Mevsim Geçişlerinde Görülen Hastalıklar ve Korunma Yolları
Yazar Tuna Kenar • Kulak Burun Boğaz Doktoru • 25 Eylül 2018 • Yorumlar:
Beynimizin ortasında vücut sıcaklığını ayarlayan ısı düzenleyicilerinin bulunduğu bir merkez vardır. Bu merkez, dışarıdaki ısıyı algılayarak vücudun sıcaklığını artırır veya azaltır. Mevsim geçişlerinde sıcaklık, hava basıncı, elektriksel yük, rüzgar ve nem gibi pek çok çevresel faktörde ani değişiklikler meydana gelir. Bu değişiklikler insan vücudunun dengesini bozarak metabolik ve psikolojik bulgulara neden olabilir. Ancak, bu bulgular kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bazı kişiler bu adaptasyon sürecini hiç fark etmeden geçirebilirken, bazı kişilerde ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Örneğin, aşırı stresli, heyecanlı ve sinirli kişiler mevsim geçişlerinde kendilerini fiziksel olarak daha güçsüz hisseder. Bunun sonucunda da vücutları daha çabuk tepki gösterir ve hastalanmaya daha müsait olurlar.
Mevsim geçişlerinde ani değişen sıcaklık ve nem oranı yüzünden psikolojik ve hormonal dengeler de bozulabilir. Bu değişimlerle beraber değişen hava şartları ve gündüz uzunluğuna bağlı olarak beslenme ve uyku alışkanlıklarının tekrar gözden geçirilmesi gerekir. Sıcak ve soğuk hava geçişleri yüzünden yaşanan yorgunluk ve stres sonucu tiroid bezinde çalışma düzensizlikleri görülebilir.
Havaların bir soğuyup bir ısınması vücudumuzu strese sokar. Bu durum bağışıklık sistemimizi zayıflatarak birçok hastalığa karşı vücudumuzu daha hassas hale getirebilir. Dış ortamla ilk temas eden organlarımız üst solunum yolu, deri ve gözdür. Bu dönemde en çok üst solunum yolu enfeksiyonlarına rastlanır. Soğuk hava, toz ve polene bağlı alerjik reaksiyonlar, bağırsak enfeksiyonları gibi fizyolojik sorunlar yanısıra, depresyon, uykusuzluk, halsizlik, isteksizlik gibi psikolojik sorunlara da yol açabilir. Kilo artışı, vücutta aşırı su tutulması, migren atakları, sindirim bozuklukları, saç dökülmeleri, hormonal dengesizlikler gibi bozukluklar mevsim geçişlerinde sık karşılaşılan şikayetlerdir. Diğer yandan, kişiler kas iskelet sistemine ait ağrılardan da şikayetçi olabilir.
Mevsim geçişleri bedenimizde olduğu gibi ruhsal dengemizde de değişimlere neden olur. Güneşli saatlerin azalması ve günlerin kısalarak erkenden kararması daha fazla duygulanıma sebep olur. Bu durum kişilerin depresyona girmesini kolaylaştırır. Bu yeni ruh hali, bazı kişilerde daha hafif seyrederken bazılarında iş ve özel hayatlarında sıkıntı yaratacak kadar depresif bir hal alabilir.
Beynimizin ortasındaki ısı düzenleyicilerinin bulunduğu merkez özellikle mevsim geçişlerinde görülen ani hava değişimlerinde zorlanabilir. Kronik hastalığı bulunan kişilerde ısı kontrol merkezi oldukça zorlanır ve ısı değişimine karşı daha fazla hassas olurlar. Risk grubunda olan kişiler şöyledir: Şeker, hipertansiyon, bağışıklık bozukluğu, kronik kalp, böbrek, tiroid ve akciğer hastalığı olanlar, 65 yaş üstü kişiler, çocuklar ve hamileler.
Eğer nezle grip gibi bulaşıcı hastalık varsa kişisel maske takma, el yıkama, hapşırırken ağzı elin tersiyle kapama gibi basit önlemler alarak bulaşma riski en aza indirebilir. Keza, daha fazla bulaşmayı engellemek için bulaşıcı hastalığı olan bu kişilere gerek doktorlar, gerekse de işyeri/okul yöneticileri tarafından istirahat önerilerek toplumdan izole edilmelidir. Daha çok viral kökenli olan gribal enfeksiyonların ilerleyip sinüzit, orta kulak iltihabı, zatürre, solunum yetmezliği gibi daha ciddi hastalıklara yol açmasını engellemek için tıbbi yardım alınmalıdır.
Risk grubundaki kişiler grip ve zatürre aşısı olmalıdır. Son yıllarda küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliklerinden ülkemizin bulunduğu coğrafyanın da nasibini aldığı görülmektedir. Önceki yıllardaki gibi mevsim geçişlerinin tarihleri artık net olarak belirlenememektedir. Geçtiğimiz yaz mevsiminde acı tecrübelerle yaşadığımız gibi, beklenmedik dönemlerde beklenmedik hava sıcaklıkları, ani bastıran şiddetli yağmur ve sel karşımıza çıkabilmektedir. Dahası, gece gündüz arasındaki artan ısı farkı, bünyemizi ve bağışıklık sistemimizi hazırlıksız yakalayıp yorgun bırakarak enfeksiyon hastalıklarına daha açık hale getirmektedir. Dolayısıyla, tavsiye edilen grip aşısı yapılma zamanı da değişmektedir. Bu nedenle, grip aşısından beklenen koruyuculuğu sağlayabilmek için yetkili ulusal sağlık kurullarının her yıl yapacağı aşı zamanlama çağrısı dikkate alınmalıdır.
Aniden soğuyan havalarda ise vücut dengesinin korunabilmesi için ısı düzenleyici merkezin enerjiye ihtiyacı vardır. Bu nedenle mevsim geçişlerinde sağlıklı ve düzenli beslenmek, uyumak ve mevsime uygun kıyafetler giymek oldukça önem taşır.
MEVSİM GEÇİŞLERİNİ RAHAT ATLATABİLMEK İÇİN NELER ÖNERİRSİNİZ?
-
Öncelikle beslenme ve uyku düzenine çok dikkat edilmeli
-
Vitamin ve mineral yönünden zengin yiyecekler, özellikle mevsim meyveleri tüketilmeli
-
Bol su içilmeli, sigara ve alkolden uzak durulmalı
-
Eğer kapalı bir mekanda bulunulacaksa ortam temiz olmalı ve iyi havalandırılmalı
-
Mevsim ve dış ortam sıcaklığına uygun giyinmeli
-
Günlük hava değişimlerini takip ederek uygun kıyafet ve aksesuar (şapka, yağmurluk, hırka, şemsiye, bere, atkı, gözlük vb.) kullanmalı
-
Strese sebep olan durumlardan kaçınılmalı
-
Havanın temiz ve güneşli olduğu saatlerde bol bol hareket etmeli
-
Düzenli spor yapmalı
-
Aşırı yorucu efordan sakınmalı, ağrı olması durumunda efora ara vermeli