Korona Çaresizlik Değildir

Bu günlerde endişe ve kaygı duygularını hissetmemek mümkün değil. Aslında amacımız endişe ve kaygıyı tamamen yok etmek de değil. Endişenin aynı zamanda bizi tehlikeli durumlara karşı koruyan da bir tarafı var.

Şu süreçte tabi ki endişeli olacağız ki yaşadığımız duruma karşı önlemlerimizi alalım. Ama endişeyi ne kadar gerçekçi yaşıyoruz? Daha başımıza bir şey gelmeden sürekli felaket senaryolarının eşlik ettiği, gündelik yaşantımızı sıkıntıya sokan bir endişe bize zarar verir. Gündelik yaşantı mı kaldı dediğinizi duyar gibiyim. Evet şu an hepimizin gündelik hayatı, rutinlerimiz, alışkanlıklarımız yok olmadı aslında, DEĞİŞTİ. Bizi endişelendiren ve kaygılandıran kısım da tam da bu zorunlu değişim. Değişimin kendisi iyi bir şey için bile olsa bizi kaygılandırırken şimdi kendi tercihimiz ve keyfi olmayan bu değişime nasıl ayak uyduracağımızla ilgili zorlanıyoruz.

Tam da bu nokta değişimi Kabul Etme zamanı. Sebebi her ne olursa olsun değişimi yani düzenimizin ve rutinimizin değiştiğini kabul ederek devam etmek. Yeni bir düzenle devam ediyorum demek bizi çaresizlik hissinden uzaklaştırır ve devamlılık hali güçlenmemize yol açar. Peki ben yeni düzenimin nasıl olmasını istiyorum, yeni rutinlerimin ne olmasını istiyorum sorularıyla başlayarak bu değişimi kendi kontrolünüz altına almaya başlayabilirsiniz.

Her ne kadar dezavantajlı bir durum gibi gözükse de bunu avantaja çevirmek bizim elimizde. Sürekli hastalık ve bununla ilgili konulara odaklanmak yerine kendimize yönelmek, kendi yaratıcı taraflarımızla temas etmeye çalışmak, yapmak istediğimiz ama ertelediğimiz şeylere imkanlarımıza göre vakit yaratmak, gündelik koşturma içinde bazen dinleyemediğimiz iç sesimize kulak vermek gibi şeyler iyi bir başlangıç olabilir. Odak noktasını değiştirmek herşeyin farklı görünmesine bu da farklı deneyimlenmesine yol açacaktır.

Olumsuz bir deneyim bile farklı bir bakış açısıyla çok daha başka türlü yaşanabilir. Endişe ve kaygının fazlasını üzerimizden attığımızda kendi iç dünyamızdan gelen sesleri duymaya başlarız. Hepimizin varolan durumla ilgili başetme yetileri var. Bu başeden tarafımızı ne kadar ortaya çıkardığımızla ilgili. Endişe ve kaygının mı yoksa başedebilen tarafımın mı öne geçmesine izin vereceğim. İşte bütün mesele bu süreci nasıl ele aldığımızda gizli.

Endişeyi ortadan kaldırmak için hep bir şeyler yapma eğiliminde oluruz.. Şu an aldığımız önlemler evde kalma, hijyene dikkat etme..vb aslında zaten somut başetme ve mücadale yöntemlerimiz. Evde kaldım lanet olsun yerine evde kalıyorum mücadele ediyorum demek bize daha iyi hissettirir. Diğer taraftan endişenin bizi esir almasına izin almasına izin vermeden kendimizi güçlendirme çalışmaları içinde olmak ise soyut başetme yöntemlerindendir.

Kendiniz için yaptığınız herşey bir mücadele yöntemidir. Mücadele ettiğimizi bildiğimiz sürece de ayakta kalırız. Yani bu sürecin bizi yönetmesine izin vermez biz süreci yöneten oluruz. Corona beni değil ben coronayı yenerim en önemli sloganımız olmalı.

Endişeyi çok alevlendiren konulardan biri de medya, basın ve sosyal ağlarda paylaşılanlar. Mümkün olduğu kadar işlevselliği olan doğruluğundan emin olduğunuz haberleri takip etmeye çalışın. Whatsapp grupları, bireysel paylaşımlar…vb mecralarda rahatsız olduğunuz ya da işe yaramayan bilgiler paylaşılıyorsa bir süreliğine uzaklaşın, engelleyin. Hiçkimsenin istemediğiniz halde sizi endişelendirmesine izin vermeyin.

Bu süreç içerisinde kendinizle ilgili sorunsallar, ertelediğiniz duygu ve düşünceler, geçmiş anılar, birden oldukları yerden çıkabilirler. Beklenmedik bir durum karşısında yaşadığımız duygular bununla ilgili var olan, bize bunu çağrıştıran yada geçmişte olan durumları tetikleyebilir. Bu kendimizle bir yüzleşme ve farkındalık anlamında beklendik ve kıymetli bir durumdur. Her şeyle ilgili durumu yeniden ele alarak farklı şekilde yaşamımıza dahil etmek mümkün.

Tüm bunların hepsiyle ilgili olarak bir psikologdan destek almanız da mümkün. Yüzyüze görüşme yapamadığımız bu günlerde , online görüşme yaparak sürecimize devam ediyoruz. Online görüşme etik kurallar ve gizlik esasına göre dijital patformlar üzerinden yapılan seanslardır. Siz de istediğiniz zaman bu imkandan yararlanabilirsiniz.

Bu değişim sürecinin size katkılarıyla güçlendiğiniz günler getirmesini dilerim.