Metabolik Cerrahinin Amacı ve Yapılan Ameliyatlar
Yazar Muzaffer Al • Genel Cerrah • 20 Kasım 2020 • Yorumlar:
Bir miktar yemek yediğimiz zaman yemek, sindirim için barsaklarımıza gönderilmektedir. Açlık yaşamsal öneme sahip ilkel bir içgüdüdür ve midede değil, barsaklarda çözülmektedir. Yemek ileuma(incebağırsağımızın alt kısımı)ulaştığında tokluk sinyalleri gönderilmekte, midenin boşalması
yavaşlamakta ve doygunluk hissi oluşmaktadır. Burada, doygunluk hissi ilk lokmayla değil, belli bir miktar yemek yendikten sonra oluşmaktadır. Kısıtlayıcı bariatrik ameliyatlar sadece yemek alımını engellemekte ve bağırsak doygunluğu sağlayamamaktadır. Bariatrik ameliyatlar ile oluşturulan Mekanik kısıtlama her kaşık yemek alımında yemek geçişini güçleştiren bir engeldir .
Oysa Metabolik cerrahi ile ileumun (incebağırsağın alt kısımı)öne alınması ve
ileal peptidlerin aktive edilmeleriyle yemek alımını değil, stoklamayı sınırlandıran “fonksiyonel kısıtlama” ve “metabolik doygunluk” un sağlanması mümkün olabilir.
*Metabolik cerrahi ile erken aşamalarda ileum kaynaklı iştah kesici nöropeptid hormonlar aktif hale gelmektedir. Eğer bağırsaktan gelen doygunluk sinyalleri çok zayıf veya çok geç gelirse, o zaman kişinin metabolik doygunluk oluşana kadar çok fazla miktarda yemek tüketmesi söz konusu olabilir.
İleumun(incebağırsağın alt kısmı) önealınması vasıtasıyla geçekleştirilecek ‘’fonksiyonel kısıtlama’’ ciddi
emilim bozukluklarına yol açmadan incebağırsak kaynaklı nöropeptidlerin salgılanmasını
sağlamaktadır. Bu peptidler sadece doygunluk hissi sağlamamakta, ayrıca insülin duyarlılığını da iyileştirmekte, glukagon (kan şekerini yükselten )hormonunun üretimini ve aktivitesini baskılamakta, endojen glukoz üretimi ve serbest yağ asitlerinin salgılanmasını da azaltmaktadır.Bu da tip 2 şeker hastalarında iyileşme sağlamaktadır.
tip 2 şeker hastalığında ve metabolik sendrom bileşenlerinde iyileşme sağlarken aynı zamanda vücutta herhangibir vitamin ve mineral eksikliğini oluşturmamalıyız.
Şu an için ciddi emilim bozukluğuna yol açmadan fonksiyonel kısıtlamayı sağlayabilecek yayınlanmış iki cerrahi seçenek bulunmaktadır.
Bunlar Transit Bipartisyon (TB) ve İleal Transpozisyon Her iki ameliyat da laparoskopik yöntemle ve ghrelin seviyesinin düşürülmesi, peptik ülserden korunması, kalori alımının azaltılması ve midenin genişlenmesinin önlenmesi için sleeve gastrektomi ile birlikte gerçekleştirilmektedir. Fakat her iki teknik de farklı stratejiler kullanmaktadır.
Transit Bipartitiom’da ise bütün ileum antruma getirilerek distal aktivite geliştirilmekte, duodenal güzergâha dokunmadan buradaki yemek geçişinin yönü değiştirilmekte, böylece proksimal aktivite azaltılmaktadır –ki bu sayede malabsorbsiyon riski daha da minimize edilmektedir
IT’de ileumun bir bölümü hemen midenin sonrasına taşınarak distal ince barsak aktivitesi maksimuma, duodenumu yemek girişine kapatarak ise proksimal aktivite minimuma getirilmektedir.
Her iki prosedür de fonksiyonel (mekanik değil) kısıtlamayı hedeflemektedir ve malabsorbsiyonu yararlı bir amaç olarak benimsemek yerine, bu durumdan sakınmaya çalışmaktadırlar.
Sonuç olarak, metabolik cerrahi gelişim halindedir ve çalışmalar bir sonraki adımda daha farklı sonuç ve gelişmelerin önünü açacaktır.