Özgüvenli Çocuk Yetiştirmek İçin Ebeveynlere Düşen Görevler
Yazar Ezgi Didem Ayaltı • Psikolog • 25 Nisan 2019 • Yorumlar:
Hepimizin isteği özgüvenli bireyler yetiştirmek.
Fakat "özgüvenli olsun" diyerek ya çocukları çok serbest bırakıyor, yol göstermiyor ve savrulup şımarmalarına yok açıyoruz; ya da "efendi çocuk olsun" diyerek çocuğu baskılıyor, korkutuyor ve özgüvenini kırıyoruz.
Bu yolda işin sırrı "denge ve kararlılık" mekanizmasında.
Çocuğun özgüvenini oluşturan ilk mekanizma anne ve babadır. Dolayısıyla anne ve babanın çocuk için söyledikleri onun özgüveni için önem taşır. Özgüveni geliştiren kişilerin 2. sırasında okul ve öğretmen yer alırken; çocuğun akranlarının özgüvene etkisi 3.sıradadır. ilk ve önemli görev ailenin olduğu için ebeveynlere büyük görevler düşmektedir.
Neler yapılabilir?
Dediğim gibi bu işte denge çok önemlidir. Orta yol bulmak için çaba sarf edilmelidir.
Çocuğa sevginin ve güvenin verildiği ancak sınırların da net şekilde çizildiği bir ortam sağlanmalıdır.
Ebeveynin beklentileri çocuğun yapısına ve yeteneğine uygun olmalıdır; yapamayacağı şeyler için zorlamamalıdır.
Başaramasa bile çocuğun azmi takdir edilmelidir.
Çocuklara sorumluluk verilmeli ve kendi başına yapabileceği isleri yapmasına fırsat vermelidir (çantasını hazırlamak gibi)
Çocuklar sadece kendileriyle karşılaştırılmalı ve somut olarak önüne seçilmelidir (bak geçen sene ayakkabını kendin bağlayamıyordun)
Başladığı işi bitirme konusunda destek ve model olunmalıdır.
Başarısız olduğunda motive edilmeli (evet bu gerçekten zor bir görevdi gibi), yürekledirmeli ve alternatif yollar için teşvik edilmelidir.
Çocuk haklıysa haklı olduğu kabul edilmeli, haksızsa hataları ve nasıl düzeltileceği konuşulmalıdır.
Evde düzenli olarak belirli konularda sorumluluk alması sağlanmalı ve yerine getirip getirmediği kontrol edilmelidir.
Çocukla konuşurken göz teması kurmaya önem verilmelidir ki bu onu da önemli hissettirir.
Çocuğun mümkün olduğunca farklı ortamlarda bulunması sağlanmalıdır.
Hoşlandığı ve başarılı olabileceğine inandığı konularda yüreklendirmeli ve boş zamanlarını iyi değerlendirmesi için örgütlenmelidir.
Ailenin başından geçen iyi ve kötü olaylar uygun dille uygun ortamda çocukla da rahatça paylaşılmalıdır.
Biliyorsunuz ki hayat onlara çiçeklerle dolu bir yol sunmayacaktır.