çalması ve bunun sonucunda arızalanması olarak düşünülebilir. Kafanızın içinde sürekli çalmaya devam eden bir alarm sesinin varlığını düşünün. Ne kadar rahatsız edici değil mi? Tehlikenin olmadığı durumlarda devreye giren bu alarm mekanizması kişiyi oldukça rahatsız eder ve artık baş etmekte zorlandığınız bir sorun haline gelebilir.
Çoğu zaman kaygımızın neden kaynaklandığını anlayamayız, bu da kaygımızı kontrol etmeyi zorlaştırır. Bununla birlikte kaygı bizi potansiyel felaketlere karşı uyarır ve tehlikeyi önlemek için harekete geçmemizi ve ya en azından bunun için hazırlanmamıza hizmet eder. Peki gerçekten karşılaştığımız bir durum ile ilgili kaygılanıp kaygılanmayacağımıza nasıl karar vereceğiz? Gelin birlikte bakalım.
Öncelikle bizde kaygı yaratacak bir durum ile karşılaştığımızda ve alarm mekanizması tetiklenmeye başladığında dikkat etmeli ve kendimize şunu sormalıyız: Tehlikede olduğumu gösteren işaretler neler, buna dair kanıtı var mı? Zihnimiz genellikle bu işaretlerin varlığına bizi inandırmaya çalışacaktır, bu durumda kendimize dışardan bir göz ile bakarak daha rasyonel alternatif argümanlar bulmaya çalışabiliriz. Mesela yaşadığınız durumun bir arkadaşınızın başına geldiğini ve ona tavsiye verdiğinizi hayal edin. Arkadaşınıza neler söylerdiniz? Muhtemelen bulacağınız argümanlar kaygınızı rahatlatacak ve duruma farklı bir bakış açısı geliştirmenize katkı sağlayacaktır.
Düşünce, duygu ve davranışlarımızın birbirini tetiklediğini göz önüne aldığımızda düşünce sistemimizde yapacağımız bu değişiklikler duygularımızın ve dolayısıyla davranışlarımızın değişmesini sağlayacaktır. Bu ipuçları daha iyi hissetmenizin anahtarıdır.