Kilo Verme Döneminde En Sık Yapılan Hatalar

ÇOK KISITLI BESLENMEK

Kilo vermek isteyen bireylerde en sık görülen hatalardan biri de çok kısıtlı beslenmektir, bu yöntem ilk dönemde kilo verdirse de kısa bir süre sonra kilo vermeniz duracaktır. Zaten diyet içeriği çok kısıtlı olan bu programın içerisinde kendini kilo vermezken bulan bireyin diyetini tamamen bırakması kaçınılmazdır. Bu durum ise verilen kilolaların çok daha fazlasını hızlı bir şekilde geri almasına neden olacaktır. Kilo verip tekrar almasının vücuda verdiği zararların yanı sıra uzun süreli kısıtlı beslenmesinin sonucunda vitamin ve mineral kayıpları da yaşanacaktır. Bu kayıplar sonucunda saç dökülmesi , tırnak kırılması, halsizlik , unutkanlık vb. belirtiler görülebilir. Bu yöntem her ne kadar popülerleşmiş olsa da bireye yarardan çok zarar sağlamaktadır.

KOLARİ HESABI YAPARAK HER ŞEYİ YİYEBİLECEĞİNİ DÜŞÜNMEK

Her birey yaşantısını devam ettirebilmek için enerjiye gereksinim duyar, bu enerji kişinin yaşı cinsiyeti boyu vb. bir çok faktörden etkilenir.Fakat kilo vermek isteyen bireylerin sadece günlük alması gereken kalori miktarını hesaplayarak kilo vermeleri her zaman mümkün olmayabilir.Bunun nedeni besinlere sadece kalori olarak bakmamamız gerektiği ile ilgilidir.Yüksek glisemik indekse sahip olan besinler, kan şekerini hızlıca yükselterek yağlanmaya sebep olabilir. Fakat aynı kaloriye sahip başka bir besin içerisinde bulunan sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller ile kilo vermenizin en büyük destekçisi olabilir. Kısacası  1500 kalori içeren   basit şeker, hamur işi, çikolata ile hazırlanmış bir beslenme programı ile kilo alan bir birey, yeterli ve dengeli bir şekilde oluşturulmuş 1500 kalorilik bir beslenme programı ile kilo verebilir.Bu nedenle sadece kalori hesabı değil  beslenmenin içeriği de çok önemlidir.  

SAĞIKLI OLDUĞU DÜŞÜNÜLEN BESİNLERİN SINIRSIZ TÜKETİLEBİLECEĞİNİ SANMAK

Sağlıklı bir bireyin beslenme programında  süt - süt ürünleri , et, yumurta, kurubaklagiller , sebze- meyveler  ve tahıl grubuna yer verilmektedir. Bu besinlerin  gereğinden fazla tüketilmesi durumunda vücutta yağ olarak depolanması kaçınılmazdır.Bu durumla en sık meyve tüketiminde karşılaşmaktayız, vitamin içeriği yüksek olmasıdan dolayı kontrolsüz bir şekilde tüketilebileceği düşüncesi yaygındır. Her besin gibi meyvenin de fazla tüketilmesi vücutta yağlanmaya neden olacak,kilo vermenizi olumsuz etkileyecektir.O nedenle her besin için porsiyon kontrolü sağlanmalıdır.

TEK TİP DİYETLER

Son dönemlerde oldukça moda olan tek tip diyetlerin de kilo verme konusunda pek de doğru bir tercih olmadığı ortadadır.Bunlar çok kısıtlı vitamin ve minerallerin alınması ile hastalığa adeta davetiye çıkarmaktadır. Özellikle mevsim geçişlerinde hastalıklardan korunmak için renk renk meyve ve sebze tüketimi önerilmektedir.(Güçlü antioksidan kapasitesi ile mor renkli meyveler, A vitamini içeriği ile sarı- turuncu renkli sebze-meyveler, likopen içeriği ile kırmızı renkli sebzeler vb. )Ayrıca bir çok hastalıktan ve kanserden korunmak için de renk çeşitliliği önemlidir. Elma diyeti, kabak diyeti , ıspanak diyeti vb. gibi tek tip besin içeren diyetler sürdürülebilir ve sağlıklı olamaması adına tavsiye edilmemektedir.Ayrıca bu tip diyetleri yapan bireylerde daha sonrasında o besine karşı tiksinme oluşturup, o besini normal hayatlarından tamamen cıkarttıkları da gözlemlenmiştir.

ALTTA YATAN PROBLEMİ ÇÖZMEDEN KİLO VERMEYİ BEKLEMEK

Kilo vermenin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için, altta yatan problemlerin çözülmesi gereklidir.Bunların başında kabızlık problemi, bazı kan değerlerinin  düşük veya yüksek olması gibi problemler yer almaktadır.Kabızlık problemi beslenme programındaki posa, su ve  yağ içeriğinin yeterli oranda verilmesi , probiyotik- prebiyotik içeriği yüksek olan besinlerin beslenme örüntüsüne eklenmesi  ile düzeltilmeye çalışılmalı ayrıca yürüyüş ile de desteklenmelidir. Kişinin yetersiz kaldığı durumlarda uygun probiyotik destekleri ile barsak florasının düzenlenmesi desteklenebilir...Bunun yanı sıra ülkemizde özellikle d vitaminin eksikliği görülmektedir.Bu durumda kişi doğru zaman ve şekilde güneştten yararlanmalı , yetersiz kaldığı durumda ise doktora başvurmalıdır. Aynı zamanda kan bulgularındaki dengesizler de doktor ve diyetisyenin multidisipliner çalışması ile çözüme kavuşturulmalıdır. 

HIZLI KİLO VERME İSTEĞİ

Türkiyede önceki yıllara oranla obezite hızlı bir artış gösterirken kilo vermek isteyen bireyler  çareyi en hızlı kilo vereceklerini düşündüğü yollarda aramaktadır.Oysaki obez bireylere bakıldığında genellikle kiloların yavaş yavaş, aylara-yıllara yayılarak alındığı gözlenmektedir.Nasıl ki alınan kilolalar yavaş yavaş alındıysa verilirken de aynı oranda gitmesi beklenilmektedir. Ancak  bu şekilde verilen kiloların kalıcı olacaktır.Çok kısa sürede hızlıca verilen fazla kilollar aynı hızla geri alınmaya mahkümdur. Ayrıca, normalin üstünde kilo verme beklentisi uzun ve çaba gerektiren bu süreçte bireyi psikolojik olarak yıpratıcaktır.Bu davranışlardan kaçınmak, pes etmemek sizi sonuca götürücek tek doğru yoldur. 

SADECE SPOR YAPARAK  KİLO VERME DÜŞÜNCESİ

Beslenme ve spor birbirinden ayrılmaması gereklidir, hele ki zayıflamak isteyen bireylerde bu çok daha önem kazanır. Özellikle beslenmesine dikkat etmeyip sadece spor yapan bireylerde kilo verimi beklentinin altındadır çünkü zayıflamanın %70’i beslenmeye %30’u da spora bağlıdır.Görüldüğü üzere beslenme kilo vermede  büyük bir paya sahiptir. Sadece spor yapmak yerine aynı zamanda beslenmemize de dikkat etmek zayıflama sürecinizi çok daha hızlandıracaktır. 

BAŞKALARININ PROGRAMLARI İLE DİYET YAPMAK- UZMANDAN DESTEK ALMAMAK

-Beslenme programları kişinin enerji ihtiyacı, hastalıkları, tercihleri ve bunun gibi bir çok faktör baz alınarak oluşturulur .bu nedenle program kişiden kişiye bir çok farklılık gösterir.aynı programın farklı bireylerde kullanılması bir çok açıdan problem yaratıcak, kişinin bu programı sürdürememesine ve kilo verememesine neden olacaktır. bunlardan başlıcaları , aynı program bir bireye kilo verdirirken  başka bir bireyin gereğiden fazla enerji almasına bağlı olarak kilo almasına neden olabilir. diyet programının içeriğinde kişinin tüketmeyeceği  besinler olabilir, bireyler arasında beslenme saati farkları olabilir.Ayrıca kişinin hastalıkları veya alerjisi doğrultusunda eklenen/ cıkarılan besinler de farklılık gösterecektir. bu nedenledir ki beslenme programı sürdürülebilir ve uyumluluk açısından tamamen bireye özgü hazırlanmalıdır.