Okula Merhaba
Yazar Elif Nur Yazıcı • Psikolog • 3 Mayıs 2021 • Yorumlar:
Yeni eğitim öğretim yılı başlıyor. Uzunca bir yaz tatili arasının ardından öğrenciler okullarına geri dönüyor, kimileri ise ilk defa okul sıralarıyla tanışıyor. Bir çok çocuk okula dönmeyi heyecan ve sevinç ile beklerken bir yandan daha karmaşık duygular da hissedebiliyorlar. Özellikle ilkokula başlayacak birinci sınıflar, ortaokula veya liseye yeni başlayacak gençler ve okul değişikliği yaşayacak öğrenciler için okula dönmek kaygı ve korku hislerini canlandırabilir. Hangi koşulda olursa olsun her başlangıçla birlikte bir uyum ve alışma dönemi olacaktır. Sizlerle bu yeni döneme girerken birkaç yöntem paylaşmak istiyorum.
Öncelikle her zaman olduğu gibi bu konuda da çocuğunuzla okula dönmek ile ilgili duygularını ve düşüncelerini konuşabilirsiniz. Başta da değindiğim gibi çocuğunuz okula dönmekle ilgili farklı duygular hissedebilir. Bunlar; mutlu, heyecanlı, gururlu, umutlu, neşeli olabileceği gibi üzgün, öfkeli, endişeli, korkmuş, şaşırmış, utanmış da olabilir. Öncelikle bunlardan hangisinin çocuğunuz için geçerli olduğunu anlamalısınız. Ardından bu duyguyla başa çıkmak için neler yapabileceğinizi birlikte düşünebilirsiniz. Örneğin; okula gitmenin pozitif taraflarını bulup yazabilirsiniz, okula dönmek ile ilgili komik bir şarkı yapabilirsiniz. Geçen yıl bu yöntemi deneyen bir annenin okul yolunda şarkı söyleyerek gittiklerini ve bunun birinci sınıfa başlayan kızını neşelendirip rahatlattığını duymuştum.
Çocuğunuzla birlikte okuldaki ilk günü hayal edip, neler olacağına dair konuşabilirsiniz. Bunu bir hikayeye dönüştürebilirsiniz. Daha sonra da bu hikayeyi drama şeklinde canlandırabilir, küçük bir tiyatro ile ailenize bile sergileyebilirsiniz. Bazen çocuklar okulda yalnız kalacaklarından endişe duyabilir. Çocuğunuzla birlikte ilk gün arkadaşlarıyla hangi konularda sohbet edebileceğine karar verebilirsiniz. Örneğin tatilde yaşadığınız eğlenceli bir anıyı hatırlatıp bunu arkadaşlarıyla da paylaşmasını önerebilirsiniz. Tatilde okudukları kitaplar ya da katıldıkları faaliyetler, yeni dönemde alacakları derslerden veya kurslardan konuşabilirler. Çocuğunuzu sohbeti açan ilk kişi olmak için teşvik edin. Bu başta zor gelebilir ama karşıdaki kişi de aynı onun gibi bir arkadaş edinmek istiyor olacaktır. İlk adımı attıktan sonrası kolaydır.
Çocuğunuzun gittiği okulda öğretmenleri, sınıf öğretmeni, rehber öğretmeni, sınıf annesi ve okul aile birliği gibi yetkilileri tanıyor olmanız ve iletişim halinde olmanız tüm okul sürecinde hem sizin hem de çoçuğunuzun uyumunu kolaylaştıracaktır. Son dönemde okul ve aile arasındaki iletişim artmış olsa da bunu ihmal etmemek için yine de vurgulamak istiyorum.
Okul alışverişi her zaman eğlencelidir. Okula başlamak için çocuğa da bir motivasyon verir. Yeni bir kalem veya yeni bir çanta çocuğu okula gitmek için heveslendiren bir araçtır aynı zamanda. Yine de bunu bir ödül ya da koşul olarak çocuğa vermemek gerekir. Okula giderken kullanılmak üzere alınan gerekli araçlar olduğunu vurgulayabiliriz.
Okula başlamak aynı zamanda düzenli bir rutine başlamak demektir. Bu rutini ne kadar erken oluşturursanız çocuğunuz için okula uyum o kadar kolaylaşacaktır. Rutin içinde uyku saatleri, ödev ve çalışma saati, dinlenme zamanı, beslenme ve kişisel bakım zamanı gibi bölümler oluşturmalısınız. Özellikle uyku saatlerini düzenli olarak ayarlamak çocuğun zihinsel işlevleri yürütmesini ve öğrenmesini de olumlu etkileyecektir.
Kimi zaman çocuğunuzda okula gitmeyle ilgili şikayetler duyabilir, okula gitmek istememe gibi diretmelerle karşılaşabilirsiniz. Bu gibi durumlarda yine ilk andan itibaren kararlı ve net olmanız yararlıdır. Okula gitmenin onun sorumluluğu olduğunu ve bu sorumluluğu yerine getirmesi gerektiği için okula gideceğini vurgulayın. Her şeyin bir zamanı var, tatil zamanında dinlendiği ve gezdiği gibi okul zamanı da okula gideceği ve ödevlerini yapacağını, dönem arası tatiline kadar da hafta sonu tatillerinde farklı aktivitelere zaman ayırabileceğini anlatın.
Okulla ilgili pozitif bir zihinsel şema oluşturmak için her zaman başarıdan ziyade öğrenmeye ve gelişmeye vurgu yapın. Öğrenmenin hayatı nasıl kolaylaştırdığını ve bize yaşamda yeni deneyimlere kapı açtığını açıklayın. Örneğin İngilizce dersi size tatilde bir turistle konuşmak için yardımcı olur, resim dersinde öğrendiğiniz bir teknikle anneannenize güzel bir hediye yapabilirsiniz, Türkçe dersinde öğrendiğiniz bir hikayeyi küçük kardeşinize uyumadan önce anlatarak onu rahatlatabilirsiniz, matematik dersinde öğrendiklerinizle farklı bulmacaları çözebilirsiniz. Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. Öğrenmenin en heyecan verici özelliği bunu hayatta uygulamaktır.
Okul yılları çoğumuzun mutlulukla andığı bir dönem. Olumlu bir okul algısı için kendi okul anılarınızdan, arkadaşlarınızdan çocuğunuza bahsedebilir, birlikte eski okul resimlerinize, yıllıklarınıza ve belgelerinize bakabilirsiniz. Bir zamanlar sizin de öğrenci olduğunuzu, her gün okula gittiğinizi, ödev yapıp sınavlara girdiğinizi ve arkadaşlarınızla gezilere katıldığınızı öğrenmek çocuğunuzun çok hoşuna gidecektir. Her zaman söylediğimiz gibi çocuğa bir davranışı öğretmenin en güzel yolu örnek olmak. Sizin öğrencilik anılarınız da ona örnek oluşturacaktır.
Zaman zaman da ebeveynlerin çocuğun okula gitmesi konusunda kaygıları olabilir. Böyle bir durumda kaygınızı çocuğa yansıtmamaya özen göstererek eşinizle veya arkadaşlarınızla paylaşarak çözmeyi deneyebilirsiz.
Son olarak tüm öğrencilere ve her daim onların yanında olan ailelerine keyifli ve verimli bir eğitim yılı dilerim.