Öpücük Hastalığında Güncel Bilgiler
Yazar Nuran Gürses • Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Doktoru • 8 Nisan 2022 • Yorumlar:
Epstein-barr virüsü (EBV) öpücük hastalığına yol açmaktadır. Bu hastalık sık görülmekte ve toplumun büyük bir çoğunluğu yaşamları boyunca bu hastalığı geçirmektedir. Dünya nüfusunun %95’inin EBV virüsü ile karşılaştığı bilinmektedir.
-
Epstein-Barr virüsü kolaylıkla bulaşım gösterir.
-
Tükürük ve diğer vücut salgıları ile bulaşır.
-
Bebeklik döneminden itibaren her yaşta görülür.
-
EBV enfeksiyonunu geçiren birey bu virüsü vücuttan atamaz ve virüs yaşam boyu vücutta kalır.
EBV esas olarak tükürükle bulaşır. Virüsler yutak ve tükürük bezine yerleşir. Hastalık geçirdikten sonra, haftalar ve aylarca virüs yayılmaya devam eder. Asemptomatik taşıyıcılık sıktır. Öpücük hastalığının kuluçka süresinin 30-50 gün olabileceği bilinmektedir.
Latent bir virüs enfeksiyonuna dönüşen öpücük hastalığının ne zaman ve hangi klinik tablo ile karşımıza çıkacağı konusundaki bilgilerimiz sınırlıdır.
Öpücük hastalığını çocukluk dönemi hastalığı olarak değerlendirmek ve ‘hastalık olurda geçer’ yaklaşımı ile yorumlamak hatalıdır.
Klasik kitaplarda bu hastalığın çoğunlukla ergenlerde görüldüğü ve ilerleyen yaşla birlikte görülme sıklığının azaldığı belirtilmektedir.
Öpücük hastalığının görülme yaşı toplumlara göre değişmektedir. Afrika ülkelerinde hastalık bebeklik ve erken çocukluk hastalığı iken, gelişmekte olan ülkelerde ve ülkemizde öpücük hastalığı bebeklik ve çocukluk döneminde görülmektedir.
Çocuklarda öpücük hastalığının klasik belirtileri;
-
Boğaz ağrısı,
-
Ateş,
-
Halsizlik,
-
Boyun ve koltukaltı lenf bezlerinde büyüme,
-
Dalakta büyüme,
-
Bazı hastalarda döküntülerin olmasıdır.
Hastalarda bu belirtilerin bir ve ya birkaçı görülebilir. Hastalığın görülme yaşı küçüldükçe klasik belirtileri tanımlamak zordur. Bu çocuklarda belirtiler ateş, halsizlik ve boğaz ağrısı şeklinde seyreder ki çoğu kez üst solunum yolu enfeksiyonu ile karıştırılabilir.
Konjentinal EBV enfeksiyonu nadirdir. Bebeklik döneminde enfeksiyon hafif ve belirtisiz enfeksiyon şeklinde seyir gösterir.
Öpücük hastalığında klinik sorunsuz seyreder. Akut belirtiler 1-2 hafta içinde kaybolur. Halsizlik ise aylarca devam eder. Öpücük hastalığı seyrinde birçok hastalık gelişebilir;
-
Nörolojik sendromlar,
-
Hematolojik hastalıklar,
-
EBV’nin tutulum gösterdiği organa göre; zatürre, nefrit, pankreatit, mezanterik adenit,
-
Kalp ritim bozuklukları gibi hastalıklar görülebilir.
‘Çocuğumun öpücük hastalığı geçirdiğini ne zaman düşünmeliyim?’
Sorusunun yanıtını vermek zordur. Eğer bebeklik ve erken çocukluk döneminde halsizlik şikâyeti devam ediyor ve sizi rahatsız eden belirtileri gözlemliyorsanız, doktorunuz ile bu konuyu gündeme getirmeniz gerekir.
Öpücük hastalığında;
-
Viral izolasyon rutin olarak uygulanamaz,
-
Tanıda serolojik testler değerlidir,
-
Akut; yakın zaman da geçirilen ve eski enfeksiyonu tanımlamak için EBV antikorlarını incelemek gerekir.
Bu antikorlar, büyük çocuk ve erişkinlerde saptanırken, bebekler ve küçük çocuklarda negatif olabilir.
Hastalığın ikinci haftasında atipik lenfositler saptanabilir.
Tedavide;
-
Yatak istirahati,
-
Aktivite sınırlaması önerilir.
Komplike vakalarda; Antiviral tedavi, kortikosteroid (kısa süreli) uygulanabilir.
Hastalığın iyileşme süresi 6 aya kadar uzayabilir.
Öpücük hastalığından korunma da; EBV aşısı önemlidir.
EBV aşısı ile ilgili yoğun çalışmalar yapılmaktadır.
Bilindiği gibi EBV enfeksiyonu sadece öpücük hastalığı olarak seyretmemektedir. EBV’nin neden olduğu çok ciddi klinik tablolardan korunmada aşının değeri tartışılamaz
EBV virüs enfeksiyonu ülkemizde çoğunlukla bebeklik ve erken çocukluk döneminde geçirilmektedir. Bu yaş grubunda klinik tabloların belirsizliği, laboratuvar testlerin yetersizliği tanıda ciddi hatalara neden olmaktadır.
Günümüzde EBV’nin neden olduğu ciddi klinik tablolar tanımlanmaktadır. Maalesef bu konu da yapılan yoğun çalışmalar henüz EBV’nin neden olduğu tablolara açıklık getirememiştir.
Sonuç olarak EBV enfeksiyonu geçiren çocuk ve ergenlerin yakın takibi önemlidir.