Leptin Hormonu Nedir? Şişmanlıkta Rolü ve Metabolizmadaki Görevleri Nelerdir?

Yazar Oya Abalar Akça • 3 Nisan 2023 • Yorumlar:

Leptin ,esas olarak beyaz adipoz(yağ)dokuda,çok az miktardada kahverengi adipoz(yağ)dokuda üretilir .

İlk olarak doygunluk ve enerji ile ilgili olduğu tanımlanan leptin hormonunun ,daha sonra yağ hücrelerinden beyine(hipotalamusa)feedback(geri bildirim)etkili şişmanlığı engelleyici faktör olduğu tespit edilmiştir.Leptin, beyaz yağ dokuda ve çok az miktarda da karaciğer,mide,meme dokusu ,kemik iliği ,bağırsak,ovaryum( yumurtalıklar),testisler, iskelet kası,mide fundusu ve plesentadan da salınır.

Kanda serbest ve proteine bağlı olarak bulunur.Aktivitesinden serbest formu sorumludur.Obez (şişman)bireylerde serumdaki leptinin büyük bir kısmı serbest formdadır.Leptin bağlayıcı protein leptinin yarı ömrünü ve biyolojik aktivitesini düzenler.Leptinin yarı ömrü insanlarda yaklaşık 25 dk.dır.Leptin büyük ölçüde böbrekler tarafından atılır.Leptinin kan plazma konsantrasyonu sabit olmamakla beraber gün içinde değişimler göstermektedir.Leptinin günün farklı zamanlarındaki miktarını belirlemek için yapılan çalışmalarda değişkenlik göstermiştir.Yapılan bir çalışmada,leptin seviyelerinin öğleden sonra yükselmeye başladığı ve gece yarısından sonra pik yapıp ,gün doğumuna doğru en alt seviyelere indiği bildirilirken başka bir çalışmada ise gece en yüksek ,gece yarısı ile sabah erken saatleri arasında pik yaptığı,öğleden sonra ise en düşük seviyelere inmekte olduğu bildirilmiştir.

Leptinin gece uykusu sırasında iştah azaltıcı etkisi olduğu, geceleyin artmasının gün boyunca devam eden gıda alımı ve hiperinsülinemi(kanda yüksek insülin)etkisi ile olabileceği belirtilmektedir.

LEPTİNİN METABOLİK ETKİLERİ:

Leptinin metabolik etkilerinin çoğunu merkezi sinir sisteminde ve diğer dokularda (akciğer,böbrek karaciğer ,kalp,pankreasın endokrin (hormon salgılayan) kısmında,adrenal(böbrek üstü)bezler ,uterus(rahim),ovaryum( yumurtalık),testis,(erkek bezi)hematopoietik(kan oluşturan)hücreler,iskelet kasında bulunan reseptörlerle etkileşerek gösterir.Leptin reseptörlerinin asıl etki alanı hipotalamus(beyinde bir bölge)dur.İştah,üreme,ve büyümenin kontrolü bu alan içindedir.

(1) Leptin,adipoz(yağ)dokusundaki lipolizi(yağ yıkımı)uyarmakta,beta hücrelerinden insülin salınımını engellemektedir.

  • Sempatik sinir sistemi aktivasyonunu arttırır.
  • Enerji harcamasını arttırır.
  • Leptin ,Hipotalamik reseptörler yolu ile beslenmeyi inhibe etmekte ve termogenezi(ısı yapımı)arttırarak vücut ağırlığını azaltmaktadır.
  • Leptin konsantrasyonu kilo kaybı ile azalırken kilo kazancı sonrası artmaktadır.

(2)Leptin,kardiyovasküler(kalp damar)ve üriner sistemin çalışmasına katılır.İnsanlardaki yiyecekalımı ve obezitede enerji dengesinin düzenlenmesinde,pubertenin başlangıcı kontrolünde hipotalamusun hipofizer(beyinde hormon sistemini yöneten bölge) fonksiyonların düzenlenmesinde ve insülin direncinde önemli görevler üstlenmektedir.Büyüme hormonu tiroid,adrenal(böbrek üstü bezi )sistem,bağışıklık sistemi fonksiyonların düzenlenmesi üzerine etki eder. Mide bağırsak sistemi fonksiyonlarının düzenlenmesinde görev alır(1).

Leptinin iştah durumu ile kan şekeri dengesi ile ve üreme ile ilgili görevleri nedeniyle eksikliği veya direnç durumlarında obezite,diyabet ve infertilite(kısırlık)meydana gelir.

Yağ asidi metabolizması ve endokrin(hormon) axis üzerindede güçlü etkilere sahiptir.

Oksijen kullanımını arttırarak enerji kaynağı olarak yağların kullanımını arttırdığı gösterilmiştir.

Leptin ,yağ asidi oksidasyonu kapasitesini arttırarak ve triacylglyserol(depo yağ)depolarını azaltarak iskelet kası yağ asidi metabolizmasını derinden etkilemektedir.(2)

Vücut ağırlığı leptin salgılanmasını düzenleyen en önemli faktördür.Özellikle yağ ve vücut kitle indeksine göre yağ dokusunun toplam kütlesi ve serum leptin düzeyleriarasında doğru orantı vardır.

Vücut ağırlığındaki küçük değişimler serum leptin düzeyinde büyük değişimlere  neden olur.Bu durum leptin salgılanmasının depolanan yağ kütlesinden başka faktörlerede bağlı olarak değiştiğinide açıklamaktadır

Leptin düzeyini belirleyen faktörlerin biriside cinsiyettir.Kadınlarda yağ oranının fazla olması ve dağılımının farklı olması nedeniyle leptin kan seviyeleri daha yüksek olmasının yanında ,erkeklerdede testesteronun leptin seviyesini baskılaması bu durumda rol oynayan bir faktördür.(1)

Kadınlarda leptin düzeyinin en önemli belirleyicisi BKİ(beden kitle indeksi) iken,erkeklerde bel çevresidir.(2)

Leptin ve leptin eksikliğinin etkilerinin araştırılması amacıyla farelerden ve obez insanlardan alınan  kan örnekleri incelenmiş ve obez insanlarda kan leptin düzeyi yüksek bulunmuştur.Leptin seviyelerindeki yükselmeler yağ kitlesine orantılı olarak değişmektedir.Bu durumda leptin rezistansı adı verilen kavram oluşmuştur.

Hala leptinin obezite gelişiminde rol oynayıp oynamadığı kesin olarak bilinmemektedir.

Yüzlerce çalışmanın çok azında leptin mutasyonu sonucu gelişen abezite(şişmanlık) bulunmuştur.

Bu güne kadar elde edilen verilerle hem kan beyin bariyerinde(her madde kandan beyine geçemez bir seçici bir bariyer vardır)bulunan taşıyıcılardaki ,hemde merkezi sinir sistemindeyer alan reseptör düzeyindeki bozuklukların leptine direnç oluşmasına sebep olmaktadır.

İnsan ve hayvan deneylerinden elde edilen bulgularla obezitenin temel nedeninin serum leptininin kan beyin bariyerindeki geçişinde oluşan bozukluklardan kaynaklandığını ispatlamışlardır.

Yapılan çalışmalar sonucunda şu an bilinen leptin veya reseptörlerinde oluşan mutasyonun nadiren obeziteye neden olduğu ve bunun tüm obez popülasyonda obezite nedeni olmadığı düşünülmektedir.(1)

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)