Ketojenik Diyet
Yazar Gizem Selen Evci • Diyetisyen • 26 Nisan 2021 • Yorumlar:
Hepimizin çokça duyduğu , hatta bazen benim sizlerden duyduğum yeni nesil diyetleri konuşalım istiyorum . Ketojenik diyetle , halk adıyla keto diyetle başlayacağım. Daha önce yazdığım aralıklı orucu bu gruba dahil etmedim çünkü aralıklı oruç , ne yediğinizden daha çok saat aralıklarıyla ilgilenir . Ama bu diyette direk yedikleriniz ön plandadır .
KETOJENİK DİYET NEDİR ?
Ketojenik kelime anlamı ile keton yapan , keton oluşturan anlamına gelir .
Low carb yani düşük karbonhidratlı , yüksek yağlı ve yeterince protein ve sebzeden oluşan bir diyettir . Adını yağ metabolizmasının son ürünleri olan keton cisimciklerinden alır .
Vücudun enerjisini kullanma sırası ; karbonhidrat – yağ – protein ‘dir .Ketojenik beslenmede vücutta enerji sıralamasında yağ kullanılmasını sağlamak adına karbonhidratı düşürmek amacı taşır . Kan – beyin bariyerini aşan glikojen dışında karaciğerde üretilen keton cisimleriklerinin de bu yolakta kullanılabileceği gerçeği esasına dayanır .
Asıl kullanımı tıpta özellikle Alzheimer , kanser ve epilepsi (tedavi ettiği kanıtlanan tek hastalık ) hastalıklarının tedavi yöntemi olmakla beraber , şimdilerde zayıflama yöntemi olarak da sıkça kullanılır oldu . Ama diğer beslenme yöntemlerinden çok daha farklı , radikal kısıtlamalar olduğu için uygulama süresi ve uygulama yöntemlerinde muhakkak bir uzman eşliğinde yapılması çok önemlidir . Hiçbir beslenme sistemi herkes için yararlı – zararlı olmayacağı gibi keto diyeti de herkese uygun olan bir beslenme sistemi değildir . Vücutta sebep olabileceği olası zararlardan minimumda maruziyet için uzman takibinde , kontollü ve aşamalı olarak uygulanıp , sonlandırılmalıdır . Birçok araştırmaya konu olan , üzerinde birçok araştırma yapılan ve araştırılmaya devam eden bu beslenmenin zayıflamada kullanılması konusundaki güvenilirliği henüz kanıtlanmış sayılmaz .
Özellikle ekmek , yulaf , un , şeker , alkol , baklagil , kök sebzeler , yüksek karbonhidratlı meyveler ve tahıllar yasaklıların en önemlileridir . Enerji kaynağı olarak krema , tahin , avokado , Hindistan cevizi yağı , tereyağı gibi yağlar tercih edilir çoğu zaman .
FAYDALARI NELERDİR ?
-
Özellikle epileptik çocuklarda nöbetleri önemli oranda azaltır .
-
Alzheimer hastalığının semptomlarını azalır ve ilerlemesini yavaşlatır .
-
Uzman eşliğinde doğru şekilde uygulandığında zayıflamaya yardımcıdır .
-
Diyabet , parkinson , PCOS (polikistik over sendromu ) , matebolik sendrom , insülin direnci gibi insülinin önemli olduğu hastalıklarda , insülin seviyelerini azaltır .
-
Kan şekerini dengeler .
-
Diğer diyetlere göre daha az açlık hissi oluşur .
-
Kanserli hücrelerin büyümesi , metastaz yapmasını yavaşlatır .
-
Kilo kaybını destekler .
-
Akne ve cilt problemlerini azaltır .
ZARARLARI NELERDİR ?
-
Böbrek ve karaciğerlere fazla yük binebilir .
-
Bağırsak problemleri yaşanabilir .
-
Vücutta asit birikimi olabilir .
-
Çoğu yağdan oluşan beslenmenin lifi yok denecek kadar azdır . Ve yetersiz posa alımına bağlı kan lipitlerinde görülen artışlar kalp ve damar hastalıkları için risk taşır .
-
Egzersiz performansında azalma , bulantı , kusma , kas krampları , enerji azlığı , üşüme , gerginlik , ishal veya kabızlık görülebilir .
-
Besin eksiklikleri uzun süreli uygulamada kaçınılmaz sonuçtur .
Her beslenme yöntemini bir hekim ve bir diyetisyen kontrolünde yapılması gerektiğinin önemini bir kez daha hatırlatmak isterim .