Mükemmelliyetçilik Tanım Olarak Nedir?
Yazar Olga Gökbulut • 22 Ocak 2024 • Yorumlar:
Burn’e göre(1980 ler) M- bireyler standartları aklın- mantığın sınırlarının ötesine geçen, bu imkansız amaçlar uğrunda sürekli çabalayan, kendilik değerlerini tamamen başarılı – başarısız performans sonuçları ile ilişkilendiren bireylerdir.
Yani M- birey . gerçekçi olmayan yüksek standartlar belirlediklerini ve bu standartlara katı bir şekilde bağlı olduklarını, başarı-başarızılık hattında olayları çarpık bir şekilde yorumladıklarını ve kendilerinin amaçlarına ulaşmaya yönelik yetenekleri açısından performanslarını derecelendirdiklerini belirtmiştir. Kendilerini olduğu kadar diğerlerinide derecelendirirler, Oldukça kıyaslamacı bireylerdir. Sürekli performanslarını ölçen, başarı peşinde koşan bireylerdir. Bu başarıyı geliştirecekleri koşulları aşırı mantıksız, yüksek beklenti içinde,katı kurallar ile çizerler. Öz değerleri performanslarına göre bir aşağı bir yukarı oynamaktadır. Sabit bir kendilik değer sistemi oluşturmamışlardır. Kendilerinden beklentileri yüksek olduğu için düzen,dakiklik,kusursuz beden, kusursuz konuşma, kusursuz giyinme gibi detaylara aşırı önem verirler. Burns’ün belirttiği gibi başarı- başarısızlık ikileminden başka ikilemlerde M-birey için önemli olabilir Örneğin;
-
iyi- kötü insan olma,
-
doğru-yanlış yapan insan olma
-
onaylanan- onaylanmayan insan olma,
-
sorumlu- sorumsuz insan olma gibi
Bireyin farklı gibi görünen özde aynı olan yüksek standartlarını belirlediği değer yargıları açısından perfotmanslarını sürekli test eder. Kıyaslanır, ölçülür sınanır.
İç dünyalarında sürekli kendi performanslarını derecelendiren, kıyaslayan, eleştiren, yetersiz bulan içsesleri mevcuttur. Kendilerinden bir anda bahşedilmiş yüksek genetik ve yetenek beceri içinde çok zorlu bir görevi hata payı tanımadan gerçekleştirme yetisi beklerler. Bu gerçekleşmediğinde kendi kendilerini cezalandırır, aşağıda görür ,kötü- başarısız- onaylanmayacak- sorumsuz bir canlı olarak algılarlar.
Kendilerinden beklenti çok yüksek olduğu için ve hata olşunca hayal kırıklığı yaşandığından M birey bir başarı ya da iyi olma hali garanti olmadan eyleme geçmekte zorlanır ertelemeye meyilli olur. Becerilerini geliştirmekten uzaklaşır.
Yani M birey için dünya siyah beyaz katı kurallar ile belirlenmiştir. Hata yaptıklarını düşündükleri her bir performans ardından kendisini yargılama cezalandırma isteği büyür. Kendisini aşağıda küçük yetersiz bir canlı olarak görmeye meyillidirler. M-birey hata yapan parçasını red edip affedemediği için kendisinden uzaklaşır, kendisine yabancılaşır, Kişiliğinde bütünlük hissi oluşturamazlar. Bu yüzden gri tonları göremezler.
Bir çok psikiyatrik hastalığın kökünü oluşturan buz dağının altında yatan ana kaynak M.birey olma durumu olabilir. Bazı depresyonlarda eğer birey yaptığı hayat performanslarını aklında tahayyül ettiği ile kıyaslayıp yetersizlik olarak görüyorsa mükemmelliyetçilik köktür.. Kendisinde insansı duyguları katı düzgün ve olmasını tahayyül ettiği gibi bulmadığında Obsesyonlar oluşturur OKB gelişir. Kontrolünü kaybettiğini düşündüğünde panik bozukluk. Dış görünümünü düzene sokmak ve kusursuzu yaratmak istediğinde yeme bozuklukları, body dismorfik bozukluk gelişir. Göründüğü gibi bir çok hastalığın kökünde yatan sebep M-birey olmak olabilir.
Bu yüzden Mükemmelliyetçilik ile ilgili araştırma yapan bilim insanları olumlu ve olumsuz özellikleri ile mükemmelliyetçiliği ele alıp, bireyi engelleyici parçalarını törpüleyecek yöntemler geliştirmek istemişlerdir. Doğaçlama yöntemi ile çalışan grup çalışmasına katılmak buz dağının altında yatan anlamak ve onu esnek bir yapıya dönüştürmekte oldukça etkindir.