Neden Kilo Alıyoruz?
Yazar Elif Gizem Yıldırım Aygün • Diyetisyen • 10 Temmuz 2020 • Yorumlar:
Aslında bu sorunun birçok cevabı var. Bazen sadece kendi hatalarımızdan kaynaklandığı gibi bazen de elimizde olmayan nedenler kilo alımına neden olabiliyor. Yanlış beslenme alışkanlıkları, şok diyetler, çevresel faktörler, yaş, genetik eğilimler, psikolojik faktörler, hastalıklar-hormonal dengesizlikler ve daha pek çoğu…
Bu nedenleri ele alacak olursak artık pek çok kişinin yaptığı az yeme, düzensiz-dengesiz yeme, kalori kısıtlamaları gibi davranışlar bizi hedefimizin tam tersine yönlendirerek kilo alımımıza neden olabilmektedir. Diyet dediğimiz de akla ilk gelen az yeme davranışı yanlış bir algıdır. Diyetle birlikte önceliğimiz sağlıklı beslenmenin nasıl olması gerektiğini öğrenmektir.
Gün içerisinde alınan kalorinin harcanandan daha fazla olması kilo alımına neden olmaktadır. Çalışma şartları, uzun süre oturarak çalışma, sedanter yaşam, ulaşım da arabalara olan alışkanlığımız gibi pek çok faktör yeteri kadar hareket etmememize yol açmaktadır. Fast food tarzı ve aşırı kalorili yiyecekler, şekerli içecekler ve bunların sosyal hayatımızın içine girmiş olması kilo alımında oldukça etkilidir.
Beslenme alışkanlıkları kişiye özeldir, günlük öğün sıklığı, miktarı kişiden kişiye değişiklik gösterir. Birinin düzeni bir başkasına uymayacağı için kişilerin kendilerine uygun olmayan beslenme şekliyle devam ermesi kilo alımına neden olmaktadır. Bu nedenle kişiye özel beslenme programı oldukça önemlidir. Bunun yanında gece saatlerinde yeme alışkanlıkları, televizyon ve bilgisayar karşısında yeme gibi davranışlar kilo alımına neden olmaktadır.
Zaman zaman yaşadığımız psikolojik geçişler yeme davranışlarımızı etkileyebilmektedir. Kimisi üzüntülü, heyecanlı anında çok yerken kimisi de tam tersi yeme eylemini azaltmaktadır.
Genetik faktörler, ciddi hastalıklar ve hormonal dengesizlikler de kilo alımında etkendir. Yapılan çalışmalar da anne ve babanın kilolu olması çocuğunda aynı şekilde kilo almaya açık olduğunu işaret etmektedir. Kortizol, insülin, troid gibi pek çok hormon vücut ağırlığı dengesinde etkilidir. Bu hormonların düzenli bir beslenme şekliyle olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak mümkündür. Bunların yanında kadınlar da görülen menapoz durumu belli bir yaştan sonra özellikle üst bedende yağlanmaya sebep olmaktadır. Yine kadınlar da yaşanan polikistik over sendromu da özellikle vücuttaki insülin dengesini bozduğu için kilo artışına yol açmaktadır. Bunlar ve benzer birçok rahatsızlığın sorunları çözülmediği taktirde kilo verimi zorlaşmaktadır.
Metabolizmamızın çalışmasında da etkili olan düzenli uyku kilo artışı sorunlarına yol açabilecek bir başka durumdur. Geç saatler de uyuma, gündüz geç kalkma gibi durumlar hem metabolizmayı yavaşlatmakta hem de düzensiz beslenmeye neden olmaktadır. Gece geç uyuyan kişiler de boş oturdukça yemek yeme eğilimi artmakta ve bu da ardından kilo alımını getirmektedir. Vücudumuz da salgılanan leptin ve ghrelin hormonları az ve düzensiz uyunduğunda dengesizleşir. Leptin hormonu seviyesinde azalma olurken ghrelin hormonunda artış görülür. Bu durum iştah yönetimini olumsuz etkiler.
Kilo almamızdan sorumlu temel olarak saydığımız bu faktörler sağlıklı bir beslenme düzeniyle, gün içerisinde yaptığımız fiziksel aktivitelerle ve kaliteli bir uyku alışkanlığıyla birlikte azalmaya hatta yok olmaya başlayacaktır.