Lohusalık Depresyonu
Yazar Fundem Ece • Psikolog • 14 Ağustos 2018 • Yorumlar:
Lohusalık depresyonu, doğumdan sonra ilk bir yıl içinde ortaya çıkan depresyon türüdür. Yeni sorumluluklarla karşılaşan, uykusuzluk ve yorgunlukla baş etmeye çalışan anne lohusa melankolisi dediğimiz bir ruh haline bürünebilir. Bu ruh hali 1 aylık süreyi aşarsa, lohusalık depresyonundan bahsedebiliriz. Hamilelik ve doğum kökenli bu depresyon sandığımızdan daha yoğun gözükmektedir. 10.000 yeni anneyi inceleyen bir çalışma görülme sıklığını 7'de 1 olarak bulgulamıştır. Lohusalık depresyonu yalnızca ilk bebeğini dünyaya getiren annelerde de gözükmez. Daha sonraki çocuklarda ortaya çıkabilir.
BELİRTİLERİ
Lohusalık depresyonunda anne depresif duygular taşır. Üzgün çaresiz ve bitkin hissedebilir. Kendini bir ebeveyn olarak göremediği, bebeğiyle ilişki kurmak istemediği veya onu yetiştirme sorumluluğunu alamadığı için kendini suçlu görebilir. İyi bir anne olamayacağına inanan kişi kaygılı hisseder ve bunu telafi etmek için de daha kötü kararlar verebilir. Ağlama nöbetleri şiddetini arttırabilir. Zaman zaman intihar düşüncesi anneyi ele geçirebilir. Lohusalık üzüntüsünde çökkün ruh haline karşı anne bebekle ilgilenmeye devam etse de lohusalık depresyonunda bebeğe karşı ilgisizlik ve hatta zarar verme korkusu bulunur.
SEBEPLERİ
Lohusalık depresyonu;
-
Doğum sırasında yüksek seviyede seyreden hormonların lohusa döneminde birden düşmesiyle
-
Annenin veya ailenin daha önce depresyon geçmişi varsa
-
Erken bir yaşta hamile kalındıysa
-
Plansız bir hamilelik yaşandıysa
-
Eş veya aile bebeğin bakımını paylaşmıyorsa
-
Annenin sigara, alkol ve uyuşturucu alışkanlığı varsa
-
Hamilelik ve lohusa döneminde zorluk yaşandıysa
-
Düşük gelir düzeyine sahip veya ekonomik durumu yetersiz ise ortaya çıkabilir.
TEDAVİ
Lohusalık depresyonu tıbbi yardımla atlatılabilen bir ruhsal bozukluktur.
-
Duygularınızı, düşüncelerinizi, davranışlarınızı, şu anki ve geçmişteki hayatınızın detaylarını bir psikoterapistle konuşarak da lohusalık depresyonu atlatılabilir.
-
Bilişsel Davranışçı Terapi, size zarar veren hislerinizi ve davranışlarınızı daha olumlularıyla değiştirmeyi hedefleyerek semptomları azaltabilir.
-
Kişilerarası Terapi de ilişkilerinizde ortaya çıkan sorunlara odaklanarak çözümler üreten başka bir tedavi yöntemidir.
-
Günlük egzersiz yapmak hormonal değişiminizi ve sosyal hayatınızı düzenlediği için psikoterapiyle birlikte denenebilir.
-
Gününüzü eğlenceli aktivitelerle doldurmak, meditasyon ve yoga gibi rahatlatıcı eylemlerde bulunmak da semptomları azaltıcı etkiler gösterebilir.
-
Lohusalık depresyonu geçiren anneler için belki de en etkili yollardan biri, sevdiği ve güvendiği insanların yanında bulunmaktır. Bebeğin bakımı konusunda kendini yalnız hissetmemek anneye çok yardımcı olur. Bir süre için bebekle olan ilgisi yalnızca emzirmeyle devam eder, kendine ve arkadaşlarına zaman ayırırsa depresif duygularda ve bebeğe karşı duyduğu suçluluk hissi azalabilir.