Konfor Alanımızın Dışına Çıkmalı Mıyız?

Konfor alanı son zamanlarda herkes tarafından çok sık kullanılan kimi zaman da yanlış yönlendirmelere sebep olabilen bir terim haline geldi. Sizler de ‘’konfor alanından çıkmalısın’’ sözünü duymuşsunuzdur. Bu söz bir şeyleri değiştirmek için ne kadar motive edici gibi görünse de hangi durumlarda konfor alanından çıkmamızın daha yararlı olduğu çok kişiseldir.

Konfor alanı adı gibi her zaman konforlu değildir.  Konfor alanı insanın rahatsız da olsa içinde olmayı bildiği durum ve davranış kalıplarıdır.  Konfor alanında olmak, kişinin rutin, bilindik, ve kontrol altında hissettiği bir durumu ve alışkanlığı sürdürmesi anlamına gelir. Bu durum, risk ve belirsizlik içermediği için kişiye güvenlik ve huzur hissi sağlasa da aynı zamanda kimi zaman kişisel gelişim ve öğrenme için sınırlayıcı olabilir.

Konfor alanının bizim gelişimimizi sınırlayıcı olup olmadığını anlayabilmek için konfor alanının kişi için anlamı, alıştığı bildiği durumun avantajları ve dezavantajlarına bakmak karar verme sürecinde önemlidir. Mevcut durumunun dezavantajları daha fazlaysa ve kişi değişim istiyorsa değişiklik sürecindeki riskleri ve kişinin bunlarla baş edebilme dinamiklerini belirlemelidir.

Yeni deneyimlere, zorluklara ve değişikliklere açık olmak, kişinin konfor alanının dışına çıkabilmesini kolaylaştırabilir. Bu, kişinin büyüme potansiyelini keşfetmesine, yeni beceriler öğrenmesine ve daha zengin bir yaşam deneyimi yaşamasına olanak tanır.

Yeni alışkanlıklar deneyimlemek aynı zamanda belirsizlikle başa çıkma becerilerini geliştirir, kişinin esnekliğini artırır ve genel yaşam kalitesini iyileştirebilir. Olumsuz olduğunu düşündüğünüz alışkanlıklarınızı değiştirerek konfor alanınızdan çıkmak, kişisel gelişim, yeni deneyimler kazanma ve hedeflerinize daha etkin bir şekilde ilerleme açısından önemlidir.

Konfor alanını terk etmenize yardımcı olabilecek bazı adımlar:

Hedef Belirleme: İlk adım, değiştirmek istediğiniz alışkanlıkları belirlemek ve bu doğrultuda net hedefler koymaktır. Hedefler, sizi motive eder ve değişim sürecine odaklanmanızı sağlar.

Bilinçli Farkındalık: Alışkanlıklarınızı değiştirmek için mevcut davranışlarınızı anlamak önemlidir. ‘’Bu davranışı nerede ve ne zaman yapıyorum? Bu davranışı yapmamı tetikleyen bir düşünce ya da duygu yaşıyor muyum?’’ Sorularına yanıt vermemiz bu davranışı tetikleyen sebebi bularak ortadan kaldırmak için yararlı olabilir.

Küçük Adımlarla Başlama: Alışkanlıkları değiştirmek genellikle büyük bir görev gibi görünebilir. Ancak, küçük ve yönetilebilir adımlarla başlamak, süreci daha erişilebilir kılar. Yavaşça alışkanlıkları değiştirerek başlamak, başarıyı artırabilir.

Tetikleyicileri Tanıma: Alışkanlıklar genellikle belirli tetikleyicilerle başlar. Bu tetikleyicileri tanıyarak, alışkanlık döngüsünü bozmak ve istenmeyen davranışları değiştirmek daha kolay olabilir.

Alternatif Davranışlar Geliştirme: Eski alışkanlıkların yerine koymak üzere alternatif davranışlar geliştirmek önemlidir. Olumlu ve sağlıklı alışkanlıklar, eski alışkanlıkları değiştirmeye yardımcı olabilir.

Motivasyon Kaynaklarını Bulma: Değişim sürecinde motivasyonunuzu sürdürmek için kendinizi motive eden nedenleri belirlemek önemlidir. Bu, hedeflerinizi hatırlamanıza ve zorluklarla karşılaştığınızda motive olmanıza yardımcı olur.

Yardım ve Destek Arama: Alışkanlıkları değiştirmek zorlu olabilir. Aile üyeleri, arkadaşlar veya profesyonel destek almak, değişim sürecinde size rehberlik edebilir ve sizi motive edebilir.

Kendini Motive Etme: Olumsuz alışkanlıklarımızı değiştirdikten sonra kendinizi motive etmek için küçük de olsa olumlu değişimlerinizi ödüllendirmek yararlı olacaktır. Bu, sürecin keyifli ve tatmin edici olmasına yardımcı olabilir.

Belirsizlik durumlarında kaygılanıyor ve risk almakta zorlanıyorsan bir uzmandan yardım almak yararlı olabilir.

Klinik Psikolog Çağla Anar