Meme Kanser Taraması
Yazar Hüseyin Kadıoğlu • 26 Aralık 2018 • Yorumlar:
Kanser denildiğinde insanların aklına ilk gelen kemoterapi ameliyat ve ölümdür. Memesinde kitle fark eden her kadın ilk olarak kanseri aklına getirmektedir fakat memedeki kitlelerin çoğu kanser değildir. Sıklıkla memenin 1 cm’den büyük kistleri veya fibroadenom denilen memenin zararsız kitleleri memede kitle şikayetlerine sebep olurlar. Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hüseyin Kadıoğlu meme sağlığında taramanın öneminden bahsetti.
Meme başı akıntısı ve/veya kanlı meme başı akıntısı denildiğinde de akla ilk meme kanseri gelmektedir. Oysa ki kanlı meme başı akıntılarının en sık sebebi memenin “İntraduktal papillom” olarak adlandırılan bir hastalığıdır ve kansere bağlı kanlı akıntı tüm kanlı akıntıların 1/3’ünden azından sorumludur.
Ne Olduğunda Doktora Gitmeliyim?
Hastalarımızın en sık sorduğu soru “ne olduğunda doktora gitmeliyim” sorusudur. Bu soruya verilecek en akılcı yanıt “Bir şey fark etmeden doktora gelin” olacaktır. Zira meme kanseri için hastaların hatta doktorların fark edemediği kitleler görüntüleme yöntemleri ile saptanıp tedavi edilebilir. Örneğin mamografide kireçlenme olarak görülen ve henüz kanserleşememiş hücreler %100e yakın tedavi şansına sahiptirler. Ailenizde meme kanseri hikâyesi var ise en genç meme kanseri olgusundan 10 yıl önce takiplerinize başlamanız gerekir. Mesela teyzeniz 38 yaşında meme kanserine yakalandı ise sizin 28 yaşında takiplerinize başlamanız gerekmektedir. Ailesinde meme kanseri riski olmayan ve herhangi bir şikayeti olmayan bir hastada ise takiplere 35 yaşında başlamak önerilmektedir.
Doç. Dr. Hüseyin Kadıoğlu sözlerine şu şekilde devam etti; Bir diğer soru memedeki görüntüleme yöntemleri ile ilgilidir. Hastalarımız meme kanserinin tanısı için tek bir tanı yönteminin mükemmel olmasını ve bu yöntemle her şeyi bilebilmeyi isterler. Aslında bu durum doktorlarında da vardır ancak böyle bir tanı yöntemi üzülerek söylemeliyim ki henüz yok. Mamografi, meme ultrasonu veya meme MR’ı ayrı ayrı görevlere sahip görüntüleme yöntemidir. Bunlardan herhangi birini yaptırıp kesin ve mükemmel sonuca ulaşma şansımız yoktur.
Radyasyondan Kaçmak İçin Mamografinizi Ertelemeyin!
Mamografideki radyasyon oranı tartışılan bir diğer konudur. Radyasyondan kaçınmak için mamografi çektirmek istemeyen çok sayıda hastamız mevcuttur. Ancak unutmayın ki bu taramaların faydası yüzbinlerce hastada fayda zarar oranları hesaplanarak yapılmaktadır. Yani mamografideki radyasyonun size vereceği fayda verebileceği zarardan çok daha yüksektir.
Takiplere Gereken Önemin Gösterilmesi Sağlığınız İçin En Önemli Adımdır
Bazı durumlarda doktorunuz takiplerin sıklığını arttırabilir. Mesela mamografide saptanan kireçlenmeler için 6 aylık aralarla mamografi çektirmek, ya da ultrasonda saptanan bir kitle için 3 ya da 6 ay aralıklarla ultrason yaptırmak gibi. Bu durumda görüntüleme yöntemlerinde saptanan bazı bulguların yakın takip edilmesi gerektiğini bilmeniz gerekir. Bu aralıklar bilimsel çalışmalarla saptanmış sürelerdir. Sürecin daha uzun olması size zarar verebilir. Bu takiplere dikkatli gitmeniz sizin sağlığınız için çok önemlidir.