Kıl Dönmesi

Yazar Namık YılmazGenel Cerrah • 16 Haziran 2016 • Yorumlar:

KIL DÖNMESİ(PİLONİDAL SİNÜS)

En sık kuyruk sokumunda görülen hastalık erkeklerde 3-4 kat fazla görülür. Hastalık en çok

17-25 yaşları arasında görülür.

Pilonidal sinüsün doğuştan mı yoksa sonradan mı olduğu halen tartışmalıdır.

kılların batması sonucu olabileceği gibi kıl kökü boşluklarının (follikül) bir tıkaç ile tıkanıp,

iltihap oluşturması sonucu da hastalık gelişebilir.

Pilonidal sinüs tedavi edilmesi gereken, hastayı ve çevresini rahatsız eden bir durumdur.

Tedavi seçenekleri çok tartışmalıdır. Tedavilerin başarısı hastalığın tekrar (nüks) oranı ile

değerlendirilir.

Ameliyatsız pilonidal sinüs tedavileri arasında en yaygın bilineni gümüş nitrat ve fenol gibi

koroziv maddelerin lokal uygulanması ile yapılan tedavisidir. Bu tedavi yöntemlerinin

sonuçları genellikle yüz güldürücü değildir. Hastalık sık olarak tekrarlamaktadır.

Pilonidal sinüs hastalığında şikayeti olmayan (asemptomatik) hastalara tedavi yaklaşımı

belirgin olmayıp, semptomatik (akıntı, kanama, infeksiyon ve apse) hale gelen hastalarda

gerekli konservatif tedavi sonrası çoğunlukla cerrahi yöntemler önerilmektedir.

Cerrahi tedavi seçenekleri üç grupta incelenebilir:

1-Primer kapama: sinüs çıkarılıp yara dudaklarının karşılıklı dikilmesidir. Nüks oranı

ameliyatsız yöntemlere göre daha iyi ancak ameliyat yöntemlerinden kötüdür. Lokal anestezi

ile yapılabilir.

2-Açık bırakma: Eksizyon sonrası açık bırakarak (sekonder iyilesme) sürekli pansumanlarla

2-4 ay içinde iyileşme sağlanır. Nüks oranı primer ameliyattan daha iyi, yamalı (flepli)

yöntemlerden daha kötüdür.

3-Yamalı (flepli) ameliyatlar: pilonidal sinüs bölgesi çıkarıldıktan sonra oluşan boşluk

hastanın kendi kalça dokusundan oluşturulan flep ile kapatılır. Son yıllarda uluslararası bilim

çevrelerinde popüler olan Limberg flep ve ayrıca Karydakis flep ile V-Y flep rotasyonu gibi

ameliyat çeşitleri bu gruptadır. Başarı oranları en iyi yöntemlerdir. Gerilim olmadığından ağrı

çok azdır.

Cerrahi yöntemin seçiminde en önemli unsur nüks oranları olmak üzere pansuman sıklığı,

anestezi seçimi, yandaş hastalıkları, cerrahi yöntemin komplikasyon oranları gibi faktörler ön

plana çıkmaktadır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)