Konuşma Gecikmesi

Yazar Sehra AksuÇocuk Psikiyatristi • 12 Ekim 2022 • Yorumlar:

Bize anlamlı gelen ilk kelimelerin çıkışı çocukta 1 yaşını bulsa da , dil gelişimi daha anne karnında iken başlar. İşitme sisteminin gelişmeye başlamasıyla yaklaşık. 6.ayda fetus konuşma seslerini ayırt etmeye başlar. Doğduğunda ise neredeyse tam olarak duymaktadır. 2 ay civarında başlayan ve agulama, mırıldanma ,babıldama , aynı heceleri bir araya getirerek kendine has jargonlar oluşturma ve bize anlamsız gelen hecelerden sonra, beklenen anlamlı kelimeye geçiş 12 ay civarında olmaktadır. 18 ay civarında çocuğun yaklaşık 10-50 kelimelik bir dağarcığı olsa da söylediklerinin dörte biri anlaşılır düzeyde kalabilir. 2 yaşına geldiğinde kelime sayısının 200-300 e kadar çıkması ve konuşmanın da daha anlaşılır olması beklenir ancak bağlaç ve eklerden yoksun bir konuşmadır söz konusu olan. İki buçuk yaşından sonra zamir kullanımı ve dilbilgisi kurallarının dile yerleşme dönemi başlar. 3 yaşındaki bir çocuk 3-4 kelimelik cümleler kurabilir ve söylediklerinin yarısından çoğu etraftakiler tarafından anlaşılır düzeydedir.

Dilin gelişimi, çoğu zaman öyle olsa da bazen bilişsel (zeka) gelişimi ile paralel seyretmeyebilir. Yani söyleneni anlayan alıcı dilinde sorun olmayan ancak ifade edici dilde gecikme yaşayan çocuklara rastlamak mümkündür.

Dil edinme becerisinde çocuklar arasında farklılıklar olabilir. İki yaşına gelmiş olmasına rağmen henüz birkaç kelimesi olan ancak üç yaşına doğru yaşıtlarını yakalayan, çoğunluğu erkek çocuklardan oluşan küçük bir grup bulunmaktadır. Ancak böyle bir gurubun varlığının bilinirliği bazen olumsuzluklara yol açmakta , bu çocukların uzmana getirilme sürelerini geciktirmekte ve altta yatan farklı nedenlere yönelik erken müdahalenin önünü kesmektedir.

Kalıtsal (genetik) etmenler, beynin konuşma ile ilgili merkezlerinin gelişimi ile ilintili olan nörobiyolojik faktörler , sosyo-kültürel-ekonomik düzeyin yetersizliği gibi çevresel faktörler, işitme sorunları, ağız/burun/boğaz yapısıyla ilgili anatomik sorunlar, otizm gibi nörogelişimsel durumlar, genetik sendromlar gibi tıbbi durumlardan ötürü beklenen dil gelişimini olmayabilir.

 

Konuşma gecikmesi her zaman bir bozukluk olduğu anlamına gelmese de nedeninin anlaşılması ve erken müdahale gelecekte ortaya çıkabilecek duygusal, bilişsel, davranışsal , tıbbi sorunların önlenmesinde kilit bir öneme sahiptir.

 

Dil becerilerinde gerilik ile başvuran çocuklarda özellikle otizm, işitme yetersizliği ve zihinsel yetersizliğin erken (ilk iki yaş) tanısı ve erken müdahale tedaviden sağlanabilecek faydalanımı arttırmaktadır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Sehra Aksu Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzm. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)