Koronavirüsle Birlikte Artan Anksiyete Bozukluğu

Çin'in Wuhan kentinden çıkarak bütün dünyayı evlerine hapseden koronavirüsün Türkiye'de de görülmeye başlanmasıyla birlikte her geçen gün artan korku ve endişe, yaygın anksiyete bozukluğunu da tetikleyerek artmasına yol açmaktadır. Genellikle yüksek ateş, baş ağrısı, baş dönmesi, kuru öksürük, yorgun ve halsizlik hissi gibi belirtiler ile kendini gösteren koronavirüs, astım bronşit, nezle ya da zatürre gibi rahatsızlıkların belirtileriyle aynı bulguları gösterdiği için haliyle insanlar arasında "Acaba bende mi koronavirüse yakalandım?" paniğini meydana getirmektedir. Bu endişe hali de yaygın anksiyete bozukluğuna sebebiyet verebilmektedir.

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞUNUN BELİRTİLERİ

Genel itibariyle kaygı bozukluğu olarak tanımlanan yaygın anksiyete bozukluğu, belli bir nesneye, yere, organa, obsesif düşünceye veya kompulsiyona odaklanmamış, yani belli bir düşünsel veya devinimsel içeriği olmadan yaşanan bir bozukluktur. Odak noktası yoğun ve anlamsız bir kaygıdır. Elbette gerçekle ilişkili bir kaygıdır ama abartılıdır. Özellikle de son zamanlarda Türkiye'de de görülmekte olan koronavirüs, insanlarımız sokağa çıkmalarını engelleyecek derecede kendilerinin endişe ve panik içerisinde yaşamalarına sebep olmaktadır. Bu da son dönemde anksiyete bozukluğunun en büyük tetikleyicilerinden biri haline gelmiştir.

Genel gözüken belirtileri ise; huzursuz olma, sakinleşememe, gergin ve diken üstünde olma, kas gerginliği, kolay yorulma, kolay sinirlenme, dikkat ve öğrenmede sorunlar yaşama, bir anda zihnin boşalması gibi bir duyum ve uyku sorunlarıdır. Yaygın anksiyete bozukluğuna bazı durumlarda panik atak da eşlik edebilir. Bu belirtilerden çoğu sizde de varsa yaygın anksiyete bozukluğu yaşıyor olma ihtimalini gözden kaçırmamalı ve bir psikoloğa görünmeniz durumu kontrol altına almanız açısından önemlidir.

TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Yaygın anksiyete bozukluğu kronikleşmeye müsait bir rahatsızlıktır. Şiddetli durumlarda ilaç ve psikoterapinin olduğu bütünleşik bir tedavi uygundur. Hafif düzeyde ilaç veya psikoterapi seçilebilir. Tabi her iki koşulda da iki yöntemin uygulandığı tedavinin başarı şansı daha yüksektir.

Koronavirüsün etki alanını daraltmaya yönelik çeşitli önlemlerin alınması, hijyen kurallarına dikkat edilmesi, zorunlu olmadıkça evden çıkılmaması, başka bireylerle yakın mesafede bulunmaktan kaçınılması gibi önlemler de bireyde rahatlama sağlayarak yaygın anksiyete bozukluğunun en aza indirilmesine yardımcı olacaktır.