Meme Kanseri Sonrası Kolda Gelişen Lenfödem (Fil Hastalığı) Cerrahi Tedavisi
Yazar Savaş Serel • Plastik Rekonstrüktif Ve Estetik Cerrahi Uzmanı • 21 Haziran 2021 • Yorumlar:
‟Meme kanserinden sonra her hastada lenfödem olur mu?”
‟Lenfödem olmaması için önlem alınabilir mi?”
‟Meme kanseri sonrası neden kolda lenfödem olur ve kol şişer?”
‟Lenfödem kendiliğinden geriler mi, tedavisiz kalırsa ne olur?”
‟Lenfödemin cerrahi tedavisi için hangi seçenekler vardır?”
‟Her lenfödem hastası ameliyata uygun mudur?”
Meme kanseri günümüzde her sekiz kadından birinde görülen oldukça yaygın, ancak genellikle tedavi edilebilir bir hastalıktır. Ancak bazen tedavinin bir parçası olarak hastaların koltukaltı lenf bezlerinin alınması ve/veya radyoterapi (ışın tedavisi) görmeleri gerekebiliR. İşte bu noktadan sonra kolda lenfödem dediğimiz hastalığa bağlı olarak şişme meydana gelebilir.
MEME KANSERİNDEN SONRA HER HASTADA LENFÖDEM OLUR MU?
Meme kanseri başlıca koltukaltı lenf bezlerine yayılım gösterir. Bu nedenle buraya yayılım olduğunda bu bezler ameliyatla alınır. Bezlerin alınması o kolda lenf sisteminde önemli bir eksikliğe neden olacağı için lenfödem riski belirgin olarak artar. Buna ek olarak eğer hasta radyoterapi (ışın tedavisi) görürse kalan lenf kanalları da olumsuz etkilenip tıkanacağı için o kolda lenfödem riski daha da artar. Yani lenf bezleri alınmış bir de buna ek olarak ışın tedavisi görmüş her hasta lenfödem açısından riskli gruptadır.
LENF BEZLERİ ALINDIKTAN SONRA LENFÖDEM OLMAMASI İÇİN ÖNLEM ALINABİLİR Mİ?
Ameliyat sonrası ve hayat boyu bazı önlemlerin alınması gerekir. Ağır taşımamak, o koldan bir girişim yapılmaması, manikür ve tırnak kesme işlemlerinin sağlıklı şartlarda ve dikkatli yapılması, lenfödem fizyoterapisi ve özel lenfödem bası giysilerinin hayat boyu kullanılması bunlardan bazılarıdır. Ancak bunların hiç biri mutlak olarak engel olmaz sadece riski azaltır. Bütün bu önlemlere rağmen lenfödem gelişebilir.
LENFÖDEM KENDİLİĞİNDEN GERİLER Mİ, TEDAVİ EDİLMEZSE NE OLUR ?
Lenfödem kendiliğinden gerilemez. Tam aksine yıllar içinde ilerleyici bir hastalıktır. Tedavi edilmezse lenfödeme bağlı; kolda kalınlaşma, sık enfeksiyonlar, dolaşımın bozulması, kolda işlev kaybı, şişliğin giderek artması ve uzun yıllar içinde çok ölümcül olabilen lenf damarı kanseri gelişmesi gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
LENFÖDEMİN CERRAHİ TEDAVİSİ İÇİN HANGİ SEÇENEKLER VARDIR ?
Temel olarak bu ameliyatlar iki gruptadır. İşlevsel ve işlevsel olmayan ameliyatlar. İşlevsel olmayan ameliyatlarda hedef kolun hacmini küçültüp günlük yaşamı kolaylaştırmaktır. İşlevsel olan ameliyatlarda ise lenf dolaşımının tekrar sağlanması ile temel sorun çözülür. İşlevsel olan ameliyatlar; vaskülarize lenf nodu transferi ve lenfatiko-venüler anastomozdur. Vaskülarize lenf nodu transferinde hastanın alındığı yerde sorun olmayacak kasık, boyun veya çene altı bölgelerindeki lenf bezleri kendilerini besleyen atar ve toplar damarla beraber koltukaltına aktarılır. Süper ya da supra mikrocerrahi yöntemler kullanılır. Böylece eksik olan lenf bezleri yerine konmuş olur ve bir süre sonra bu lenf bezleri işlev görmeye başlayarak lenf akımı kolda tekrar sağlanır ve kolda şişlik iner. Lenfatiko-venöz anastomozda ise lenf kanalları (ki bunlar saç teli kadar ince lenf damarlarıdır) yanındaki küçük toplar damarlara yine süper ya da supra mikrocerrahi yöntemle ağızlaştırılarak lenf sıvısının toplar damar sistemi ile geri dönmesi amaçlanır. Bazı durumlarda bu iki yöntem beraber kullanılır.
HER LENFÖDEM HASTASI AMELİYATA UYGUN MUDUR ?
Hasta bireysel olarak değerlendirilmelidir. Temel neden meme kanseri sonrası olduğu için ileri evredeki meme kanseri hastaları uygun olmayabilirler. Ayrıca hangi hastanın hangi yönteme uygun olduğunu değerlendirmek için bazı incelemeler yapılması gerekir.
Sonuç olarak günümüzde meme kanseri sonrası gelişen lenfödemin kalıcı çözüm sağlayabilecek cerrahi tedavi seçenekleri vardır. Lenfödemin ilerleyici ve ciddi komplikasyonları olduğu göz önüne alınırsa uygun hastalarda cerrahi tedavi seçenekleri düşülmelidir.